Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/4435
Karar No: 2019/5739
Karar Tarihi: 27.06.2019

Resmi belgede sahtecilik - başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/4435 Esas 2019/5739 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Karar Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilmiş olup, suç olarak resmi belgede sahtecilik ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçu kabul edilmiştir. Ancak, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması gerektiği belirtilmiş ve belgelerde sahtecilik suçunun aldatma kabiliyetinin incelenmesi gerektiği vurgulanarak eksik incelemeyle hüküm kurulduğu belirtilmiştir. Ayrıca, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun unsurlarının oluşmadığı, uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilemeyeceği, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine rağmen TCK'nin 53. maddesi uygulanmasının gerektiği belirtilerek karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141/3, 5271 sayılı CMK’nin 34/1, 230, 232 ve 289/1-g. maddeleri, TCK'nin 268. ve 53. maddeleri ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gerektiği belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2019/4435 E.  ,  2019/5739 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141/3, 5271 sayılı CMK’nin 34/1, 230, 232 ve 289/1-g. maddeleri gereğince mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması, Yargıtay"ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçede iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılıp değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, bu delillere göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın fiillerinin ve yüklenen suçların unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerekirken, bu ilkelere uyulmadan gerekçeden yoksun olarak hükümler kurulması,
    2-Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin mahkemeye ait olduğu göz önüne alınarak, suça konu belgelerin asılları duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri duruşma tutanağına yazıldıktan sonra iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi ve denetime olanak sağlayacak şekilde belge aslının dosya içinde bulundurulması gerektiği gözetilmeden, aldatma kabiliyeti hususunda gözlem yapılmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-TCK"nin 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için; failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması gerekir. Somut olayda, hakkında soruşturma veya kovuşturma bulunmayan ancak açık ceza infaz kurumunda bulunuyorken izinli olduğu dönemde yurt dışına kaçmak isteyen sanığın, sahte pasaport ve nüfus cüzdanı ile yakalanmasından ibaret olayda, 5237 sayılı TCK"nin 268. maddesinde düzenlenen “başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması” suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    4-Kabule göre de;
    a)Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi; ayrıca 1 yıl 8 ay hapis cezası paraya çevrilirken gün sayısının 605 gün yerine 600 gün kabul edilerek eksik para cezası tayin edilmesi,
    b)Hapis cezası adli para cezasına çevrilmesine rağmen TCK"nin 53. maddesinin uygulanması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.06.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi