Esas No: 2021/10122
Karar No: 2022/5191
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/10122 Esas 2022/5191 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/10122 E. , 2022/5191 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, Kurum işleminin iptali,davacının borçlu olmadığının tespiti,ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren bağlanarak ödenmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesinin bozmasına uyularak yapılan yargılama sonrasında, ilamında belirtilen gerekçelerle, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Hükmün davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacıya, babasından 01/01/2011 tarihinden başlamak üzere ölüm aylığı bağlanmıştır. 03/01/2014 tarihli SGK denetim raporu sonucu, davacının 01/12/2011-28/12/2011 tarihleri arasında davalı ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. ait işyerinde çalıştığı tespitine dayanarak, babasından aldığı ölüm aylığı kesilmiş ve kendisine yersiz ödeme nedeniyle borç çıkarılmıştır. Davacı, aylığının kesilmesine dair Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanmasını istemiştir.
İlk Derece Mahkemesinin davanın kabulüne dair 20/12/2016 kararına karşı,davalı Kurum vekilince istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince “Davaya konu Kurum işlemlerinin, davacı ile davalı arasında hizmet akdinin unsurlarının, özellikle zaman ve bağımlılık unsurlarının oluşup oluşmadığına dair hiçbir değerlendirme ve araştırma içermeyip, sadece davacı adına tanzim edilen fason siparişe ilişkin gider makbuzuna dayanıyor olması ve evinde çalıştığı iddiasına göre bordro tanığı dinlenmesinin uyuşmazlığın çözümüne etkisi bulunmadığı” gerekçeleriyle davalı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kararı, 21 Hukuk Dairesinin 2017/4049 Esas sayılı ilamı ile, “ mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığı yeterince araştırılmadan, davalı işverenin kayıtlarına geçen bordro tanıkları araştırılıp dinlenmeden giderek herhangi bir işyerinde çalışmayan kişinin o işyerinde çalışıyor gibi bildirilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağı hususları üzerinde durulmaksızın eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Yapılacak iş, nizalı dönemde davalı işyerinin kayıtlarında gözüken tanıklar res’en tespit edilerek beyanlarına başvurularak, çalışmanın olup olmadığı hususları net bir şekilde ortaya konulduktan sonra, davacının çalışmasının olmadığı halde adına kesilen faturaların neden kaynaklandığı hususları da yeteri kadar açıklığa kavuşturulduktan sonra çıkacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.” denilerek bozulmuştur.
Bozma ilamından sonra, dosyaya ... 4. İş Mahkemesinin 2015/52 Esas sayılı kararı ibraz edilmiştir. Bu karardan, ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından SGK aleyhine, 2014/1 sayılı denetim raporuna istinaden resen prim tahakkuku ile borç çıkarılmasına dair işlemin iptali ve şirketin borçlu olmadığının tespiti istemiyle dava açıldığı, Mahkemenin, “davanın kabulüne, davalı SGK ... İl Müdürlüğü'nün 03/01/2014 tarih 2014/1 sayılı denetmen raporuna istinaden yapılan kurum işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verdiği, 21 Hukuk Dairesinin 31/05/2018 günü onama kararı ile hükmün kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu kararın dosyaya girmesi üzerine Mahkeme, Sosyal Güvenlik Kurumu’na müzekkere yazarak, bahsedilen karar gereği işlem yapıp yapmadığını sormuştur.
Gelen müzekkere cevaplarında; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacının denetim raporuna istinaden verilen çalışmasının iptal edilerek, aylığın 01/01/2011 den bağlandığı ve ölüm aylığı almakta iken sigortalı çalışması nedeniyle 19/12/2011-18/10/2014 süresi için yersiz ödeme borcu oluşturulan davacıya ilişkin borç kaydının terkin edildiği bildirilmiştir.
Mahkemece, bu yazı cevabı dikkate alınarak, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
03/01/2014 tarihli 2014/1 sayılı denetim raporundan; işyeri kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede,fason işçilik gideri için düzenlenen gider pusulaları bulunduğu, bu gider pusulasında isim ve imzası bulunan kişilerin gider pusulası bulunan tarihlerde çalıştığının kabul edildiği,davacı adına da 28/12/2011 tarihinde ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından nevresim fason paket işçiliği açıklaması ile 724,5 TL ödeme yapılmış olması nedeniyle davacının bu tarihte işyerinde çalıştığı kanaati ile Kurum tarafından 01/12/2011-28/12/2011 arası için Ek APHB istendiği ve davacının hizmet cetveline işlendiği anlaşılmaktadır.
Yine aynı denetim raporuyla, ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. işyeri ile aynı adreste bulunan ... Tekstil isimli bir işyerinin fiilen var olmadığı, kağıt üzerinde kurulduğu, iki şirketin adreslerinin ve çalışan işçilerin ve kullanılan makinelerin aynı olduğu gerekçesi ile ... Tekstil işyerinden yapılan tüm bildirimlerin iptali ile ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. işyeri dosyasına aktarılması gerektiği belirtilmiş ve ayrıca tüm bu işlemler nedeniyle idari para cezası tahakkuk ettirilmiştir.
