Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/4672 Esas 2019/6914 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4672
Karar No: 2019/6914
Karar Tarihi: 04.11.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/4672 Esas 2019/6914 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacılar, Ünye İlçesindeki Uğurlu Köyü'ndeki taşınmazlarda uygulama kadastrosu sırasında yolun gösterilmediğini iddia ederek dava açmışlar. Mahkeme, davayı reddetti. Ancak, davacılar diğer tapu maliklerinin davaya katılımını sağlamadıklarından aktif dava ehliyetinde eksiklik olduğu ve kararın bu nedenle isabetsiz olduğunu belirterek temyiz ettiler. Yargıtay da bu görüşe katıldı ve davanın davacıların dışındaki paydaşların da hukukunu etkilediğinden, onların da davada yer almaları gerektiğini belirtti. Mahkeme, ilk önce diğer tapu maliklerinin davaya katılımını sağlamaları için davacılara süre ve imkan vermelidir. Daha sonra, davacılar eski 753 parsele yönelik olarak dava açtıkları için davalı olarak sadece o parselle ilgili tapu maliklerini davalı olarak gösterdikleri ve diğer paydaşların da bulunduğu taşınmazların davalılar dışındaki paydaşlarını davaya dahil etmeleri için davacılara süre verilmeli ve taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esasına girilerek hüküm kurulmalıdır. Kanun maddeleri olarak, davanın diğer paydaşları da etkilediği için diğer paydaşların da davada yer almaları gerektiği hakkında Türk Medeni Kanunu 676. madde başta olmak üzere ilgili diğer kanun maddeleri uyarınca karar

16. Hukuk Dairesi 2019/4672 E. , 2019/6914 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında, temyize konu Ünye İlçesi Uğurlu Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davacılar ... ve ...’ün pay sahibi oldukları eski 774 ve 775 parsel sayılı 1.130,00 ve 1.270,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, 171 ada 5 ve 6 parsel numarasıyla, 1.153,59 ve 1.180,72 metrekare yüzölçümlü olarak; tapuda davalı ... ile ...’ün pay sahibi oldukları eski 753 parsel sayılı 2.090.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 171 ada 4 parsel numarasıyla 1.847,78 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacılar ... ve ..., uygulama kadastrosu sırasında eski 774 ve 775 parsel sayılı taşınmazlar ile davalılara ait eski 753 parsel sayılı taşınmazın kenarındaki yolun gösterilmediğini belirterek dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak, eski 774 (171 ada 5) ile eski 775 (171 ada 6) parsele yönelik dava açan davacılar ... ve ..."ün taşınmazda tam paylı malik olmadıkları, diğer bir anlatımla taşınmazlarda davacılar dışında başkaca paydaşlar da bulunmasına rağmen, diğer paydaşların davada taraf olmadıkları anlaşılmaktadır. Davanın niteliği itibariyle yargılama neticesinde verilecek hüküm diğer paydaşların da hukukunu etkilemeyeceğinden, onların da davada yer almaları gerekmektedir. Ne var ki mahkemece bu husus gözden kaçırılmış ve aktif dava ehliyetinde bu eksiklik giderilmeden karar verilmesi cihetine gidilmiştir.
Hal böyle olunca; mahkemece öncelikle davacılara, dava konusu eski 774 ve eski 775 parsel sayılı taşınmazların kendileri dışındaki diğer tapu maliklerinin yöntemince davaya katılımlarını sağlamaları için süre ve imkan verilmeli, bu şekilde aktif dava ehliyetindeki eksiklik giderildikten sonra, davacıların eski 753 (171 ada 4) parsele yönelik olarak dava açmış olmaları ve davalı olarak söz konusu parsel maliklerinden sadece ... ve ..."ü davalı olarak göstermiş olmaları nedeniyle, taşınmazın davalılar dışındaki paydaşlarını davaya dahil etmeleri için davacılara süre verilmeli ve taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esasına girilerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsiz olup; davacıların temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.