13. Ceza Dairesi 2019/4955 E. , 2019/16316 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Güveni kötüye kullanma, hırsızlık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık ... hakkında güveni kötüye kullanma suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne karşı katılan vekili ve sanık ...’in temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.
Sanığın katılana ait işyerinde işçi olarak çalıştığı, diğer sanıklar ... ve ... ile anlaşarak işyerinde çalışan diğer işçilerin işyerinde olmadıkları sırada öğle arası vaktinde işyeri içinde bulunan sac levhaları almalarına müsaade etmesi şeklinde gerçekleşen olayda, suça konu sac levhaların 5237 sayılı TCK"nın 155/2. maddesi kapsamında meslek ve sanat, ticaret veya hizmet gereği tevdi ve teslim edildiğine dair herhangi bir tespit bulunmaması karşısında; sanığın eyleminin TCK"nın 142/1-b maddesine uyan hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgı ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Katılanın aşamalarda alınan beyanlarında; bir süredir işyerinde bulunan malların azaldığından şüphelendiği, komşularının da cuma günleri işyerine gelen bir kamyona malzeme yüklendiğini söylediklerini, ne kadar malın çalındığını bilmediğini ancak kamyonla bir defada 15.000 TL’lik mal çalınabileceğini, zararının 50000-100000 TL olabileceğini belirttiği, sanık ...’in mahkemede alınan beyanında; bir veya iki haftada bir gelen hurdacılara çıkan curufları sattığını, sanık ...’in diğer hurdacılara göre daha iyi para verdiği için genelde ona sattığını belirttiği, sanık ...’in mahkemede alınan savunmasında; suç tarihinden 4 ay öncesine kadar farklı tarihlerde sanık ...’den 5-6 defa hurda aldığını belirtmesi karşısında, sanığın eyleminin zincirleme biçiminde gerçekleştiği ve hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eylemin tek suç kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayini,
3-Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ile sanık ...’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan beraat hükümlerine karşı katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
1-Oluş, dosya içeriği, katılan beyanları, tanıklar beyanları, kamera görüntüleri ve bilirkişi raporuna göre, sanıkların katılana ait işyerinde çalışanların olmadığı öğle tatili sırasında işyerine gelerek, işyerinde çalışan sanık ... dışındaki çalışanların işyerinden ayrılmalarını bekleyerek, tüm çalışanlar işyerinden ayrıldıktan sonra gelip hızla hareket ederek 4 dakika içerisinde sac levhaları kamyona yüklemeleri şeklinde gelişen eylemlerinde, sanıkların diğer sanık ... ile ortak hareket ettikleri ve iştirak iradesi ortaya koydukları halde, sanıkların üzerlerine atılı hırsızlık suçunu işlediklerinin sabit olması karşısında mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde beraatlerine hükmedilmesi,
2-Sanık ...’ın eyleminin zincirleme biçiminde gerçekleştiği ve hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği,
3-Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 07/11/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.