Esas No: 2007/1-43
Karar No: 2007/101
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2007/1-43 Esas 2007/101 Karar Sayılı İlamı
Ceza Genel Kurulu 2007/1-43 E., 2007/101 K.
"İçtihat Metni"
Adam öldürmek suçundan sanıklardan Ekrem R....."in 765 sayılı TCY.nın 448. maddesi uyarınca, sanığın şahsi ve sosyal durumu, olayın oluş şekli, olayın işlendiği yer ve zaman, sanığın fiilden sonraki davranışını nazara alarak takdiren ve teştiden olmak üzere 26 yıl ağır hapis cezasıyla cezalandırılmasına, hakkında 31 ve 33. maddelerin uygulanmasına, ayrıca 6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi uyarınca 2 yıl hapis ve 346.783.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırılmasına, sanık Şefik R....."in ise beraatına ilişkin Düzce Ağır Ceza Mahkemesince 23.12.2004 gün ve 21-213 sayı ile verilen ve öldürme suçu yönünden kendiliğinden temyize tabi olan hükmün, katılanlar vekili ile sanık müdafileri tarafından da temyiz edilmesi üzerine, dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 28.12.2006 gün ve 2330-6098 sayı ile sanık Şefik hakkındaki beraat hükmünün onanmasına; sanık Ekrem hakkındaki hükmün ise 6136 sayılı Yasa uyarınca tayin olunan para cezasının düzeltilerek onanmasına dair oyçokluğuyla karar verilmiş, Daire Üyelerinden Sn. İskender ile Sn. K... ise;
"Öldürme olayını doğrudan gören kimse yoktur. Olayın olduğu çevrede yaşayan sanığın eylem öncesi ve sonrasında olay yerine yakın yerlerde motosikletiyle dolaşırken görüldüğüne ilişkin soruşturma aşamasındaki tanık anlatımları suçun kesin kanıtını oluşturmayacağı gibi,bu anlatımlar çelişkili olup soruşturma evresinde geri alınmıştır. Sanığın yüklenen suçu işlediğine ilişkin hiçbir maddi bulgu da yoktur. Dosya içeriğinden, öldürülenin tefecilik işiyle uğraşan bir kişi olduğu ve borçlusu olan bilinmeyen kişi ya da kişilerce öldürülmüş olabileceği olasılığının bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda sanığın eylemi yüzde yüz kanıtlanamamıştır. "Kuşkudan sanık yararlanır" ilkesi (in dibio pro pro), ceza yargılamasında kesinlikle kanıtlanamamış, kuşkulu kalmış konularda sanık yararına sonuç çıkarmayı zorunlu kılar. Karşıtı bir kabul, Anayasa"nın 38/4 ve İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesinin 6/2. maddelerine aykırılık oluşturacağı açıktır. Bu nedenlerle, "kuşkudan sanık yararlanır" ilkesi gereğince, sanığın beraatı yerine cezalandırılmasına ilişkin Yerel Mahkeme kararını yerinde bulan çoğunluk görüşüne karşıyız" görüşüyle karşı oy kullanmışlardır.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise, 05.02.2007 gün ve 77119 sayı ile;
"Atılı suçların bizzat işlendiğini gören yoktur.
Sanıkla ölen arasında, olaydan önce herhangi bir geçimsizlik ya da husumet dosyaya yansımamıştır.
Sanık serbest meslek sahibi olup, ölen sanığın babasının amcasının oğludur. Ölen Necati R....., yük taşımacılığı işleri ile uğraşmakta olup, ayrıca çevresine vadeli olarak para vermektedir. Öldürüldüğünde üzerinden 2.800 ABD Doları ve 126 milyon TL çıkmıştır.
Öldürülen Necati R....."e olay öncesinde husumet taşıyan herhangi birinin olduğu da dosyaya somut olarak yansımamıştır.
Necati"nin eşi İpek R....."le evlenmesinden kaynaklanan, eşi İpek"in ailesi ile arasında geçimsizlik bulunduğu, ayrıca Necati"nin akrabalarıyla arasının iyi olmadığına yönelik soyut iddialar, hiçbir kanıtla desteklenmemiştir.
Olay yerindeki kavşaktan K..... köyündeki Haydar O....."nın evine kadar devam eden kan izlerinin olayla ilgisinin olmadığı; Şemsettin C....."a ait olup, Şefik R....."in bir süreli taşıdığı silahın da olayda kullanılmadığı, itibar edilen kriminalistik incelemelerle sabittir.
Suçlanan Ekrem R....."in olay öncesi, olayın olduğu saatlerdeki ve olay sonrasındaki davranışları konusunda, dosya kapsamında yer alan ifadelerin kendi içerisinde, yine ayrıca bu ifadeler arasında karşılıklı olarak çelişkiler mevcut olup, bu çelişkiler bütünüyle giderilmeye çalışılmadan hüküm kurulmuştur. Şöyle ki;
a- Tanık Sevgilan R..... mahkemece tanık sıfatıyla dinlenmemiş, olay gününe ilişkin ifadelerdeki saat konusundaki çelişkilerin giderilmesi yönünden ameliyatına ilişkin dosyası getirtilmemiş, olay günü hangi saatte ameliyat olduğu, sanığın gitmiş ise bu tanığın yanına tahminen hangi saatlerde, kimlerle birlikte gittiği, Necati"nin öldürüldüğünden ne şekilde haberdar olduğu, bu sırada yanında kimler olduğu bu tanıktan sorulmamıştır.
b- Tanıklar Nurgül, Suzan, Şefik ile sanığın beyanları arasında; Düzce SSK Hastanesine gitmeye ne şekilde karar verdikleri, hangi saatte, kimlerle birlikte gittikleri, Şefik"in önceden gittiğinden ve de niçin gittiğinden haberdar olup olmadıkları, Necati"nin öldürülmesinden Şefik (ve sanığın) nasıl ve kimler tarafından haberdar edildiği, yakalama tutanağı da (s.61) gözetilerek Düzce"den ne şekilde ve ne zaman döndükleri konusundaki çelişkiler giderilmemiştir.
c- Tanık Ahmet T..... ile, diğer tanıklar Nurgül, Suzan, Şefik ile sanığın ifadeleri arasındaki, Ahmet T....."un adı geçenleri neden Düzce"ye kadar götürmediği, kavşakta Şefik"le nasıl karşılaştıkları, kavşakta buluşmak konusunda kimin aradığı konusundaki çelişkiler giderilmemiştir.
d- Tanık Sezer R....."in kollukta alınan ifadesinde, "evin alt katındaki fındık kabuğu deposu olarak kullanılan yerin kapısının açıldığını duyduğunu, bundan bir dakika sonra silah sesleri duyulduğunu" beyan etmesi karşısında, bu kapıyı açanın kim olabileceği üzerinde durulmamıştır.
e- Tanık Ahmet B..... ile sanığın ifadeleri arasında, sanığın belindeki tabancanın Ahmet B..... tarafından hangi gün fark edildiği, bu tabancanın gerçek mi kuru sıkı mı olduğu konusunda aralarında konuşma geçip geçmediği konusundaki çelişkiler giderilmemiştir.
f- Sanığın mobileti olaydan onbeş gün önceden aldığını beyan etmesi karşısında, tanıklar Ömer B....., Ahmet B..... ve Dursun Yaşar B..."a, sanık tarafından yeni alınmış olup olmadığı konusunda bilgilerinin olup olmadığı ve sanığın aldıktan sonra genelde nereye park ettiği konusunda bilgilerinin olup olmadığı sorulmamıştır.
g- Sanığın mahkemece alınan savunmasında olay günü Necati"nin evinden mobiletle geçtiğini beyan etmesi, hazırlık soruşturmasında geçmediğini söylemesi karşısında, bu çelişki giderilmemiştir.
h- Sanığın hazırlık soruşturmasındaki ifadesinde, motosikletin teknik bir arıza nedeniyle boğuk ses çıkardığını söylemesi, tanık Kazım K....."ın mahkemece alınan beyanında "gittikçe uzaklaşan boğuk bir motor sesi duyduğunu" belirtmesi karşısında, mobilet üzerinde ve olay yerinde elde edilen yağlar üzerinde inceleme yaparak görüş beyan eden Ercan T......."ın hazırlık soruşturması aşamasında yeminsiz olarak beyanının da alındığı gözetilerek, tüm bu hususlar değerlendirilerek mahkemece tayin edilecek bir bilirkişiden, sanığın motosikletinin teknik durumu da gözetilerek görüş alınmamıştır.
