Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2017/2464
Karar No: 2022/1629
Karar Tarihi: 28.03.2022

Danıştay 10. Daire 2017/2464 Esas 2022/1629 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2017/2464 E.  ,  2022/1629 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2017/2464
    Karar No : 2022/1629

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN_KONUSU : (Kapatılan) … İdare Mahkemesi … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının) kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı tarafından, Ardahan ili, Göle 25. Mknz. P.Tuğ. Topçu Tb. 2. Batarya Komutanlığı emrinde askerlik hizmetini yaparken, 2010 Ocak ayı içinde spor denetlemeleri sırasında hava şartlarına bağlı olarak yerlerin buz ve kaygan olmasından dolayı geçirdiği kaza sonucu sol kolundan yaralandığı ve gördüğü tedavi sonrası kolundan sakat kaldığından bahisle uğranıldığı ileri sürülen zararlara karşılık 240.000,00 TL maddi tazminatın terhis tarihinden, 60.000,00 TL manevi tazminatın ise olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: (Kapatılan) … İdare Mahkemesi … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının yaralanmasının askerlik hizmetinin ifası sırasında meydana geldiği, hizmetle zararlı sonuç arasında uygun illiyet bağı bulunduğu, davacının zararlarının kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince karşılanması gerektiği gerekçesiyle, maddi zararın hesaplanması için yaptırılan bilirkişi raporu hükme esas alınarak ve davanın açıldığı tarihte idari yargıda ıslah müessesenin bulunmaması, aleyhe avukatlık ücretine hükmedilmesi halinde bu konudaki Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurularda verdiği kararlar dikkate alınarak reddedilen maddi tazminat yönünden, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmediği belirtilerek 66.919,00 TL maddi, olay nedeniyle duyulan elem ve ıstıraba karşılık olarak ise 8.000,00 TL manevi tazminat istemleri yönünden davanın kabulüne, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacının yaralanması olayının askeri hizmetle doğrudan bir ilgisi bulunmadığı bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği, ayrıca, reddedilen maddi tazminat kısmı için lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI: Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyize konu kararın maddi ve manevi tazminatın kabulüne ilişkin kısmının onanmasına, reddedilen maddi tazminat yönünden davalı idare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 1. maddesi hükmü gereğince, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin kapatılmasıyla Danıştay'a ve idare mahkemelerine gönderilen dosyalara ilişkin uyuşmazlıkların çözümünün, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na tabi olması nedeniyle işin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Temyize konu kararın maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne ilişkin kısımlarının incelenmesi:
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
    Temyizen incelenen kararın, maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden davanın kısmen kabulüne ilişkin kısımları usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    Temyize konu kararın kısmen reddedilen maddi tazminat istemi yönünden davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının incelenmesi:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinde, yargılama giderleri ile ilgili olarak bu Kanunda hüküm bulunmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 71. maddesinde, dava ehliyeti bulunan herkesin, davasını kendisi veya tayin ettiği vekil aracılığıyla açabileceği ve takip edebileceği belirtilmiş; 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır.
    1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesinde; avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği belirtilmiş, 168. maddesinde; hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınarak avukatlık ücretine hükmedileceği kuralı getirilmiştir.
    Yukarıda yer verilen Kanun hükümleri uyarınca, davacı ve davalı tarafın aleyhine hüküm verilmesi durumunda her iki tarafın aleyhine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
    Uyuşmazlıkta, maddi tazminat istemi yönünden davanın kısmen kabulüne, kısmen de reddine karar verildiği halde, avukat aracılığıyla temsil edilen davalı idare lehine reddedilen maddi tazminat yönünden vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, reddedilen maddi tazminat istemi yönünden davalı idare lehine, kabul edilen maddi tazminat istemi yönünden davacı lehine hükmedilen tutarı geçmeyecek şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup, temyize konu kararda bu yönüyle hukuki isabet bulunmamaktadır.
    Temyize konu kararın hükmedilen manevi tazminat miktarına olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine ilişkin kısmının incelenmesi:
    Faiz; en basit biçimiyle, idarenin tazmin borcu bağlamında; kişilerin, idarenin eylem ve/veya işlemlerinden dolayı uğradıkları zararların giderilmesi istemiyle başvurmalarına karşın, idarenin zararı kendiliğinden ödemeyip, yargı kararıyla tazminata mahkûm edilmesi sonucunda, idarenin temerrüde düştüğü tarihten tazminatın ödendiği tarihe kadar geçen süre için 3095 sayılı Kanun'a göre hesaplanacak tutarı ifade etmektedir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun ön karar başvurusunun yapıldığı tarihte yürürlükte olan haliyle 13. maddesinde, idari eylemlerden hakları ihlal edilmiş olanların dava açmadan önce, bu eylemleri yazılı bildirim üzerine veya başka suretle öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde idareye başvurarak haklarının yerine getirilmesini istemeleri gerektiği; bu isteklerinin kısmen veya tamamen reddi halinde, bu konudaki işlemin tebliğini izleyen günden itibaren veya istek hakkında altmış gün içinde cevap verilmediği takdirde bu sürenin bittiği tarihten itibaren dava süresi içinde dava açılabileceği kuralı yer almakta olup, anılan maddede, idari eylemler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için idareye başvuruda bulunulmasının, dava ön şartı olarak öngörülmesi ve zararın idare tarafından en erken bu tarihte sulhen ödenebilecek olması nedeniyle yargı yerince hükmedilecek tazminat miktarına, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi itibarıyla yasal faiz uygulanması Danıştay'ın yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
    Davacı tarafından davalı idareye 21/06/2011 tarihli dilekçe ile başvuruda bulunulduğu, altmış günlük yasal süre içerisinde cevap verilmeyerek başvurunun reddedildiği görülmekte olup, davacının idareye yaptığı başvuru tarihinde idare temerrüde düştüğünden, hükmedilen manevi tazminat tutarına idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden, temyize konu kararın hükmolunan manevi tazminat miktarına olay tarihi olan 07/01/2010 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine ilişkin kısmında da isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Davalı idarenin temyiz isteminin KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
    2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki (kapatılan) … İdare Mahkemesi … Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının (... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının) temyize konu maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne ilişkin kısımlarının ONANMASINA, hükmedilen manevi tazminat miktarına işletilecek yasal faizin başlangıç tarihine ve kısmen reddedilen maddi tazminat istemi yönünden davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısımlarının BOZULMASINA,
    3. Bozulan kısımlar hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın davanın görüm ve çözümünde yetkili olan … İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın ... İdare Mahkemesine ve taraflara bildirilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi