Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/2982 Esas 2018/6018 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2982
Karar No: 2018/6018
Karar Tarihi: 07.06.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/2982 Esas 2018/6018 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/2982 E.  ,  2018/6018 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde, borçlunun; icra mahkemesine yaptığı başvuruda, takip dayanağı senedin kambiyo vasfı niteliği taşımadığını şarta bağlı olarak verildiğini, senet üzerinde bu durumun yazılı olduğunu, sözleşmenin alacaklıda bulunduğunu ileri sürerek, takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; senedin ön yüzünde bulunan ve başlık niteliğinde kullanıldığı anlaşılan “sözleşme senedi ""ne ilişkin kayıt, bononun taraflar arasında aktedildiği anlaşılan bir sözleşmedeki edimlerin yerine getirilmemesi halinde edimleri temin etmek üzere konulduğunu gösterdiğinden, 6102 sayılı TTK’nun 776. maddesi anlamında kayıtsız şartsız bir borç ikrarı içermediği gerekçesiyle İİK’nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.
    HGK"nun 14.03.2001 tarih 2001/12-233 ve 20.06.2001 tarih, 2001/12-496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. İİK"nun 169/a maddesi uyarınca, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesi gereklidir.
    Somut olayda, borçlunun takibe dayanak senedin hangi ilişkinin teminatına olduğuna ilişkin İİK"nun 169/a maddesi anlamında bir belge sunmadığı gibi, alacaklı tarafından da teminat iddiasının kabulü yönünde açık bir beyan yoktur.
    O halde, mahkemece, borçlunun isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.