i- Tanıklar Metin D.... ve özellikle Kenan A...."ın, hazırlık soruşturması aşamasında, kimliklerinin saklı kalması kaydıyla olay hakkında bilgilerinin bulunduğunu belirtmeleri ve kimliklerinin saklı tutulacağının belirtilmesi üzerine, olay yerinde sanığı teşhis ettikleri yolunda C.....iyet savcısına beyanda bulunmaları, bu beyanların "155 İhbar Tutanağı" (s.64) ile de uyumlu olduğu, ancak mahkemede kimlikleri konusundaki gizlilik ortadan kalkınca hazırlık soruşturması aşamasındaki ifadelerinden döndükleri hususu da değerlendirilerek, olay saatine denk gelen bir zaman dilimi içerisinde mahallinde keşif yapılarak, tanıklar Dursun Yaşar B..., Ömer B....., Kazım K....., Tosun K..., Emre Y...., Ahmet B....., Ahmet T..... ve özellikle Metin D.... ve Kenan A.... bu keşifte dinlenilerek, bahse konu zaman dilimi içerisinde sanığın teşhisinin olanaklı olup olmadığı, olay mahallinde olay saatinde göze çarpan bir başka dikkat çekici durum olup olmadığı, atış yönü de gözetilerek olay yerinden ne şekilde kaçılıp uzaklaşılmasının olanaklı olduğu gibi konular açıklığa kavuşturulmamıştır.
Mevcut çelişkiler giderilmeden, "dosya içeriğindeki kanıt durumu itibarıyla" sanığın kesin olarak atılı suçu işlediği ya da işlemediği söylenemez.
Anılan eksiklikler tamamlanıp, çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, giderilmez ise hangi beyanlara niçin itibar edildiği, hukuka uygun kabul edilebilir gerekçelerle ortaya konularak, sanığın hukuksal durumunun, bu işlemlerin sonucuna göre tayin ve takdir edilmesi gerekirken, sanık Ekrem R..... hakkındaki hükmün düzeltilerek onanması dosya içeriğine uygun değildir." görüşüyle itiraz yasa yoluna başvurarak, Özel Dairenin sanık Ekrem R..... hakkındaki kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkemenin bu sanık hakkındaki hükümlerinin bozulmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunda okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın adam öldürme suçundan cezalandırılmasına karar verilen olayda, Özel Daire çoğunluğu ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki hukuki uyuşmazlık, soruşturmanın genişletilmesinin gerekip gerekmediğinin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
İncelenen dosya içeriğine göre;
Akçakoca Emniyet Müdürlüğü görevlilerince 22.12.2003 tarihinde düzenlenen olay tutanağında, haber merkezi tarafından saat 18.25 sıralarında T.....li kahvehanede kavga olduğu şeklinde telsiz anonsu yapıldığı, ekibin olay yerine intikali sırasında bilahare olayda silah kullanıldığının bildirildiği, C.....iyet caddesi ile Hacıhafız sokağın kesiştiği noktada 19 numaralı binanın önünde kalabalık insan topluluğu görüldüğü, binanın önünde kaldırım üzerinde binanın duvarına belden üstü yaslanmış başının sol yanından çok miktarda kan akan bir erkeğin yattığı, bu sırada olay yerine ambulansın geldiği ve silahla vurulan adının Necati R..... olduğu öğrenilen kişinin hastaneye gönderildiği, olay yerinde yapılan araştırmada Necati"yi vuran kişinin beyaz renkli küçük tekerlekli bir mobilet veya motosiklet ile C.....iyet caddesini takiben Belediye fidanlığı istikametine doğru gittiğinin belirlendiği, olay yerinde boş kovanlar ve deforme olmuş mermi çekirdekleri bulunduğu belirtilmiştir.
Düzce Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme görevlileri tarafından düzenlenen raporda da aynı bulgulara yer verilmekle birlikte, olay yerinin ve tespit edilen delillerin fotoğraflandığı, 7 adet 9 mm çaplı kovanlar, 2 adet mermi gömleği parçası, 3 adet deforme olmuş çekirdek, muhtemelen uzaklaşan motosikletten kalan yağ atıklarının ve çakmak, sigara gibi materyallerin toplandığı ve el konulduğu, olay yerinden uzaklaşan motosikletin yağ atıkları takip edilerek yapılan incelemede, C.....iyet caddesini takiben, Belediye fidanlığı ve mezarlığın bulunduğu Rıfat I.... caddesinde yolun sol tarafında Belediye fidanlığı kulübesi hizasında motosiklet yağ atıklarının bittiği, bundan sonra belli aralıklarla 6 adet kan lekelerinin bulunduğu, kan lekelerinin K..... köyünde Haydar O..... adlı kişinin fındık bahçesinin kapısına kadar ulaştığının tespit edildiği, vuran kişinin gittiği yönün bundan sonra belirlenemediği belirtilmiştir. (Burada şunu belirtmekte yarar var ki, soruşturmanın ilerleyen aşamasında bu kan lekelerinin Haydar O....."ya ait hastalıklı köpeğe ait olduğu, olayla bir ilgisinin bulunmadığı belirlenmiştir)
22.12.2003 tarihinde Akçakoca C.savcılığı tarafından düzenlenen olay yeri inceleme ve keşif tutanağında; saat 19.15"de emniyet görevlilerince ilçe merkezinde silahla adam öldürme olayının bildirildiği, C.....iyet caddesi ile Hacıhafız sokağın birleştiği olay yerinde yapılan incelemede olayın maktul Necati R....."in evinin kapısının önünde gerçekleştiği, yoğun kan izlerinin olduğu, olay yerinde yaklaşık 4 m2"lik alanda 6 adet kovan, bir adet çakmak ile siyah renkli yelek benzeri bir giysi bulunduğu, Düzce İl Merkezinden kriminal ekip istendiği, yol üzerinde ayrıca 20 cm aralıkla 2 adet 5x15 cm ebadında bir motosiklete ait olduğu tahmin edilen yağ izinin tespit edildiği, görevlilerin çevrede yaptıkları araştırmada olay öncesinde olay yerine 20 metre mesafede park halinde bir motosiklet ile daha önce tanımadığı bir kişiyi gördüğünü belirten 14.09.1991 doğumlu Emre Y.... adlı çocuğun ifadesinin alındığı ve olay yerinin fotoğraflarının çektirildiği belirtilmiştir.
Daha sonra hastanede bulunan maktulün ölü muayenesi, sağlık ocağında görevli iki hekimin katılımıyla yapılmış olup, ölenin yaklaşık 1.80 metre boyunda ve 80-85 kg ağırlığında, buğday tenli bir erkek olduğu, baş ve boyun bölgesinde yapılan incelemede, yüzünde yoğun kan izinin bulunduğu, sol göz kaş hizasında, sağ burun kökünde, kafa kubbe kaidesine yakın bölgede ve kafanın arka kısmında ateşli silah ile vurulmaya ilişkin yaralanmalar, bu yaralanmalara bağlı olarak da yoğun kafa tası kırıklarının saptandığı, bunların dışında vücudun bir başka yerinde herhangi bir araz saptanmadığı, doktor bilirkişilerin ise C.savcısının saptadığı harici bulgulara katıldıklarını ve sağ burun kökündeki ve kafa arka kısımdaki yaralanmaların mermi giriş deliği, sol kaş hizasındaki ve sol temporal bölgedeki yaralanmaların ise mermi çıkış deliği olduklarını, buna göre kişiye bir kez ön cepheden bir kez de arka cepheden mermi isabet etmiş olduğunu, atışların yakın mesafeden yapıldığını, ölümün bu yaralanmalara bağlı beyin harabiyetinden geliştiğini belirlediklerini, klasik otopsi yapılmasına gerek olmadığını belirttikleri anlaşılmaktadır.
