1. Hukuk Dairesi 2018/3343 E. , 2019/4297 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın davanın reddine karar verilmiş, anılan karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddedilmesine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, hile ve korkutma (ikrah) hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, telefonda kendisini polis olarak tanıtan kişi tarafından korkutulduğunu ve maliki olduğu 417 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 5 nolu bağımsız bölümü satmaya zorlandığını, taşınmazı davalı ..."na devrettiğini, bu satıştan elde edilen paranın aynı kişiler tarafından elinden alındığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davacıyı tehdit eden, dolandıran kişi olmadığını, şüpheli olarak değil bilgi sahibi sıfatı ile soruşturma dosyasında ifadesinin alındığını, tapu siciline güvenerek ve 650.000,00 TL satış bedeli ödeyerek taşınmazı aldığını; davalı ..., dava konusu taşınmaz ile ve davalılarla hiçbir ilgisinin olmadığını, tarafları tanımadığını belirterek davanın reddini savunmuş; diğer davalı ..., ...’da yaşadığını ve beyanının bulunduğu yer mahkemelerince alınmasını istemiş, aşamada davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, anılan karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince 6100 sayılı HMK’nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddedilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının çekişmeli taşınmazı 10.09.2015 tarihinde 520.000-TL bedelle davalı ...’e satış suretiyle temlik ettiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/134406 sayılı dosyası üzerinden yürütülen soruşturmanın henüz derdest olduğu ve faillerin tespit edilemediği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, iddia ve savunma hakkı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun hukuki dinlenilme haklı başlıklı 27. maddesi ile usul hukukumuza yansıtılmıştır. Anılan maddenin birinci fıkrasında davanın taraflarının kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip oldukları belirtildikten sonra maddenin ikinci fıkrasında bu hakkın "açıklama ve ispat hakkı"nı da içerdiği vurgulanmıştır. Davanın taraflarının usul hukuku hükümlerine aykırı olarak açıklama ve ispat hakkını kullanmalarının kısıtlanması, iddia ve savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğurur.
Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukukî dinlenilme hakkı, adil yargılanma hakkı içinde teminat altına alınmıştır.
Öte yandan, tanık delili, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 240 ile 266. maddeleri arasında düzenlenmiş olup HMK’nın 240/3 maddesinde; ""Tanık listesinde adres gösterilmemiş veya gösterilen adreste tanık bulunamamışsa,tarafa adres göstermesi için, işin niteliğine uygun kesin süre verilir.Bu süre içinde adres gösterilmez veya gösterilen yeni adres de doğru değilse,bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmiş sayılır”hükmüne yer verilmiştir.
Somut olaya gelince, davacı dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış ve ileri sürdüğü olayların ne şekilde gerçekleştiği hususunda çekişmeli taşınmazın satışına aracılık eden ...’ın sahibi ..., aynı yerde çalışan ... ve ...’nin bilgi sahibi olduğunu belirtmiş olup ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/134406 sayılı dosyasında adı geçen bu kişilerden ... ...’ın ifadesinin alındığı diğer iki kişinin ise dinlenilmediği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece davacının hukuki dinlenilme hakkı (6100 sayılı HMK. md. 27) dikkate alınarak HMK"nun 240/3. maddesi uyarınca dava dilekçesinde gösterdiği kişilerin adresinin ve tanık olarak dinletileceği konunun bildirilmesi için davacıya kesin süre verilmesi, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2015/134406 sayılı dosyasının akıbetinin araştırılması, toplanan ve toplanacak bütün deliller değerlendirilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru değildir.
Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 373/1. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6100 sayılı HMK’nın 371/1-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın kararı veren ... 15. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.