11. Ceza Dairesi 2017/12229 E. , 2021/2964 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
1- 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından açılan kamu davasında, sanığın suçlamaları kabul etmeyerek bahse konu şirket ile alakası olmadığını, şirketin ismini yargılama aşamasında iken öğrendiğini, 2008 yılında cezaevinden yeni çıktığı dönemlerde nüfus cüzdanını kaybettiğini, Çorum Nüfus Müdürlüğü’nden her seferinde yeniden çıkarttığını, sahte fatura düzenlemediğini beyan etmesi karşısında; sahte fatura düzenleme suçunda suçun failinin herkes olabileceği, suçta ve cezada şahsilik prensibi gereği esas amacın suçun şeklî sorumlusu olan kanuni temsilcilerin değil, suçun ayrıntılarını bilen ve oluşumunda rolü olan failleri cezalandırmak olması nedeniyle bu suça iştirak edilmesinin mümkün olması da dikkate alınarak, sanığın 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçuna iştiraki, suç tarihlerinin belirlenmesi ve zamanaşımı hükümlerinin değerlendirilebilmesi ile maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
a) Sanığın mahkemedeki savunmasında ve bunu doğrular nitelikteki 26.07.2012 tarihli emniyetteki ifadesinde 2008 yılında ceza evinden çıktığında nüfus cüzdanını kaybettiğini beyan ettiği ve emniyet ifadesine ek olarak verdiği nüfus cüzdanı fotokopisinin seri numarası ile Ankara 27. Noterliği’nin 14.05.2008 tarihli sanık ...’ın ... isimli kişiye verdiği özel vekaletname ekinde bulunan nüfus cüzdanının seri numarasının örtüşmediği, şirket hisse devirlerinin... tarafından sanığa vekaleten yapıldığının da tespit edilmesi nedeniyle sanığa söz konusu vekaletnamenin kendisi tarafından çıkarılıp çıkarılmadığı sorularak bu vekaletnameyi kendisinin düzenletmediğinin söylemesi halinde vekaletnamenin aslı ilgili noterlikten istenerek yazı imza incelemesi yaptırılması ve adına vekaletname düzenlenen... isimli kişinin tanık olarak dinlenmesi,
b) Sahte fatura düzenleme suçunda suç tarihinin, her takvim yılı için düzenlenen en son fatura tarihi olduğu dikkate alınarak; sanığın bağlı bulunduğu vergi dairesinden suça konu faturaların (hangi tarihte ve kimin adına ne miktar ve tutarda düzenlendiğini gösterecek şekilde) listesinin istenmesi, kullanan mükelleflerden de araştırılarak son fatura tarihlerinin (suç tarihlerinin) tespit edilmesi,
c) Sahte olarak düzenlendiği iddia olunan 2008 ve 2009 takvim yıllarına ait faturaların asıllarının, bu faturaları kullanan mükelleflerden veya bu mükelleflerin ve suça konu mükellefiyetin bağlı bulunduğu vergi dairesinden sorulmak suretiyle, getirtilip sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi hâlinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
d) Suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya kişilerin CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve faturaların alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak ve mükellefiyetin sanığa ait olduğu dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hükümler kurulması, yasaya aykırı,
2-Kabule göre de;
a) Her bir takvim yılında düzenlenen sahte faturaların ayrı suç oluşturduğu ve ayrı hüküm kurulması gerektiği, aynı takvim yılı içinde birden fazla sahte fatura düzenlemek eyleminin ise zincirleme suç oluşturduğu gözetilmeden hangi yıla ilişkin olduğu da belirtilmeksizin tek hüküm kurulması,
b) 5271 sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 28.09.2012 tarih ve 2012/10289 esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında, "2008-2009 yıllarında sahte fatura düzenleme" suçundan kamu davası açıldığı, hükmün gerekçesinde de sahte fatura düzenlediği kabul edilmesine karşın, hüküm fıkrasında "sahte fatura kullanma" suçundan hüküm kurulması suretiyle gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması,
c) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz olmadığından ceza miktarı itibarıyla kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 24.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.