22.12.2003 tarihinde saat 23.30"da düzenlenen yakalama tutanağında; olayla ilgili yapılan araştırmada, cinayet olayına karışan failin görülmediği, ancak olay yerinden hızla şüpheli bir şekilde cadde yukarısına doğru beyaz renkli, siyah koltuklu, ufak tekerlekli, koltuk arkasında yedek ufak tekerleği bulunan motosikletli bir kişinin kaçtığı ve olayın meydana gelmesinden bir saat önce kadar, olay yerine yakın olan tenekeli kahvehaneye, Ekrem R..... adlı kişini benzer bir motosikletle geldiği ve 5-10 dakika kaldıktan sonra ayrıldığı, olay yerinden uzaklaşan motosikletin adı geçenin motosikletiyle benzerlik sağladığı, hakkında şüphe oluşan Ekrem R....."in yakalanmasının C.savcısı tarafından istenmesi üzerine Yalı mahallesi C.....iyet meydanında ticari bir taksiden indiği görülerek gözaltına alındığı belirtilmiştir.
Sanık Ekrem R....., kollukta susma hakkını kullanmış olup, sonraki aşamalarda alınan ifadelerinde ve dilekçelerinde tutarlı bir şekilde; olay günü arkadaşı ve teyzesinin oğlu olan Yahya p.... ile limanda öğlenden akşama kadar oturup ikişer bira içtiklerini, hava kararırken ayrıldıklarını, sonra arkadaşı Ahmet B..... ile karşılaştığını ve onun da evine gideceğini öğrenince birlikte gitmeyi teklif ettiğini, gidip motosikletini aldıklarını ve önce yukarı mahalledeki Huzur (T.....li) kahvehaneye uğradıklarını, motosikletini kahvehanenin önüne park ettiğini, içeride az insan olduğunu birer çay ve sigara içip 10-15 dakika oturduktan sonra kalktıklarını, motosikletine binip evine gitmek üzere geldiği aynı yoldan çarşıya doğru hareket ettiğini, bu sırada havanın karmak üzere olduğunu ve saatin 17.00 sıraları olduğunu tahmin ettiğini, çarşı merkezinden Hakan adlı büfeden iki bira ve sigara alıp Osmaniye Mahallesi, S.... sokaktaki evine gittiğini, bu sırada kesinlikle ölenin evinin olduğu yolu kullanmadığını, evine gittiğinde yengesi Suzan ile yeğenlerinin de evde olduklarını, aldığı biralardan bir tanesini içtiği sırada cep telefonundan arayan ağabeyi Sevgilan R....."in, Düzce"de SSK hastanesinde olduğunu ve ameliyat olacağını, yeşil kartını getirmesini istediğini bildirmesi üzerine hemen taksicilik yapan Ahmet T....."u çağırdığını, yengesi Suzan, yeğeni Onur ile birlikte taksiye bindiklerini, Ahmet T....."un, evraklarının eksik olduğunu Düzce"ye kadar gidemeyeceğini söylemesi üzerine ağabeyi Şefik"i aradığını ve kendilerini sapaktan almasını söylediğini, ağabeyi Şefik"in kendilerini sapaktan kamyonetiyle alarak Düzce"ye hastaneye götürdüğünü, hastanede oldukları sırada ağabeyinin arkadaşı Bahçeli P...."ın cep telefonundan arayarak, babalarının amca oğlu olan Necati R....."in vurulduğunu bildirdiğini, hemen Akçakoca"ya döndüklerini, hastaneye gittiklerinde kendilerini içeriye almadıklarını, hata daha sonra C.savcısı olduğunu öğrendiği kişi ile bu konuda tartıştığını, iddia edildiği gibi ölenin eşi İpek ile bir akrabalığının bulunmadığını, ölenle aralarında husumet olmadığını ancak görüşmediklerini, arkadaşı Ahmet"in motosiklette arkasına bindiğinde gördüğü tabancanın kurusıkı tabanca olduğunu, onun da evinin aranması sırasında elde edildiğini, başka silahının olmadığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiştir.
Sanık müdafileri de aşamalarındaki savunmalarında, sanığın kolluk aşamasında susma hakkını kullanmadığı halde o şekilde tutanak düzenlenmiş olduğu, sanığın olayla bir ilgisinin bulunmadığını, hakkında elde edilmiş herhangi bir somut kanıt olmadığını, şüpheden sanığın yararlanacağı ilkesi uyarınca beraatına karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Hakkındaki beraat kararı kesinleşen sanık Şefik R..... ise, aşamalarda tutarlı bir şekilde olay günü kardeşi Sevgilan R....."in, Düzce"de ameliyat olduğunu, hastanede onun yanında bulunduğunu, saat 18.00-18.30 sıralarında hastaneden ayrılıp Akçakoca"ya dönerken kardeşi Ekrem"in aradığını, sapak mevkiinden Ekrem ile birlikte kendi karısı ve oğlunu da alıp tekrar Düzce"ye hastaneye döndüğünü, hastanede oldukları sırada arkadaşı Bahçeli Barbak"ın telefonla babalarının amca oğlu olan Necati R....."in vurulduğunu bildirdiğini, hemen Akçakoca"ya döndüklerini, hastaneye gittiklerinde Ekrem"in içeri girmek istediğini, polislerin bırakmadığını ve onu alarak karakola götürdüklerini, olayla bir ilgisinin bulunmadığını, olay sırasında Düzce"de olduğunu söylemiştir.
Tanık Emre Y...., 22.12.2003 tarihinde olay yerinde C.savcısı tarafından yaşı nedeniyle yeminsiz olarak alınan ifadesinde, 18.30-19.00 sıralarında tam hatırlamadığı bir saatte evine giderken Necati R....."in evinin önünde daha önce hiç görmediği ve tanımadığı 1.80 boylarında, sakallı, üzerinde siyah mont olan ve sigara içen bir kişi gördüğünü, ayrıca 20 metre ileride muhtarlığın önünde K....... modeli olabilecek beyaz renkli, küçük tekerlekli bir motosiklet gördüğünü, eve vardıktan sonra silah sesleri duyduğunu, dışarı çıktığında Necati R....."in vurulduğunu öğrendiğini beyan etmiş;
Kolluk görevlilerince 23.12.2003 tarihinde düzenlenen şahıs ve motosiklet teşhis tutanağında; dört kişi arasında yer alan sanık Ekrem R....."i göstererek, olay gecesinde cam kenarında sigara içen şahsa benzediğini, ancak olay gecesinde gördüğü şahsın tam olarak o olup olmadığını çıkartamadığını, sadece benzediğini; sanık Ekrem R....."den zaptedilen beyaz renkli, kinetic marka, plakasız, siyah deri koltuklu, dikiz aynaları kırık motosikletin, olay günü gördüğü motosikletle aynı motosiklet olduğunu belirtmiş;
Duruşmada 24.02.2004 günlü oturumda yaşı nedeniyle yeminsiz olarak alınan beyanında; olay günü 6.30-7.00 sularında akşam vakitlerinde bakkala gittiğini, maktül Necati"nin evinin altında siyah ceketli, siyah pantolonlu, yüzü atkı ile sarılmış bir kişinin beklemekte olduğunu, muhtarlık binasının önünde de beyaz renkli bir mobiletin durmakta olduğunu, kendisinin eve gitmesinden 5-10 dakika sonra silah sesleri duyduğunu, gidip baktıklarında, bir kişinin vurulmuş ve yerde yatar durumda olduğunu, mobiletin gitmiş olduğunu, gördüğü mobiletin markasını bilmediğini ancak bu mobiletin, kırık olup olmadığını bilmese de dikiz aynası olan beyaz bir mobilet olduğunu söylemiştir.
