Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4027
Karar No: 2019/4660
Karar Tarihi: 22.05.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/4027 Esas 2019/4660 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2018/4027 E.  ,  2019/4660 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.06.2008 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 06.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin murisi evveli ... ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı bulunan ve 32 parsel kapsamında gösterilen, “halen de 49.200 m2 lik arazi kesimini yıllardan beri tasarruf ve zilyetliklerinde bulunduran 31 parsel maliklerinin hakkaniyete uygun düşecek şekilde yanlış bir uygulama sonucu ... Kemerinden ana yol üzerinde bulunan – güney batı yönünde devam eden ve ... olarak tanımlanan gerçek sınırın kuzeyinde kalan arazinin dava konusu parsel kapsamından çıkartılmak suretiyle” 457.150 m2 lik arazi kesiminin aynen taksimi mümkün bulunmadığından, satış suretiyle paydaşlığın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Yargılamanın 07.04.2010 tarihli oturumunda davacı vekilinden dava dilekçesinin açıklanması istenilmiş, davacı vekilince “davanın 32 parselin tamamının satışı suretiyle ortaklığın giderilmesi olduğu beyan edilmiştir.
    Davalılardan ... vekili yargılama aşamasında; tapu kaydında malik olarak yer alan ve ismi dava dilekçesinde yer almayan kişilerin bulunduğunu, öncelikle mirasçılık belgesi çıkarılmayan kişilerin mirasçılık belgelerinin tamamlanmasını ve taraf teşkili yönünden eksiklerin giderilmesi gerektiğini savunmuştur. Davalılar Abdulkadir Büyükkurt, ..., ..., ... ise eksiklerin giderilmesini ve taşınmazın satışını talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü ... temyiz etmiştir.
    Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. HMK"nın 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı HMK’nın 27. maddesinde de “hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia, savunma ve delillerini bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
    Somut olaya gelince;
    03.06.2008 tarihli dava dilekçesinde; ...’ün öldüğü ve mirasçıları olduğu belirtilerek, toplam 218 kişi davalı olarak gösterilmiş, Antalya ili Serik İlçesi, Eski Yörük Köyünde bulunan 32 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesi talep edilmiştir. Dava dilekçesinde belirtilen ...’ün UYAP sisteminde kayıtlı satış dosyası içerinde yer alan nüfus kayıt örnekleri üzerinde yapılan inceleme sonucu ölü oldukları, ...’ya adına 1965 yılına ait tasdiksiz fotokopi olarak yer alan mirasçılık belgesi dışında güncel mirasçılık belgelerinin dosya içerisinde yer almadığı anlaşılmıştır.
    Davaya konu taşınmaza ait tapu kaydının (tüm tedavülleri gösterir şekilde) tapu müdürülüğünden de temin edilmediği, dosya kapsamına aldırılan tapu kayıt örneği ile UYAP sisteminde bulunan Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemi (TAKBİS) kayıtları üzerinden yapılan inceleme sonucu, .... Tapulama Mahkemesi’nin 12.05.1966 tarih 954/2674 Esas, 966/105 Karar sayılı kararının 26.06.1986 yılında kesinleşmesi üzerine paydaşlar adına tescil edildiği, tescil sonrası paylı mükiyet hükümlerine tabi taşınmazda 48 paydaşın isminin yer aldığı, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen bir kısım kişi isimleri ile tapu kaydındaki paydaş isimlerinin de uyumlu olmadığı; kararda davalı taraf olarak yer alan ..., ..., Şadi Karagöz, ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...’un T.C kimlik numaralarının UYAP sistemine kaydedilmediği ve kararda da kimlik numaralarının gösterilmediği, ..., ..., ..., Şadi Karagöz’ün intikaller sonrasında da tapu kaydında isimlerinin yer almadığı, fakat kararda davalı olarak gösterildikleri anlaşılmaktadır.
    Öte yandan hükmü temyiz eden ... tarafından temyiz dilekçesi ekinde sunulan.... Noterliğinin 26.06.2018 tarih ve 08635 yevmiye sayılı mirasçılık belgesine göre babası ....’ın tapu kayıt maliki olduğu açık olup, gerekçeli kararın ...’a tebliğ edildiğine dair tebligat parçası da dosya kapsamında yer almamaktadır.
    Her ne kadar gerekçeli kararın 21.10.2016 tarihinde kesinleştirildiği ve kesinleşme şerhi verildiği görülmekte ise de, hükmü temyiz eden ...’ın davada taraf olarak yer almadığı sonucuna varıldığından, hükmün kesinleştiğinden de söz edilemez.
    Bu durumda ...’ın temyiz istemi kabul edilerek kesinleşme şerhinin kaldırılmasına karar verilmiş ve işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
    Yukarıda değinilen ilkelere göre 32 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliklerinin, ölmüş iseler mirasçılarının davada taraf olarak yer almaları gerekir. Davada taraf olarak gösterilen kişilerin tapu kayıt malikleri ile irtibatı sağlanmaksızın, taraf teşkili koşulu yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.

    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ..."ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 22.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi