12. Hukuk Dairesi 2018/9758 E. , 2018/6107 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinin devamı sırasında; şikayetçi üçüncü kişi icra mahkemesine yaptığı başvuruda; 89/1, 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğ işlemlerinin, tebligatı alan ... isimli kişinin şirket çalışanı olmaması nedeniyle usulsüz olduğunu ileri sürerek, 89/1 haciz ihbarnamesine ıttıla tarihi olan 16.02.2016 tarihine göre tebliğ tarihinin düzeltilmesini ve öğrenme tarihine göre 89/1 haciz ihbarnamesine süresinde itiraz edilmiş olduğundan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin de yok hükmünde sayılmasını talep etmiş, mahkemece, tebliğ işlemlerinin usulüne uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanun"un 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesinde ise, tüzel kişi adına tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olduğu takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda, borçlu şirket adına gönderilen 89/1 haciz ihbarnamesi, 09.01.2016 tarihinde "tebligat, adreste şirket yetkilisinin gittiğini beyan eden aynı çatı altında birlikte çalışan ehil ve reşit daimi işçisi... imzasına tebliğ edildi" şerhi ile tebliğ edilmişse de, şikayetçi 3. kişi şirket tarafından verilen şikayet dilekçesinde; tebligatı alan Serkan Balcı"nın şirketle hiç bir bağlantısı olmadığının ileri sürüldüğü, ancak mahkemece bu iddiaya ilişkin olarak bir araştırma yapılmadan karar verildiği anlaşılmıştır.
Tebligat Kanunu ve Tebligat Yönetmeliği, tebliğ belgesindeki işlemin aksinin iddia edilmesi halinde bunun tahkik şeklini ve yöntemini göstermemiştir. Mahkemece, her somut olayın özelliği, cereyan şekli, gerçekleşen maddi olgular, en ufak ayrıntılarına kadar göz önünde bulundurulup iddia tahkik edilmelidir.
O halde, şikayetçinin, tebliğ yapılan kişinin çalışanı olmadığına yönelik beyanı karşısında, şikayetin niteliği gözetilerek bu husus araştırılıp, konu ile ilgili tarafların delilleri toplandıktan sonra, mahkemece, şikayetçiye gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin usulüne uygun tebliğ edilmediğinin tespiti halinde, birinci haciz ihbarnamesine ıttıla tarihine göre süresinde itiraz edilmiş ise, artık şikayetçiye ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi çıkarılamayacağından, bir başka anlatımla ikinci ve üçüncü haciz ihbarnameleri yok hükmünde olacağından, ilk haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesi gerekirken, şikayetçinin 89/1 haciz ihbarnamesi tebligatını alan Serkan Balcı isimli şahsın, şirket çalışanı olmadığına yönelik iddiası değerlendirilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.