Tanık Kenan A...., C.savcısı tarafından 24.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; olay hakkında bilgisi olduğu için ifade vermek amacıyla geldiğini, polis merkezinde görüştüğü Zafer isimli şahsın kendisini savcılığa yönlendirdiğini, savcının hiçbir şekilde isminin başkalarınca bilinmeyeceğini ifade etmesi üzerine, gördüklerini anlatmaya karar verdiğini, olay günü aracıyla işçisi Metin D...."i evine bırakmak için Necati"nin evine 200 metre kala seyrederken, yoldaki çukur sebebiyle aracını yavaşlattığını, birinci viteste hatta durup kalkmak suretiyle ilerlerken, karşıdan beyaz renkli k........... marka bir motosiklet ve üzerinde koyu renkli ceketli, kirli sakallı, daha önceden tanıdığı Ekrem R..... isimli şahsın gelmekte olduğunu gördüğünü, yolun bozuk olduğunu görmesine rağmen, aracı kendi üzerine sürdüğünü, uzun farlarını yakarak uyardığını, Metin"e ne biçim geliyor dediğini, uzun farlarını yaktığında şahsı ve motoru gördüğünü, sonra işçisi Metin"i bırakmak için devam ettiğini, Metin"in evinin Necati"nin evine 40-50 metre mesafede olduğunu, Metin"i bırakıp Necati"nin evinin önünden geçerken kalabalık gördüğünü, daha polis gelmemiş olduğunu, Necati"nin vurulduğunu söylediklerini, bu olayın kendisinin motosikletli şahısla karşılaşmasından 3-4 dakika sonra olduğunu, kendisinin giderek polislere bilgi verdiğini beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olay günü, işçisi Metin"i evine bırakmakta olduğunu, ticaret lisesinin yakınındaki kasiste bir mobiletin çok hızlı bir şekilde üzerlerine doğru geldiğini, uzun farlarını yakıp ikaz ettiğini, motoru gördüğünü, üzerindeki kişiyi teşhis edemediğini, doğulu birisi olduğunu, tam karşılaşmadıklarını, gördüğü bu kişinin sanık Ekrem olup olmadığını teşhis edemediğini, Necati"nin evi ile bu karşılaşma yerinin 500 metre mesafede olduğunu, Metin"i bıraktıktan sonra Necati"nin evinin önünden geçerken Necati"nin yerde yatmakta olduğunu gördüğünü, karşılaştığı mobiletin H.... marka 1998 model beyaz renkli olduğunu, mobilet üstündeki kişinin doğulu, esmer olduğunu, kim olduğunu bilmediğini, aynı mobiletten bilgisayarcılık yapan kişide de bulunduğunu, şikayetçilerin de esmer olduğunu, onların da olabileceğini, savcılıktaki ifadesini kabul etmediğini söylemiş;
Yüzleştirilmek için çağırıldığı 13.04.2004 günlü oturumda; önceki ifadesini tekrar ettiğini, Metin"i bırakmak için arabasıyla seyrederken, karşıdan üzerine doğru beyaz k........... marka mobiletin gelmekte olduğunu, sağa kaçtığını, kendisinin farlarının yanmakta olduğunu, mobiletteki şahsın doğulu birisi olduğunu, Ekrem R....."i gıyabında tanıdığını, adını bilmediğini, mobileti olup olmadığını da bilmediğini, savcının ısrar etmesi üzerine, Ekrem olabilir de olmayabilir de dediğini beyan etmiştir.
Tanık Metin D...., C.savcısı tarafından 29.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; olay hakkında bilgisi olduğu için ifade vermeye geldiğini, patronu Kenan"ın kendisini eve bırakmakta olduğunu, Necati"nin evine 200 metre kala yolda kasis nedeniyle yavaşladıklarında, karşıdan beyaz renkli k........... marka motosiklet gelmekte olduğunu, üzerinde koyu renk ceketli, kirli sakallı, önceden tanıdığı Ekrem R....."in bulunduğunu, hatta motoru Kenan"ın üzerine sürdüğünü, Kenan"ın uzun farları yakarak uyardığını, bu adam ne biçim geliyor dediğini, farları yaktığında şahsı ve motoru gördüğünü, bu kişinin Ekrem R..... olduğunu, bundan 3-4 dakika sonra Kenan"ın kendisini bırakıp Necati"nin evinin önünden geçerken Necati"nin vurulduğunu duymuş olduğunu, Ekrem"i gördüğünde olay mahalline 200 metre mesafe bulunduğunu beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olay günü patronu Kenan"ın kendisini evine bırakmakta olduğunu, bir mobiletin hızlıca geldiğini, Kenan"ın ne biçim hızlı sürüyor dediğini, kendilerinin sağdan, mobiletin soldan gittiğini, mobiletin beyaz renkli olduğunu, mobiletteki kişiyi ve tipini bilmediğini, Kenan"ın kendisini eve bıraktıktan 10 dakika sonra Necati"nin vurulduğunu duyduğunu, kendi evi ile Necati"nin evi arasında 300 metre mesafe olduğunu, önce kendisinin evinin olması nedeniyle Necati"nin evinin yanından geçmediğini beyan etmiş, C.savcılığındaki ifadesi okunup çelişkinin nedeni sorulduğunda ise, bu ifadesinin doğru olduğunu, savcılıktaki ifadesini, patronunun ifadesi doğrultusunda, patronuna güveniyorsan imzala dedikleri için imzaladığını, mobiletin farının yanıp yanmadığını bilmediğini söylemiş;
Yüzleştirilmek için çağırıldığı 13.04.2004 günlü oturumda; patronu Kenan"ın kendisini eve bırakmakta olduğunu, o sırada virajda beyaz renkli bir mobiletin geçtiğini, mobiletin üstündeki şahsı görmediğini, savcılıkta kendi ifadesinin alınmadığını, kendisine patronun Kenan"ın verdiği ifadeyi kabul ediyor musun diye sorduklarını, kendisinin de evet demesi üzerine imzalattıklarını, bu ifadesinde ısrar ettiğini, önceden bu şahıs Ekrem R....."dir şeklinde beyanda bulunmadığını, Ekrem"i tanımadığını, yakınlığı olmadığını, daha önce görmüş olabileceğini söylemiştir.
Tanık Ömer B....., kollukta 23.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; kahvede garsonluk yaptığını, olay günü sabah 09.00 da kahveye geldiğini, 18.30 sularında sigara almak için dışarı çıkıp geldiğini, bu sırada dışarıdan iki-üç el silah sesi duyduğunu, sonra üç-dört el daha silah sesi duyduğunu, patronu Kazım K..... da olduğu halde dışarı çıktıklarında, Necati"nin oğlunun pencereden, "anne babam babam" diye bağırdığını duyduğunu, olay yerinde insanların Necati"yi vuran şahsın, beyaz renkli mobilet yada motosiklet ile kaçtığını söylediklerini, olay günü saat 16.30-17.00 sularında karşı dükkana boş çay bardaklarını almaya gittiğinde, geri dönerken kahvenin önünde sokağa paralel bırakılmış, ön ve arka tekerlekleri ufak olan, oturak kısmı siyah, sağ yan kısmı beyaz, dikiz aynası olan, plakası olup olmadığını fark etmediği bir mobilet gördüğünü, aldırış etmeden kendisinin kahveye girdiğini, kahvede Ahmet isimli kişi ile bir başkasının çay içtiklerini, kalktıklarında Ahmet"in yanımda para yok yemekten sonra gelip veririm dediğini, bu sırada dışarıdan motor sesi geldiğini, sonra Ahmet"in dışarı çıktığını, mobilete Ahmet"in yanındaki şahsın binip binmediğini bilmediğini, silah sesinden sonra baktığında mobileti görmediğini, Necati"nin oğlunun camdan bağırdığını duyduğunu, Ahmet"in yanındaki şahsı tanımadığını beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olay günü 17.45"te kahveye geldiğini, kahvede 5-6 kişi olduğunu, Necati"nin olmadığını, 15 dakika sonra 7 el silah sesi duyduğunu, çıktıklarında 100 metre mesafede Necati"nin oğlunun pencereden babam diye bağırdığını duyduğunu, aradaki mesafe ve karanlık nedeniyle vurulma olayını görmediğini, mobilet sesi de duymadığını belirtmiş, hazırlıktaki ifadesi okunduğunda ise, kahvede Ahmet isimli şahısla çay içen kişiyi görmediğini, kahveye gelirken geliş yönüne göre bırakılmış, beyaz renkli dikiz aynası olan mobilet gördüğünü, Ahmet para vermek için geldiğinde yanındaki şahsın da dışarı çıktığını, sonra mobiletin çalıştırıldığını, kimin bindiğini görmediğini, mobilet gittikten 1,5 saat sonra silahların patladığını söylemiş, çelişkinin giderilemediği hususu tutanağa geçirilmiş;
Yüzleştirilmek için çağırıldığı 13.04.2004 günlü oturumda; 24.02.2004 tarihli beyanını tekrar ettiğini, olay günü 17.30 sularında kahveye gelirken kahvenin önünde beyaz bir mobilet gördüğünü, içeri girdiğinde müşteri Ahmet B....."ın para verdiğini ve dışarı çıktığını, kiminle oturduğunu görmediği için bilemediğini, boşları almaya gittiğinde, dışarıda mobilet sesi duyduğunu, sonra Ahmet"in para verdiğini beyan etmiştir.
