Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/4508 Esas 2011/8350 Karar Sayılı İlamı

Davacı işçi, başlangıçta ...A.Ş."nin işçisi olarak işe girdiğini, baştan itibaren davalı Sağlık Bakanlığı"na bağlı ...Devlet Hastanesinde veri giriş elemanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine ve buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuştur.
Davalı Sağlık Bakanlığı vekili  davalı kurumun taraf sıfatının bulunmadığını, davacının farklı şirketler nezdinde Devlet Hastanesinde çalıştığını, davacının çalışacağı sürelerin sözleşmelerle net olarak belirlendiğini, sözleşmenin bitim tarihi olan 31/01/2010 tarihinde davacının çalışmasının kendiliğinden biteceğini, son ihaleyi alan diğer davalı şirketle idare arasında 01/02/2010-31/12/2010 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde sözleşme aktedildiğini, yüklenici firma olan davalı şirketle davacı arasında iş sözleşmesi yapılmadığından davacının işten çıkarılmasının söz konusu olmadığını, yüklenici firmanın önceki ihaleye dayalı olarak çalışan firma elemanları ile yeniden sözleşme yapma zorunluluğunun bulunmadığını savunurak davanın reddine karar verilmesini talep etmiş,davalı şirkete usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen duruşmaya gelmemiş, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece  davalılar arasında geçerli bir asıl-alt işveren ilişkisi bulunduğu kabul edilerek feshin geçersizliğine, davacının davalı şirketteki işe iadesine, yasal haklarından her iki davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Karar davalı Sağlık Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine göre davacının başlangıçta ...A.Ş."nin işçisi olarak işe girdiği ve hizmet döküm cetveline göre 31.01.2010 tarihindeki işten çıkışına kadar bu şirketin işçisi olarak çalıştığı anlaşılmakta, hizmet döküm cetvelinde davalı şirkette işe girişi görülmemektedir. Bu nedenle davacıya davanın ... A.Ş."ye teşmili için süre verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 26.12.2011 tarihinde oybirliğiyle  karar verildi.