10. Hukuk Dairesi 2018/7028 E. , 2020/1235 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
Davacı, davalı işveren şirketler bünyesinde 25.02.2014 - 15.04.2015 tarihleri arası dönemde hizmet akdine dayalı sigortalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince , davalı ... Taş. İnş. Oto. Tur. Pet. Ürn. Tic. ve San. Ltd. Şti. yönünden davanın kabulüne, diğer davalı ... Kuy. Taş. Tur. İnş. Canlı Hayvan San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden husumet nedeniyle davanın reddine dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer"i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı, davalı işverenlere ait ...,... plakalı araçlarda "şoför" olarak 25.02.2014 - 15.04.2015 tarihleri arasında tam ve kesintisiz olarak hizmet akdine tabi çalıştığı iddiasıyla bildirilmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Fer"i müdahil Kurum, ... Taş. İnş. Oto. Org. Tur. Pet. Ürn. Tic. ve San. Ltd. Şti."nin 11.01.2008 tarihinden itibaren 506 sayılı Kanun kapsamında alındığı, davacının iddiasını ispat etmesi gerektiği;
Davalı ... Kuy. Taş. Tur. İnş. Canlı Hayvan San. ve Tic. Ltd. Şti. davaya konu edilen şirkete ait araçların diğer davalı şirkete şoförsüz olarak kiraya verilmiş olduğu, bu durumda araç kiralama sözleşmesinin 17"nci maddesinde, aracı kullanan şoförlerin sigorta ve tüm özlük haklarının kiracı tarafından yerine getirileceği taahhüt altına alınmış bulunduğu ve kendilerine husumet yöneltilmemesi gerektiği, davalı ... Taş. İnş. Oto. Org. Tur. Pet. Ürn. Tic. ve San. Ltd. Şti. davacının ihtiyaç olduğunda telefonla davet edilerek yevmiye usulü ile çalıştığı, iddia edildiği gibi kesintisiz şekilde çalışması olmadığı savunmasıyla davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda: "Davacının, davalı ... Taş. İnş. Oto. Org.Tur. Pet. Ürn. Tic. ve San. Ltd. Şti. bünyesindeki işyerinde 25/02/2014 - 15/04/2015 tarihleri arasında Kuruma bildirilmeyen 410 gün hizmet akdine tabi olarak çalıştığının tespitine davalı ... Kuy.Taş.Tur. İnş. Canlı Hayvan San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın husumet nedeniyle reddine," karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Fer"i Müdahil Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Fer"i müdahil Kurum vekili, davacının çalıştığına ilişkin belge ortaya koyamadığı ve iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re"sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
6100 sayılı HMK m. 119/1-e gereğince davacının, iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini bildirmek, m. 194 gereğince de taraflar, dayandıkları vakıaları, ispata elverişli şekilde somutlaştırma yükümlülüğü vardır. Tarafların, dayandıkları delilleri ve hangi delilin hangi vakıanın ispatı için gösterildiğini açıkça belirtmeleri zorunludur.
Bir davada haklı çıkabilmek için soyut veya genel hatlarıyla bir iddiayı ortaya koymak yeterli değildir. Aynı zamanda bu iddiaların, ispata elverişli hale getirilerek zaman, mekân ve içerik olarak somutlaştırılması gerekir. En azından iddianın araştırılabilmesine yönelik somut bilgi ve açıklamaların sunulması gerekir. İddia somutlaştırıldıktan sonra hâkim ve karşı taraf, bunun üzerinden savunma ve yargılama yapabilecektir. Soyut iddialar ve vakıalar üzerinden değerlendirme yapılması mümkün değildir.
Somutlaştırma yükü, genel anlamda tarafların açıklama ödevinin bir parçası ve layihalar teatisi aşamasındaki tezahür şeklidir. Somutlaştırma yükü, basit yargılama ve kendiliğinden araştırma ilkesinin uygulandığı davalarda da geçerlidir.
HMK m. 31 gereğince, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.Davaya konu talebin somutlaştırılmaması halinde önce hâkim, m. 31 ve 119/1-e gereğince davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemeli, gerekirse tarafa açıklattırma yaptırmalı, bu eksiklik giderildikten sonra yargılamaya devam etmelidir.
Hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Somut olayda; davacı davalı şirketler bünyesinde çalıştığının tespitini talep etmiştir. Davalı şirketlerde çalıştığı dönemlere ilişkin ve davalı şirketler arasındaki ilişki hususunda açıklama yapılmaksızın tespit talebinde bulunulmuştur.
Davacı dava dilekçesinde belirli sayıda araç plakalarını belirtmek suretiyle ... Taş. İnş. Oto. Org.Tur. Pet. Ürn. Tic. ve San. Ltd. Şti."nde çalışmaya başladığını,sonrasında kullandığı araçların diğer davalı ... Kuy.Taş.Tur. İnş. Canlı Hayvan San. ve Tic. Ltd. Şti."ne devredildiğinini belirtmiştir.
Öncelikli olarak davacıya talebi açıklattırılmalı, sonrasında davacının kullandığını belirttiği araçların uyuşmazlık konusu dönemde, devirlerle birlikte mülkiyet durumu belirlenerek işverenlik sıfatının kime ait olduğu belirlenmeli, bodro tanığı olarak dinlenen Kenan"ın beyanından; davacının transfer şoförü olarak otellere müşteri götürdüğü anlaşılmakla, müşteri götürdüğü otellerin güvenlik, resepsiyon görevlisi gibi çalışan personelleri dinlenen tanıklara ek olarak re"sen tespit edilerek davacının çalışması hakkında beyanlarına başvurulmalı, tüm dosya kapsamındaki deliller değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
O hâlde, fer"i müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin reddine ilişkin kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 17/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.