Tanık Dursun Yaşar B..., kollukta 23.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; olaydan iki üç gün önce, kahvehane çevresinde, ön farlarının sonradan monte edildiğini sandığı, beyaz renkli, küçük tekerlekleri olan, arkasında stepnesi takılı olan bir şahsın motosikletle sürekli olarak gezindiğini gördüğünü, şahsın yüzünü görmediğini, bu motosikleti akşam saatlerinde kahvehane çevresinde ve C.....iyet caddesinde birkaç kez gördüğünü, olay günü kahvede otururken Necati"nin dışarı çıktığını, bir iki dakika sonra önce 3 el sonra 4 el silah sesi duyduğunu, hemen dışarı çıktıklarını, beyaz renkli, küçük tekerlekleri olan, arkasında stepnesi takılı olan bir motosikletin hızla yukarı doğru gittiğini ve iki sokak sonra sol tarafa Orhangazi Mahallesi tarafına doğru döndüğünü gördüğünü, polis merkezinde kendisine gösterilen motosikletle, olay öncesinde ve olay günü gördüğü motosikletlerin aynı motosiklet olduğunu beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olaydan bir hafta önce caminin etrafından sürekli geçen beyaz motorun dikkatini çektiğini, olay günü kahvede iken Necati"nin kahveden çıktıktan 2-3 dakika sonra silah sesleri duyduklarını, çıkıp bakınca Necati"nin vurulmuş olduğunu, eşi ve çocuklarının bağrıştığını gördüğünü, Necati"nin evi ile kahve arasında tahminen 30 metre mesafe olduğunu, kahveden çıktıklarında yukarı mezarlığı yönüne doğru giden bir mobilet gördüğünü, rengini fark edemediğini, yanında Kazım K..... ve Ömer B..... ile birkaç kişi daha olduğunu belirtmiş, hazırlık ifadesi okunup çelişkinin nedeni sorulduğunda ise, olaydan önce ve olay günü gördüğü mobileti bilemeyeceğini, bu tür mobiletlerden başka da olduğunu, olaydan bir hafta önce mobiletle geçen şahsı teşhis edemediğini, sanığın o şahıs olmadığını söylemiştir.
Tanık Kazım K....., kollukta 23.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; kahvehane işleticisi olduğunu, olay günü tahminen saat 18.15"te kahvede otururken, önce 3 arkasından 4-5 el silah sesi duyduğunu, kahvedekilerin dışarı boşaldığını, o sırada C.....iyet caddesinden boğuk bir motosiklet sesi duyduğunu ve sesin fidanlik istikametine doğru gittiğini, kendisinin Necati"yi yerde yatar halde gördüğünü, Necati"nin oğlunun ise camdan "baba baba" diye bağırdığını, kahveye gelip polisi aradığını, ambülansın gelip Necati"yi hastaneye kaldırdığını, olay günü Necati"nin kahvede oturup çay içtiğini, oturduğu kişi ile fındık kabuğu satımı konusunda konuştuklarını, Necati dışarı çıktıktan 2-3 dakika sonra silah seslerinin geldiğini beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olay günü 17.00 sularında Ekrem R....."in, Ahmet B..... ile birlikte kahveye geldiklerini, oturup çay içtiklerini, Ahmet"in parayı sonra veririm dediğini, önce Ekrem"in dışarı çıktığını, sonra Ahmet"in çıktığını, Ekrem"in mobiletle gittiğini, Ahmet"in neyle gittiğini bilmediğini, 18.00 sularında Necati"nin geldiğini, 10-15 dakika oturduğunu, dışarı çıktığını, çıktıktan 3 dakika sonra önce 3, sonra 4 el olmak üzere 7 el silah sesi duyduğunu, kahveden dışarı boşaldıklarını, Necati"nin evinin üst tarafına doğru gittikçe uzaklaşan boğuk bir motosiklet sesi duyduğunu, sanki gaza basmış boğuk bir ses olduğunu ve gittikçe uzaklaştığını, bu sırada Necati"nin oğlu Asım"ın "anne babam babam" diye bağırdığını duyduğunu söylemiştir.
Tanık Ahmet B....., kollukta 23.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; olay günü saat 17.00 sularında işi bırakıp eve gitmek üzere iken, Ekrem R..... ve ağabeyi Şefik R..... ile karşılaştığını, sorduğunda, limandan içmekten geldiklerini söylediklerini, Şefik"in ayrılarak Kars"lıların gittiği kahveye doğru gittiğini, Ekrem"in kendisini bırakabileceğini söylediğini, birlikte Yılmaz K...."e ait kahveye kadar yürüdüklerini, burada Ekrem"in motosikletinin durmakta olduğunu, zaman kaybetmeden bindiklerini ve birlikte Huzur kahvehanesine geldiklerini, kahvede birer çay içtiklerini, birlikte çıktıklarını Ekrem"in motora binerek gittiğini, kendisinin de evine gittiğini, sonra eve Bayram K......"in geldiğini, odun kesip tekrar kahveye gittiklerini, gittiklerinde Necati"nin vurulmuş olduğunu öğrendiğini; Ekrem"in motosikletine bindiğinde belinde tabanca olduğunu, kabzasını eliyle kavradığını, bu ne dediğini, dokunma silah dediğini, Ekrem"in üzerinde mont olduğunu, motosikletin ise K....... tipi, siyah deri koltuklu, küçük tekerlekli, ön kısmı beyaz, dikiz aynasız olduğunu beyan etmiş;
Duruşmada 24.02.2004 tarihli oturumda; olaydan bir gün önce işi bıraktığında, arkadaşı Ekrem"le karşılaştığını, Ekrem"de beyaz mobilet olduğunu, evine bırakayım dediğini, kendisini eve bıraktıktan sonra tekrar aksi istikamete gittiğini, ertesi gün limanda çalıştığını, Ekrem"in yanında Yahya Bolat olduğunu, alkollü ve yaya olarak geldiklerini, Yahya"nın belediyenin alt tarafına doğru gittiğini, kendisinin ve Ekrem"in kahveye girip çay içtiklerini, Ekrem"in önce çıktığını, motosikletin kahvenin önünde olduğunu, nereye gittiğini bilmediğini, kendisinin de yürüyerek eve gittiğini; Ekrem"in motoruna olaydan bir gün önce bindiğini, belinde silah hissettiğini, sorduğunda silah dediğini, nasıl bir silah olduğunu söylemediğini, olay günü motora binmediğini yaya olarak eve gittiğini, Ekrem"in olay günü çizgili şapkası ve montunu hatırladığını, kıyafeti konusunda diğer hususları hatırlamadığını belirtmiş, sorulması üzerine, Ekrem"le karşılaştıklarında yanında Şefik değil Yahya"nın olduğunu söylemiş;
Yüzleştirilmek için çağırıldığı 13.04.2004 günlü oturumda; olay günü Ekrem"in mobiletiyle 17.05 te kahveye geldiklerini, mobiletin kahvenin önünde olduğunu, kahvede birer çay içecek kadar yaklaşık 10 dakika oturduklarını, önce Ekrem"in sonra kendisinin çıktığını, kahveciye parasını kendisinin verdiğini, Ekrem"in mobiletle nereye gittiğini bilmediğini, kendisinin eve gittiğini, odun kesmek için arkadaşı Bayram K......"le konuşmak için çıktığını, komşusu Bayram"la konuştuklarını, birlikte kahveye geldiklerini, yolda Necati"nin vurulduğunu, motorlu birisinin vurduğunu söylediklerini, Ekrem"le beraberken Ekrem"in Necati hakkında herhangi bir şey söylemediğini ve Ekrem"in durumunda da normalin ötesinde bir şey sezinlemediğini söylemiş, anlatımlarındaki çelişki bu suretle giderilmiştir.
