Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3244
Karar No: 2022/6432
Karar Tarihi: 27.04.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3244 Esas 2022/6432 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2022/3244 E.  ,  2022/6432 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... 1. İş Mahkemesi

    Dava, malüliyet aylığını kesen kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne dair hüküm tesis edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı dava dilekçesinde, ... 8. İş Mahkemesinin 2011/709 Esas - 2015/310 Karar sayılı dosyası üzerinden açılan davada davacının, çalışma gücünün %60 'nı kaybettiği gerekçesiyle 01/10/2011 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanmasına karar verildiğini, kararın onanarak kesinleştiğini, kesinleşen karar olmasına rağmen davacıya hakettiği maaşların ödenmediğini beyanla aylık kesen Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı cevap dilekçesinde, davacının 02.07.2010-01.09.2011 tarihleri arasında hizmet bildirimlerinin yapıldığı ... sicil nolu ... unvanlı işyerinin yapılan denetim sonucunda düzenlenen raporda Kanun kapsamına alındığı 12.09.2009 tarihi itibariyle sahte işyeri kapsamında kapatılarak bu dosyadan yapılan bütün bildirimlerin iptal edilmesi gerektiği tespit edildiğinden, davacının bu işyerinden bildirilen toplam 421 günlük hizmetinin iptal edildiğini ve davacının toplam prim ödeme gün sayısı maluliyet aylığı için müracaat koşulu olan 1800 günün altına düştüğü (1632 gün) anlaşıldığından kendisine maluliyet aylığı bağlanmadığını, davacının daha sonra 30.12.2016 tarihinde askerlik borçlanması talebinde bulunduğunu, 180 günlük borçlanma bedelini 2017 Ocak ayı içerisinde yatırdığı ve prim ödeme gün sayısı 1851 gün olduğundan kendisine 01.02.2017 tarihi itibariyle malullük aylığı bağlandığını; davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, beyanla davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece, somut uyuşmazlıkta, bordro ve davacı tanığı ....’nın beyanlarından davacı ve tanık ....’nın ... kahvehanesinde iş bekledikleri, her defasında farklı araba ve kişilerin gelip davacı ve tanığı inşaat temizlik işlerine götürdüğü, gelen kişileri tanımadıkları, hep aynı işveren olup olmadığını bilmediğini, ...'ı tanımadığını beyan ettiği, bu sebeple davacı ve denetmen raporu ile çalışmaların iptal olduğu işveren ... ünvanlı işyeri arasında hizmet akdi kurulduğuna ilişkin(zaman ve bağımlılık unsuru oluşmadığı) belirtilmek suretiyle; davanın reddine dair hüküm tesis edilmiştir.
    B-BAM KARARI
    İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, yargılamada dinlenen tanıkların beyanı ve davacıya ait olan imzalı işyeri maaş bordrosu dikkate alındığında davacının, dava dışı ...’a ait işyerinde çalıştığının ispatlandığını, davalı Kurumun, kesinleşmiş bir yargı kararını ortadan kaldırdığını ve henüz sahteliği belli olmayan yargılamayı gerektiren bir işlem ile davacının hak ettiği maaşı ödemediğini, davalının hukuka aykırı işleminin iptali gerektiğini beyan ederek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına dair karar verilmesini, talep etmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, 01.09.2011 tarihini takip eden aybaşı olan 01.10.2011 tarihinden itibaren maluliyet aylığının bağlanması ve ödenmeyen aylıkların yasal faizi ile ödenmesi gerektiğinin tespitine yönelik kurulan hükmün, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin 12.05.2016 tarih ve 2015/20858 E.–2016/8016 K. sayılı kararı ile onanmak suretiyle kesinleştiği, Anayasanın 138'inci maddesi uyarınca davalı SGK Başkanlığı'nın mahkeme kararlarına uymak zorunda olduğu, aksi halin hak arama hürriyeti ve hukuki güvenlik ilkesine aykırılık teşkil edeceğine dair gerekçe ile; davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüyle; ... 1. İş Mahkemesi'nin, 23.03.2021 tarihli, 2018/255 E, 2021/128 K. sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve davanın kabulü ile; Bayraklı Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 27.02.2018 tarih ve 2789901 sayılı işleminin iptaline; dair karar tesis edilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı Kurum vekili, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olması gerekçesi ile kararı temyiz etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 25. ve 26. maddesidir. Anılan madde; 4/a ve 4/b’li sigortalılar için “...çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az %60’ını kaybettiği...” Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu Kurumun Sağlık Kurulunca tespit edilenlerin malul sayılacağı belirtilmiştir.
    Anılan Kanun’un 26’ncı maddesinde ise; “Sigortalıya malûllük aylığı bağlanabilmesi için sigortalının;
    a)25 inci maddeye göre malûl sayılması,
    b)En az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malûl olan sigortalılar için ise sigortalılık süresi aranmaksızın 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması,
    c)Malûliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan veya işyerini kapattıktan veya devrettikten sonra Kurumdan yazılı istekte bulunması, halinde malûllük aylığı bağlanır. Ancak, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendine göre sigortalı sayılanların kendi sigortalılığı nedeniyle genel sağlık sigortası primi dâhil, prim ve prime ilişkin her türlü borçlarının ödenmiş olması zorunludur.” hükmü getirilerek, “malullük aylığı” bağlanma şartları düzenlenmiştir.
    Somut olayda; davacı tarafından maluliyet oranının tespiti ve maluliyet aylığının bağlanması gerektiğinin tespitine dair ... 8. İş Mahkemesi’nde dava açıldığı; iş bu Mahkemece, 2011/709 E. 2015/310 K. sayılı ilamı ile davacının çalışma gücünün en az %60'ını kaybettiğinin, maluliyet başlangıç tarihinin 05.05.2011 tarihi olduğunun ve işten ayrılma tarihini takip eden 01.10.2011 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine dair hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
    Kurum 26.01.2017 tarihli raporu ile davacının, Mustafa Balaban adına kayıtlı temizlik maddeleri satışına faaliyet konulu 35 sicil nolu işyerinden bildirimlerini iptal etmiş olup; davacının prim gün sayısının 1632 güne düşmesi nedeni ile, maluliyet aylığının bağlanma koşullarından olan 1800 gün prim gün şartını sağlayamaması hasebiyle, 01.10.2011 tarihinden itibaren bağlanan aylığı kesilmiştir.
    Davacıya, kruumca daha sonra, 30.12.2016 tarihinde 180 günlük borçlanma bedelini 2017 /1. ay itibari ile ödemesi üzerine 1851 gün prim ödeme gün sayısı üzerinden, 01.02.2017 tarihi itibari ile maluliyet aylığı yeniden bağlanmıştır.
    Eldeki davada, prim gün sayısının düşmesi ile aylık bağlama koşullarının değiştiği anlaşılmakla; hukuki güvenlik ilkesi gerekçesi ile davanın kabulüne dair hüküm tesisinde gerekçe isabetsiz görülmekle; dosya kapsamında iptale konu olan dönemler bakımdan irdeleme yapılmalı; öte yandan askerlik borçlanmasının aylık bağlama koşullarına etkisi de irdelenmek suretiyle, sonucuna göre karar verilmelidir.
    Bölge Adliye Mahkemesince, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin kararı kaldırılmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 27.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi