Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Alacaklı vekili tarafından Samsun 2.Aile Mahkemesi’nin 2005/805 esas 2006/718 karar sayılı boşanma ilamına dayalı olarak ilamda hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat alacağının tahsili talebi ile ilamlı icra takibine başlandığı, borçluya örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Takip dayanağı ilamın hüküm fıkrasının incelenmesinde maddi ve manevi tazminatın kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verildiği görülmüştür.
HGK’ nun 08.10.1997 tarih 1997/12-517E, 1997/776 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere (ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İcra Mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yolu ile belirlenemez).
Her ne kadar takip dayanağı ilam boşanma hükmü yönünden 11.01.2007 tarihinde kesinleşmiş olmakla, kural olarak ilamın eklentisi niteliğindeki tazminat alacaklarının takibe konulmasında Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği gibi yasaya aykırılık yok ise de, takip dayanağı ilamda maddi ve manevi tazminatın kararın kesinleşmesinden itibaren tahsiline karar verildiğine göre Mahkemece takibe konu tazminat alacakları yönünden şikayetin kabulü ile anılan alacak kalemleri açısından icra emrinin kısmen iptali yerine ilamın gerekçe kısmı yorumlanarak istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.