Tanık Ahmet T....., kollukta 23.12.2003 tarihinde alınan ifadesinde; ticari taksi şoförü olduğunu, 23.12.2003 günü akşamı tahminen 18.30-19.00 saatleri arasında, kendisini cep telefonundan Ekrem R....."in aradığını, taksi ile gelmesini söylediğini, hemen taksi ile Ekrem R....."in evinin önüne gittiğinde, Ekrem"in yanında yengesi ve yeğeni olduğunu, Düzce"ye gideceklerini, ağabeyinin ameliyat olduğunu, kendilerini taksi ile sapağa (kavşağa) kadar bırakmalarını istediğini, orada Ekrem"in diğer ağabeyi Şefik R....."in beklemekte olduğunu söylediğini, Ekrem"in ağladığını, bu kişileri söyledikleri yerde bıraktığını, bıraktığı yerde Şefik R....."in beklemekte olduğunu, onun aracına bindiklerini ancak nereye gittiklerini görmediğini söylemiştir. Bu tanık duruşmaya çağırılıp dinlenmemiştir.
Tanık Suzan R....., 05.01.2004 tarihinde C.....iyet Savcısı tarafından alınan ifadesinde; Şefik R..... ile gayri resmi olarak evli olduğunu, 22.12.2003 tarihinde Şefik"in ameliyat olan kardeşi nedeniyle gündüzden Düzce SSK Hastanesine gittiğini, kendisinin ise akşam 17.00-18.00 sularında kaynı olan Ekrem R....."in evine gittiğini, evde Ekrem ve eşi Nurgül"le otururken Ekrem"in alkollü olduğunu, kendisine ameliyat olan ağabeyi nedeniyle Düzce"ye gitmeleri gerektiğini söyleyerek taksi çağırdığını, çok para gider diyerek itiraz ettiğini, ancak taksici Ahmet"in gelerek kendilerini aldığını, kendisini ve Ekrem"i sapağa kadar götürdüğünü, o sırada Şefik"in telefon açarak geliyorum dediğini, sapakta Şefik"in kamyonuna binerek Şefik, Ekrem ve kendisi olmak üzere üçünün Düzce"ye gittiklerini, hastanede Şefik"e Necati"nin vurulduğu yolunda telefon geldiğini, aynı araçla hep birlikte geri döndüklerini söylemiştir. Bu tanık da duruşmada dinlenmemiştir.
Tanık Sevgilan R....., 09.01.2004 tarihinde C.....iyet Savcısı tarafından alınan ifadesinde; 22.12.2003 tarihinde Düzce SSK Hastanesi"nde ameliyat olduğunu, ağabeyi Şefik"in kendisini gündüzden hastaneye yatırdığını, daha sonra kayınbiraderi ve karısı gelince, ağabeyi Şefik"in kendisine çamaşır getirmek için hastaneden ayrıldığını, sonra Ekrem, Suzan ve ağabeyi Şefik"in tekrar geldiklerini, narkozun etkisiyle saati hatırlamadığını, kendisinin 16.00 da hastaneye gittiğini, doktorla görüştüğünde, doktorun hemen ameliyat olman lazım demesi üzerine, Ekrem"i arayarak yeşil kartın lazım dediğini, Ekrem"in bu nedenle geldiğini, geldiğinde kendisinin ameliyat olmuş olduğunu, ameliyata 16.30 da girdiğini, ameliyatın 45 dakika sürdüğünü, Ekrem"in hastaneye geldiğini, Şefik"in geldiğini, Ekrem ve Suzan"ın sonra geldiğini, birlikte gelmediklerini söylemiştir. Bu tanık da duruşmada dinlenmemiştir.
Ölenin eşi İpek R..... ve oğlu Sezer R....., aşamalardaki ifadelerinde tutarlı bir şekilde, olayı saat 18.30 sıralarında olduğunu, silah seslerini duyduklarını, pencereden baktıklarında maktulün vurulmuş halde yattığını gördüklerini, vuran kişi ya da kişileri görmediklerini, maktulün akrabalarıyla arasının olmadığını ve hiçbirisi ile görüşmediğini, fındık ticareti ile uğraşıp, zaman zaman bazı kişilere vadeyle para verdiğini, zengin olması nedeniyle akrabalarının çekemediğini, vuran kişileri bilseler söyleyeceklerini beyan etmişlerdir.
Tanık Fahrettin B...., 23.12.2003 tarihinde kollukta alınan ifadesinde, olay hakkında bilgisi olmadığını, Necati ile aynı köyden olduklarını, Necati"nin ticaretle uğraştığını, tefecilik yaptığını da duyduğunu söylemiştir.
Tanık Haydar O....., 24.12.2003 tarihinde kollukta alınan ifadesinde, olay günü K..... köyünden sapağa kadar gittiğini, köpeğinin de yanında olduğunu, köpeğinin ayağının kanadığını, sapaktan sonra köye doğru kan izlerinin köpeğine ait olduğunu, 17.00 sularında evine döndüğünü belirtmiştir. Aynı gün kolluk görevlilerince düzenlenen tutanakta, Haydar"ın köpeğinin sağ ön ayağında iki yumruk büyüklüğünde ur olduğu ve yere bastığında bu urun kan lekesi bıraktığının görüldüğü yolunda tutanak düzenlenmiştir
23.12.2003 tarihinde düzenlenen "155 İhbar Tutanağında"; saat 16.30"da arayan ve adını vermek istemeyen bir erkeğin, olay tarih ve saatinde arabası ile Orhangazi mahallesi Santral caddesini takiben Yukarı mahalle yönüne gitmekteyken Ticaret Meslek Lisesi binasının üst kısmında yol üzerinde bulunan hız kesici tümseğe gelip yavaşladığında, karşı yönden hızla beyaz renkli, küçük tekerlekli motosiklet ile bir şahsın geldiğini gördüğünü, aynı tümsekte yavaşlayınca uzun farlar ile baktığında daha önceden tanıdığı Ekrem adlı kişi olduğunu gördüğünü, yola devam edip arabadaki arkadaşını evine bırakıp C.....iyet caddesini takiben Devlet hastanesine doğru giderken kalabalığı gördüğünü, indiğinde Necati R..... adlı kişinin vurulduğunu anladığını, olay yerinde toplanan insanların, olayı gerçekleştiren şahsın beyaz renkli küçük tekerlekli bir motosiklet ile Yukarı mahalle mezarlığına doğru kaçtığını söylediklerini duyması üzerine, yolda karşılaştığı Ekrem adlı kişinin olaya karışabileceği düşüncesiyle aradığını bildirdiği, ısrarla kimliği sorulmasına karşılık kimliğini açıklamayacağını söylediği belirtilmiştir.
23.12.2003 tarihinde kolluk tarafından düzenlenen "Muvafakatlı Ev Arama Tutanağına" göre, "C.....iyet savcısının sözlü emriyle, saat 01.30 da sanık Ekrem"in evinin aranmasına başlandığı, yatak odasında komodinin içinde Italy C. 8689, 254880 yazılı şarjörü boş, bir adet kurusıkı tabir edilen tabancanın bulunduğu, başka bir hususa rastlanılamadığı, 02.10 da aramaya son verildiği belirtilmiştir
23.12.2003 tarihli kolluk tarafından düzenlenen "Zaptetme Tutanağı" içeriğine göre, "Ekrem R....."den, plakasız, beyaz renkli, k........... marka, siyah deri koltuklu, iki dikiz aynası kırık, küçük tekerlekli, gri renk kuşaklı motosiklet" zaptedilmiştir.
23.12.2003 tarihinde kolluk tarafından düzenlenen "Teşhis Tutanağına" göre, tanık Dursun Yaşar B..."un, olay öncesi ve olay günü gördüğü motosikletin, zaptedilen motosiklet olduğunu kesin olarak teşhis ettiğini beyan ettiği belirtilmiştir.
09.02.2004 tarihli Emniyet Genel Müdürlüğü Ankara Kriminal Polis Laboratuarınca düzenlenen Ekspertiz Raporunda, "7 kovanın da aynı tabancadan atıldığını, incelenen 1 adet mermi çekirdeği ile 2 adet çekirdek gömlek parçasından bir adedinin çap ve tiplerine uygun tek bir tabanca ile atılmış olduklarını; iki adet çekirdek gömlek parçasından biri ile iki adet mermi çekirdeği nüvesinin teşhis niteliklerinin olmadığı" ifade edilmiştir.
