Resme belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10860 Esas 2019/5722 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10860
Karar No: 2019/5722
Karar Tarihi: 27.06.2019

Resme belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/10860 Esas 2019/5722 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık trafik kontrolü sırasında gerçek sürücü belgesi yerine farklı bir kişiye ait belgeyi ibraz etmiştir. Yapılan GBT sorgulamasında aranan kişi olduğu anlaşılınca nüfus cüzdanı istenen sanığın belgelerindeki bilgilerin uyuşmadığı tespit edilmiştir. Mahkeme, sanığın resmi belge düzenlemesinde yalan beyan suçu yerine kimlik hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunma kabahatini işlediğini belirtmiştir. Bu nedenle mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Ayrıca, sanık hakkında idari para cezası verilmesine de gerek duyulmamıştır. Kanun maddeleri: TCK'nın 206/1, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1, 20/2-c ve 20/1.

11. Ceza Dairesi 2017/10860 E. , 2019/5722 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resme belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanığın, trafik kontrolü sırasında ... isimli kişiye ait gerçek sürücü belgesini ibraz ettiği, yapılan GBT sorgulamasında bu kişinin aranan şahıslardan olduğunun anlaşılması üzerine polis ekiplerince sanıktan nüfus cüzdanının istendiği, nüfus cüzdanı üzerindeki bilgilerle, sürücü belgesi üzerindeki bilgilerin birbirini tutmaması üzerine durumun anlaşıldığı olayda; sanık hakkındaki bütün adli işlemlerin ve trafik idari para cezası karar tutanağının gerçek kimlik bilgileriyle yapılması nedeniyle TCK"nin 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun" oluşmadığı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden mahkûmiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 20/2-c maddesinde yazılı zamanaşımının, 21.03.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nin 322 ve Kabahatler Kanunu"nun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, Kabahatler Kanunu"nun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 27.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.