22. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/1822 Karar No: 2011/5765
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/1822 Esas 2011/5765 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı iş sözleşmesinin haklı ve geçerli neden olmaksızın işveren tarafından feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliği ve işe iade talebinde bulunmuştur. Davalı ise feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme, tutanakların tek taraflı olabileceğini belirterek davacı tanıklarının anlatımlarına değer vererek işe iade kararı vermiştir. Ancak, davalı tanıklarının beyanlarına itibar edilmemesinin gerekçesi açıklanmamış ve tutanaklar denetime tabii tutulmamıştır. Bu nedenle doğru sonuca varılamamıştır. Davacıdan tutanaklara karşı savunması sorulmalı, tutanak tanıkları dinlenmeli ve tüm deliller yeniden değerlendirilerek karar verilmelidir. Kararda 4857 sayılı İş Yasasının 25/2-h maddesi uyarınca iş akdinin fesh edildiği belirtilmiştir. Bu madde, işçinin disiplinsiz davranışlarından kaynaklanan nedenlerle işveren tarafından iş akdinin haklı nedenle feshedebileceğini düzenlemektedir.
Davacı, iş sözleşmesinin haklı ve geçerli neden olmaksızın işverence feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine, işe iadeye ve yasal haklarına karar verilmesini istemiştir. Davalı, feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını, davacının işyerinde mesai saatlerine uymadığını görevi kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrara ettiğinden 4857 sayılı Yasa’nın 25/2-h maddesi uyarınca iş akdinin feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, mesai saatlerine uyulmadığına dair tutanakların tek taraflı olup her zaman düzenlenebilir olduğundan davacı tanıklarının anlatımlarına değer verilerek işe iadeye karar verilmiştir. Hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Somut olayda, davalı ilaç firmasında 22/03/2003 tarihinden itibaren tıbbi mümessil olarak çalışan davacının iş sözleşmesi mesaiye geç geldiğine ve devamsızlığına dair tutulan tutanaklara göre; hatırlatıldığı halde görevini yapmamakta ısrar etmesi sebebiyle 4857 sayılı İş Yasasının 25/2-h maddesi uyarınca 27/08/2009 tarihinde fesh edilmiştir. Mahkemece, tutanakların işverence her zaman tutulabilir olduğundan söz edilerek davacı tanıklarının anlatımlarına değer verilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, davalı tanıklarının beyanlarına itibar edilmemesinin gerekçesi açıklanmamış ve işverenin sunduğu tutanaklar denetime tabii tutulmamış dolayısıyla içeriklerinin doğru olup olmadığı tespit edilmemiştir. Bu şekilde eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi isabetsizdir. Doğru sonuca varılabilmesi için davacıdan işe geç geldiğine ve devamsızlığına dair tutanaklara karşı diyecekleri sorulmalı, itiraz edildiği takdirde tutanak tanıkları çağrılıp dinlenmeli bundan sonra tüm deliller yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak oluşacak duruma göre karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda belirtilen yönler gözetilmeden eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın belirtilen sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan harçın istek halinde ilgiliye iadesine 24/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.