13.09.2004 tarihli "Jandarma Genel Komutanlığı Balistik Raporunda", "7 kovanın tek silahtan atıldığı, bir adet aşırı deforme mermi çekirdeği ile iki adet mermi çekirdek gömlek parçasının, çap ve tipine uygun tek silahtan atıldıkları" belirtilmiştir.
Bilirkişi olarak görüşüne başvurulan Ercan T......., 24.12.2003 tarihinde kollukta alınan beyanında, "bisiklet ve motosiklet tamirciliği yaptığını, olay yerindeki ve olay yerine yakın olan yağ lekelerini incelediğini, olay yerinde çok miktarda yağ lekesi olduğunu, zaptedilen k........... makta motosikleti de incelediğini, bu motosikletin bu kadar fazla yağ atmasının olanaklı olmadığını, bu tür motosikletlerin egzozu dik olduğu için, yağı egzozu içerisinde biriktirdiğini, bu nedenle yağ atarsa çok az atacağını, olay yerindeki yağ lekesinin çift egzozlu araçlardan atılmış olabileceğini, bu nedenle olay yerinde ve yakınında cadde üzerinde görmüş olduğu yağ lekelerinin, zaptedilen motosiklete ait olmadığını" beyan etmiştir.
Olay yerinde motosiklet yağ örneklerinden alınan svaplar ile sanığın motosikletinden alınan svaplar gönderilerek ekspertiz raporu istenmiş ise de, böyle bir teşhisin mümkün olmadığı bildirilmiştir.
Bütün bu bilgi ve belgeler bir arada ele alınıp değerlendirildiğinde;
1-Maktul Necati"nin, 22.12.2003 tarihinde saat 18.15 - 18.30 sıralarında tabanca ile vurularak öldürülme olayını doğrudan gören herhangi bir tanık bulunmadığı gibi, olayda kullanılan silah da elde edilememiştir.
2/a- Tanıklar olaydan hemen sonra olay yerine ulaştıklarında olay yerinden uzaklaşmakta olan bir motosikleti gördüklerini beyan etmektedirler. Yine tanıklardan Kenan A.... ve Metin D...., soruşturma aşamasındaki ifadelerinde sanık Ekrem ile olay yerine yakın bir yerde karşılaştıklarını, motosikletle olay yeri tarafından geldiğini beyan etmişler, ancak sonraki aşamalarda bu ifadelerini değiştirmişlerdir.
Yerel Mahkemece tanıklara, olay yerinden uzaklaşan motosikletin, tanıklar Kenan ve Metin"in geldikleri yöne doğru gidip gitmediği, olay saati itibariyle ışık ve mesafe durumuna göre görüş olanaklarının ayrıntısı sorulmadığı gibi, bu husus keşif yapılarak da saptanmamıştır. Sanığın olay günü motosikletiyle olay yeri yakınındaki kahvehaneye geldiği sabit olduğuna göre, tanıklardan sanığın motosikletini önceden görüp görmedikleri, motosikletin sanığa ait olduğunu bilip bilmedikleri de belirlenmemiş, anlatımlar arasındaki çelişkiler de giderilmemiştir.
Olay yerinde, olay gün ve saatindeki koşulara uygun bir zamanda keşif yapılarak tanıkların anlatımlarının denetlenmesinde zorunluluk vardır.
b- Öte yandan, taksi şoförü olan tanık Ahmet T....., Yerel Mahkemece dinlenmemiş, sanığı saat kaçta aracına nereden aldığı, olay yeri ile aradaki mesafenin ve ulaşım süresinin ne olduğu, sanığın yanında kimler bulunduğu hususları sorulmamıştır. Halbuki bu tanık kolluk anlatımında, sanığın savunmasını doğrular şekilde aracıyla Akçakoca dışına götürdüğünü beyan etmiştir. Kaldı ki, yine Yerel Mahkemece dinlenmeyen tanık Suzan R..... de kolluk anlatımında bu tanık gibi ifade vermiştir.
c- Sanığın evinde yapılan aramada bir adet kurusıkı tabancanın elde edildiği anlaşılmaktadır. Günümüzde bu tip silahların namlularının kolayca değiştirilmesi ve gerçek silaha dönüştürülmesinin mümkün olduğu nazara alınarak, bu silah üzerinde inceleme yaptırılarak, kolayca namlu değiştirilmesi olanağının bulunup bulunmadığı ve olay yerinden elde edilen boş kovanlar ile bu silahın iğne izinin uyup uymadığı da saptanmamıştır.
d- Bir diğer yandan, kolluk görevlilerince bilgisine başvurulan Ercan T......."ın, sanığın motosikletinin tek eksozlu olduğu, olay yerinde bulunan yağ lekelerinin ise ancak çift eksozlu bir motosiklete ait olabileceği yönündeki anlatımları karşısında, bu konuda uzman bir bilirkişi dinlenerek olay yerinde bulunan yağ lekelerinin sanığın motosikleti tarafından yapılmasının olanaklı bulunup bulunmadığının saptanmaması da bir eksikliktir.
Ceza yargılamasının amacı, somut gerçeğin, Yargılama Yasasının öngördüğü usuller çerçevesinde hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmasına dayanır. Yargılama Yasamız ise, adil, etkin ve hukuka uygun bir yargılama yapılmasını amaçlamaktadır.
O halde, yargılama usulüne uygun kurallar, Ceza ve Yargılama Yasalarının açıklanan bu amaçlarına uygun olarak yorumlanmalı ve amaçlanan hususların somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği değerlendirilerek bir sonuca ulaşılmalıdır.
Yukarıda sayılan eksikliler maddi gerçeği esas alan ceza yargılamasının amacına aykırıdır.
Yukarıda açıklanan ve kuşkulu kalan hususlardaki kuşkular giderilmeden sanığın cezalandırılması, varsayımlara dayanacağından yasaya aykırıdır.
Bu itibarla haklı nedenlere dayanan Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kabulüne, Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve Yerel Mahkeme hükmünün yukarıda belirtildiği şekilde eksik soruşturma nedeniyle bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan Kurul Üyelerinden Şerafettin İste, "Düzce C.....iyet Başsavcılığının 20 Ocak 2004 günlü dava açan iddianamesi ile:
Suç tarihi olan 22.12.2003 günü saat 18.20- 18.30 sularında maktül Necati R....."in başına ateş edilerek öldürülmesi ile ilgili olarak sanık Ekrem R....."in TCK. 448, 31, 33, 36, 6136 Sayılı Yasanın 13/1. maddeleri ile diğer sanık Şefik R....."in ise TCK. 448, 65/3, 31, 33. maddeleri ile cezalandırılması için Düzce Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açılmıştır.
Maktülün kardeşleri Erkan R....., Sabri R..... ve Saniye Baraç yönteme uygun olarak davaya müdahil olup kendilerini vekille temsil ettirmişlerdir.
Yapılan yargılama sonucunda Düzce Ağır Ceza Mahkemesi 23.12.2004 gün ve e.2004/21- k.2004/213 sayılı kararı ile:
1-Sanık Şefik R....."in beraatine,
2-Sanık Ekrem R....."in:
a)TCK. 448. maddesi gereğince takdiren ve teşdiden 26 sene ağır hapis cezası ile mahkumiyetine, hakkında TCK. 31 ve 33. maddelerinin uygulanmasına,
b)6136 sayılı Yasanın 13/1. maddesi gereğince takdiren ve teşdiden 2 sene hapis ve 346.783.000.-TL ağır para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiş.