İdare Mahkemelerinde, ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından, aynı rapora dayanarak tesis edilen idari para cezasının iptali istemine ilişkin davalar açıldığı, İdare Mahkemelerinde yapılan yargılama sonucunda, işçilerin davacı ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. işçisi olmasına rağmen ... şirketi üzerinden bildirimlerin yapıldığı, bu bildirimlerin iptali ile sigortalıların davacı şirket üzerinden bildiriminin sağlanması gerektiği belirtilerek Kurumca tesis edilen idari para cezasının hukuka uygun olduğuna karar verildiği ve kararların kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Adli yargıda, SGK denetim raporunun iptaline karar verilip,idare mahkemelerinde Kurum işleminin doğru kabul edilmesi sonucu, her iki yargı kolundan kesinleşen kararlar bulunması nedeniyle hüküm uyuşmazlığının giderilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmuştur.
Uyuşmazlık Mahkemesi tarafından “İdari yargıda görülen davalarda, denetmen tarafından yapılan tespitlerin esas alınarak davacı hakkında 5510 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca verilen idari para cezalarına esas olguların doğru olduğu kabul edilmek suretiyle bu işlemlerin iptaline yönelik davaların reddine karar verildiği, buna karşılık; İş Mahkemesi tarafından dava konusu işlemde belirtilen işçilerin gerçekte davacı şirket bünyesinde değil, taşeron firma olan ... Ltd. Şti. bünyesinde çalıştıkları sonucuna varılarak bu işçilere ait prim borçlarının davacı ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne yükletilmesine ilişkin işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda ayrıntılı olarak yer verilen konuya ilişkin mevzuat hükümleri, dava dosyaları kapsamı ile bu dosyaların içindeki denetmen ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Denetmen tarafından mahallinde yapılan tespit uyarınca, işyeri sorumlusu ile ön muhasebe sorumlusunun yüksek maliyetlerin düşürülmesine dönük olarak ... Ltd. Şti.'nin şirketin makineleri ile ... Ltd. Şti.'nden işçilik hizmeti alındığını beyan etmelerine karşılık, hukuki yapısı, ortağının durumu, ifadesine başvurulan çalışanlar ile tanıkların ifadeleri ve SGK kayıtları ile defter ve belgelerden elde edilen bilgiler karşısında ... Ltd. Şti.'nin gerçek işveren olmadığı, fiiliyatta bu işyerinde faaliyette bulunmadığı, iş yerinin davacı ... Ltd. Şti.'ne ait olduğu, söz konusu iş yerinde ... Ltd. Şti.'nin gerçek işveren olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde, gerçek işverenin ... Amb. Malz. Konfeksiyon İnş. Gıda Paz. San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu kabul edilmelidir. Denetmen Raporuna dayanılarak verilen para cezalarında 01/09/2010-30/06/2013 dönemi için işyerinde çalışanların ad-soyadları ile ayları somut olarak belirtilerek yapılan tespitlere karşılık; adli yargıda karara dayanak yapılan bilirkişi raporunda bu tespitlerin gerçeği yansıtıp yansıtmadığına ilişkin somut bilgi verilmeksizin bir takım hukuki değerlendirmeler yapıldığı görülmektedir.Ayrıca 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2.maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Güvenlik ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 7 ve 12.maddelerinde ifade edildiği üzere, sigortalılar, üçüncü bir kişinin aracılığı ile işe girmiş ve bunlarla sözleşme yapmış olsalar dahi, işverene mevzuatla yüklenen yükümlülüklerden dolayı alt işveren ile birlikte sorumluluğu ilkesi gereği, asıl işverenin kanunun yüklediği yükümlülüklerden kaçınması da hukuken mümkün değildir.” gerekçesi ile ,... 4. İş Mahkemesinin 24/06/2016 tarihli ve E.2015/52, K.2016/445 sayılı kararının kaldırılması, ... İdare Mahkemesinin 31/12/2014 tarihli ve E.2014/896, K.2014/1589 sayılı, 31/12/2014 tarihli ve E.2014/897, K.2014/1590 sayılı, 27/11/2014 tarihli ve E.2014/898, K.2014/1300 sayılı ve 31/12/2014 tarihli ve E.2014/899, K.2014/1527 sayılı kararlarının benimsenmesi suretiyle hüküm uyuşmazlığının giderilmesine karar verilmiştir.
Sonuç olarak; temyiz incelemesine konu, mahkemenin gerekçesinde dayandığı ve davanın konusuz kalmasına gerekçe yaptığı kararın, Uyuşmazlık Mahkemesinin yukarıda bahsedilen kararı ile kaldırılmasına hükmedildiği, ayrıca kaldırılan ... 4. İş Mahkemesi kararında “ Davalı SGK ... İl Müdürlüğü'nün 03/01/2014 tarih 2014/1 sayılı denetmen raporuna istinaden yapılan kurum işleminin iptali ile bu işlem nedeniyle davacı şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine” dair hüküm kurularak raporun tümünün iptal edildiği kanısı oluşmakta ise de, gider faturaları nedeniyle hizmetleri tespit edilen sigortalıların ,bu bağlamda davacının fiilen çalışıp çalışmadığı yönünde ilgili Mahkeme tarafından bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davanın konusuz kaldığından bahsedilemeyeceği anlaşılmakla, mahkemece önceki bozma ilamına uygun şekilde araştırma yapılarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.