Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3063
Karar No: 2022/6178
Karar Tarihi: 21.04.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3063 Esas 2022/6178 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı muris, davalıya ait işyerinde kesintisiz, hizmet akdine dayalı olarak çalışıp çalışmadığının tespiti istemişti. İlk derece mahkemesi, davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde çalıştığına kanaat getirerek davanın kabulüne hüküm kurdu. Feri müdahil SGK vekili istinaf istemiş, ancak istinaf istemi esastan reddedildi. Feri müdahil SGK vekili tarafından yapılan temyiz başvurusunda ise davacının davasını ispatlayamadığı belirtilerek temyiz istenmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğine dikkat çekilmiştir. Ayrıca, gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmektedir. Bu hususun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesi ile düzenlendiği belirtilmiştir. İlgili kanun maddeleri 506 Sayılı Yasa'nın 79/8. ve
10. Hukuk Dairesi         2022/3063 E.  ,  2022/6178 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... 5. İş Mahkemesi

    Dava, davacı murisi ...'ın davalıya ait işyerinde 01/11/2012 - 11/04/2013 tarihleri arasında kesintisiz, hizmet akdine dayalı olarak çalışıp çalışmadığının tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı feri müdahil Kurum avukatı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacının müteveffa eşi ...'ın davalı işveren ... ait işyerinde 01/11/2012 - 11/04/2013 tarihleri arasında kesintisiz çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    II-CEVAP
    Davalı cevap dilekçesi vermemiştir.
    Feri Müdahil SGK vekili, 506 Sayılı Yasanın 79/8. ve 5510 Sayılı Yasanın 86/9 maddesi gereğince 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, Kurum kayıtlarının resmi belge olması nedeniyle davacının resmi kayıtlarda görünmeyen hizmetinin varlığını kanıtlamasının ancak aynı güçte deliller ile mümkün olduğunu, bu iddianın tanık beyanları ile ispatının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    Mahkeme "Dava konusu olayda; davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 11/04/2013 tarihinde çalışmaya başladığına dair işe giriş bildirgesinin elektronik ortamda verilmiş olduğu, hizmet tespiti istenilen dönemde yasa kapsamında olan ve hizmet tespitine engel teşkil etmeyecek bir işyerinin var olduğu, davacının müteveffa eşinin hizmet tespiti talep edilen dönemde çakışan herhangi bir çalışmasının bulunmadığı, davacının müteveffa eşine ait SGK hizmet dökümünün incelenmesinde; davacının müteveffa eşinin davalıya ait ... sicil sayılı işyerinde 11/04/2013-05/01/2014 tarihleri arasındaki çalışmasının kuruma bildirilmiş olduğu, mahkememizce dinlenen davacı tanıkları ile kamu tanıklarının beyanlarının kayıtlar ile örtüştüğü, bu nedenle mahkememizce davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 01/12/2010-15/10/2014 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak çalıştığı gerekçesiyle, Davanın kabulü ile, Davacının müteveffa eşi ...'ın davalıya ait 1093083 sicil sayılı işyerinde 01/11/2012 - 11/04/2013 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak sigorta primine esas kazancın alt sınırından çalıştığının tespitine, Kuruma bildirilen günlerin infazda nazara alınmasına" karar vermiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    “-Fer'i Müdahil SGK vekilinin, ... 5. İş Mahkemesinin 14.12.2018 tarih ve 2017/48 Esas - 2018/435 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun, HMK'nin 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine, ” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Fer'i Müdahil vekili davacının davasını ispatlayamadığını belirterek temyiz başvurusunda bulunmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
    Mahkeme kararında yazılacak hususlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesinde belirtilmiştir. Maddeye göre, hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
    Öte yandan, kanunun aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararın hüküm fıkralarının, açık, anlaşılır, çelişkisiz ve uygulanabilir olması gerekmekle birlikte, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi sebeplere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak, kısaca maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
    Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi sebeple haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtayın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş, hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
    Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298/2. maddesinde de “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.” şeklinde özellikle düzenlenmiştir.
    Gerekçe - hüküm çelişkisi, 10/04/1992 gün ve 1991/7 esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
    İlk Derece Mahkemesince verilen kararda; gerekçe kısmında davacının müteveffa eşinin davalıya ait işyerinde 01/12/2010-15/10/2014 tarihleri arasında hizmet akdine tabii olarak çalıştığına kanaat getirilerek davanın kabulüne hüküm kurmak gerektiği belirtilerek davacının müteveffa eşi ...'ın davalıya ait ... sicil sayılı işyerinde 01/11/2012 - 11/04/2013 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak sigorta primine esas kazancın alt sınırından çalıştığının tespitine ifadelerine yer verilmek sureti ile hüküm ile gerekçe arasında çelişki yaratıldığı ve bu şekilde infazı kabil hüküm tesis edilmediği açık olduğundan verilen karar isabetsiz bulunmuştur.
    Mahkemece yapılacak iş, gerekçeyle hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulmaksızın infaza elverişli bir şekilde hüküm kurmaktan ibarettir.
    O halde, feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı kaldırılarak, ilk derece mahkemesince verilen karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 21/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi