Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/6509 Esas 2015/1228 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/6509
Karar No: 2015/1228
Karar Tarihi: 16.03.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/6509 Esas 2015/1228 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir taşeronun iş bitirme belgelerinin senet niteliğinde olduğunu ve davalı şirketin işin yapılarak kendisine teslim edildiğine dair ikrarını içerdiğini belirterek, davalı şirketin taşeronu ödeme yapması gerektiğine hükmetti. İlk kararda yanılgılı değerlendirme yapıldığı ve davalı şirket yönünden davanın reddedilmesinin doğru olmadığı vurgulandı. Davacı taşeron vekilinin herhangi bir temyiz itirazı kabul edilmedi ve kararın bozulmasına karar verildi. Kararda, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 288 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 200. maddelerinin hukuki işlemler için senetlerin kullanılmasını zorunlu kıldığı açıklandı. Ayrıca, davacının uyuşmazlık konusu işleri üstlendiği ve davalı şirkete teslim ettiği belgelerle kanıtlanmıştır.
15. Hukuk Dairesi         2014/6509 E.  ,  2015/1228 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat .... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemine ilişkin olup; mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın davalı şirket yönünden reddine dair verilen karar, davacı taşeron vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilâmı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına ve özellikle “Tasfiye Halinde ...” olan davalı şirketin ticaret unvanının "..." olarak yazılmak suretiyle yanlış yazılmış olması ile şirketin "Tasfiye Halinde" olduğunun karar başlığında gösterilmemiş olmasının maddi hataya dayalı olup, talep halinde mahkemesince her zaman düzeltilebileceğinin tabiî bulunmasına göre davacı taşeron vekilinin yerinde bulunmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Gerek dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 288, gerekse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 200. maddeleri uyarınca bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin Kanun"da gösterilen bedeli aşması halinde senetle ispatlanması zorunludur. Senetten kastedilen, yazılı belgedir.
    Somut olayda; davacı taşeronun yaptığını iddia ettiği imalâtlara ilişkin olarak davalı şirket yetkilisi tarafından, bedel de gösterilmek suretiyle işlerin tamamlandığı yönünde ifade içeren iş bitirme belgeleri düzenlendiği, davacı tarafın bu şekliyle davalı şirketle hem sözleşme ilişkisinin varlığını hem de bu şirkete işi bitirerek teslim ettiğini kanıtladığı anlaşılmaktadır. Bu belge, yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler kapsamında, senet niteliğinde olup, davalı şirketin işin yapılarak kendisine teslim edildiğine dair ikrarını içermektedir. Tanık beyanlarıyla yazılı delil olan iş bitirme belgelerinin aksinin kanıtlanabilmesi söz konusu değildir. Bu durumda; davacının uyuşmazlık konusu işleri üstlendiği, işe başlayıp davalı şirkete teslim ettiği, davalı şirket yetkilisi tarafından taşeron davacıya verildiği anlaşılan belge içerikleriyle kanıtlanmıştır.
    Bu durumda; mahkemece verilen ilk kararda hükmedilen ve gerek davacı gerekse davalı ... yönünden kesinleşen 35.008,00 TL tutarındaki iş bedelinin, tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, davalı ... yanında davalı şirketten de tahsiline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davalı şirket yönünden davanın reddine karar verilmiş olması doğru değildir.
    Kararın açıklanan nedenlerle bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı şirketten alınarak kendisini Yargıtay duruşmasında vekille temsil ettiren davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 16.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.