İş bu karar süresinde lehe ve aleyhe olarak taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Yargıtay C.....iyet Başsavcılığı 01.08.2005 günlü ve 2005/77119 sayılı tebliğname ile;
1-Sanık Şefik R..... hakkındaki, beraat kararının onanması,
2-Sanık Ekrem R..... hakkındaki hükmün ise: 765 Sayılı Yasadaki hükümler ile 5237 Sayılı Yasadaki tüm hükümler olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılarak lehe olan cezanın belirlenmesi, bu değerlendirme sonucunda verilecek son kararın temyizi halinde, diğer nedenler yanında bu son uygulamada denetleneceğinden, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin CMUK.nın 321. maddesi uyarınca bozulması görüşü ile Yargıtay 1. Ceza Dairesine dosyayı göndermiştir.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi 28.12.2006 gün ve e.2005/2330- k. 2006/6098 sayılı kararı ile;
1-Sanık Şefik R..... hakkındaki beraat kararının tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak onanmasına,
2-Sanık Ekrem R..... hakkındaki kararın ise: 6136 sayılı Yasaya aykırılıktan verilen para cezasının 343.-YTL adli para cezası olarak değiştirilmek suretiyle CMUK.nın 322. maddesinde tanınan yetkiye dayanılarak düzeltilen ve 5237 Sayılı TCK. İle kurulacak hükme göre sanık lehine olan kısmen re"sen de temyize tabi bulunan sanık Ekrem hakkındaki mahkumiyet hükmünün tebliğnamedeki düşünce hilafına (sanık Ekrem R....."e beraat kararı verilmesi gerektiği görüşünde olduğundan iki Üye Hakimin karşı oyuyla ve oyçokluğuyla onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay C.....iyet Başsavcılığı süresinde 1. Ceza Dairesinin sanık Ekrem ile ilgili onama kararının CMUK.nın 322. maddesi gereğince itiraz yoluyla kaldırılmasını talep etmiştir.
OLAY:
Maktül Necati aslen Karslıdır. 20-25 yıldan beri Akçakoca"ya yerleşmiştir. Akçakoca"da önceleri hamallık sonrada fındık kabuğu ticareti yapmış mal mülk edinmiştir. Sanık tarafı onun isteyenlere faizle borç para verdiğini de söylemektedirler.
Maktül Ekrem, kardeş olan sanıkların babalarıyla amca çocuğudur. Dosyadan edinilen bilgilere göre fakir akrabalar kendilerine göre zengin olan maktülü kıskanmaktadırlar. Bu nedenlerle maktül akrabaları ile görüşmemektedir. Şunu da belirtmek gerekir ki maktül ile sanıklar arasında alacak-verecek ilişkisi saptanamamış, yine tefecilik yaptığı iddia olunan maktülde başkalarından alacaklı olduğunu gösterir hiçbir belge bulunamamıştır.
Olay gün ve saatine gelince:
Maktül Necati olay günü saat 18.00 sıralarında evine (ve olay yerine) 30 metre kadar uzaklıkta olan, halk arasında (teneke kahve) olarak bilinen kahvehaneye gelmiş orada halasının oğlu tanık Tosun K... (dizi 74.de ifadesi mevcuttur)"yı görünce onun masasına gitmiş çay içip muhabbet etmişler daha sonra maktül çay paralarını ödeyip masadan kalkmış, dışarı çıkarken kimliği tesbit edilemeyen yaşlıca bir adam kendisinden fındık kabuğu istemiş, bir miktar para vermiş; maktülde "yarın kabukları teslim ederim" diyerek dışarıya çıkmış aradan 4-5 dakika geçince önce 3 ardından da 4 el silah sesi gelmiş, kahvehanedekiler hemen dışarıya çıkmışlar olay yerinden mezarlık istikametine doğru hızla giden ve daha sonra Orhangazi mahallesine dönen (ön farları sonradan monte beyaz renkli, küçük tekerlekleri olan, sürücüsünün arkasında stepnesi takılı) motorsikleti görmüşlerdir.
Tanık Dursun Yaşar B... (dizi 77.deki) polis ifadesinde:
"..Akşamları teneke kahve olarak bildiğimiz Huzur kıraathanesine giderim. 2-3 günden beri akşam saatlerinde evden kahvehaneye kahvehaneden eve gelirken C.....iyet caddesi üzerinde (maktülün evi de bu cadde üzerindedir) ve kahvehane çevresinde ön farlarının sonradan monte edildiğini tahmin ettiğim beyaz renkli küçük tekerlekleri olan sürücünün hemen arkasında stepnesi takılı olan motorsiklet ile bir şahsın sürekli olarak gezindiğini görmüştüm. Ancak sürücüye dikkat etmemiştim. Olay günü saat 18.20 sıralarında teneke kahveye geldim. Bir masaya oturdum maktül Necati"de kahvedeydi beş dakika kadar sonra tek başına dışarı çıktı. Onun dışarı çıkmasından birkaç dakika sonra dışarıda önce 3 el hemen arkasından da 4 el daha silah sesi duydum. Kahvedekilerle birlikte dışarı çıktık maktülün evi kahveye yakındır. Olay yerine giderken köşeyi döndüğümde yukarı mahalle mezarlığına doğru giden bizden 50-100 metre uzaklıkta caddenin aydınlık olması nedeniyle net olarak gördüğüm ve daha öncede mahallede cadde üzerinde gezerken gördüğüm beyaz renkli küçük tekerlekli, stepnesi arka tarafında takılı olan motorsikletin hızla gittiğini ve iki sokak sonra sol tarafa Orhangazi mahallesi tarafında doğru döndüğünü gördüm. Maktül can çekişiyordu. Polis ekipleri ve ambulans geldi.. Maktülü götürdüler. Olaydan bir gün sonra 23.12.2003 günü Akçakoca polis merkezinde gösterilen (Ön farlarının sonradan monte edildiğini tahmin ettiğim beyaz tekerlekli stepnesi takılı olan motorsiklet ile ) aynı motorsiklettir. Aynı motorsiklet olduğunu teşhis ediyorum eminim.." demiştir. Not: (Olaydan sonra önce sanık Ekrem yakalanmış evindeki motorsikletine el konmuş polis merkezine getirilmiş özellikleri olan, arıza nedeniyle değişik ses çıkaran bu motorsiklet tanıklara gösterilmiştir.)
T..... kahve (Huzur kıraathanesi)"nin garsonu olan; Tanık Ömer B.....: Dizi 79-78.deki hazırlık ifadesinde "…
…Olayın olduğu sırada etraftaki insanların konuşmalarından, maktül Necati"yi silahla vuran şahsın beyaz renkli motorsikletle kaçtığını, silah atarak gittiğini söylediklerin duydum kahvehanede çalışırken saat 16.30-17.00 sularında kahvehanenin karşısında bulunan bakkal dükkanından boş çay bardaklarını almaya gittim. Tahminen beş dakika sonra boşları alıp geri döndüm. Kahvehaneye girerken, kahvehanenin önünde sokak içerisine bırakılmış, ön ve arka tekerlekleri ufak, oturak kısmı siyah renkli, kahvehaneye geliş istikametine göre duran küçük motorsikletin sağ yan kısmı beyaz, sağ didon kısmında dikiz aynası bulunan, plakası olup olmadığına dikkat etmediğim bir mobilet duruyordu.
Motorsiklete aldırış etmeden kahvehane içine girdim boş bardakları çay ocağına bırakacağım zaman, soyadını bilmediğim Ahmet (Ahmet B..... Dizi 87) adlı şahıs, yanında bir şahıs ile oturmuş oldukları masadan kalktılar. Ahmet yanıma geldi diğer şahıs kapıya doğru gitti. Ahmet; iki çay içtiklerini parasının olmadığını eve gidip, yemekten dönünce parasını vereceğini söyledi bende tamam dedim. Bu sırada dışarıdan bir motor çalışma sesi geldi, motor hareket etti gitti. Ahmet"te dışarı çıktı. Dışarıda bulunan motorsiklete Ahmet"in yanında bulunan şahıs binerek mi gitti tam göremedim..Ahmet"le birlikte kahvehaneden çıkan şahsı görsem tanımam. Bir anlık olay bu. Hiç dikkat etmedim demiş sonra da maktülün cesedinin yanına gidişlerini, patronu Kazım"ın önce polise ve nefes aldığını görünce de ambulansa haber verdiğini anlatmıştır.
Yukarıda ismi geçen tanık Ömer B....."in ifadesinde adıgeçen Ahmet B..... polisçe bulunmuş ifadesine başvurulmuştur.
Tanık Ahmet B..... (Dizi 87) "…
…ben inşaatlarda kalıp işleri yapmaktayım. Olay günü Akçakoca Belediyesi altındaki tuvaletin kalıbını yapıyordum. Saat 17.00"da işi bıraktım. Evime gitmek üzereyken tuvaletin yanındaki merdivenlerde kendisini daha önceden tanıdığım sanıklar Ekrem R..... ve ağabeyi Şefik R..... ile karşılaştım. Nereden geliyorsunuz diye sordum. Liman"dan içki içmekten geliyoruz dediler. Şefik yanımızdan ayrılarak Belediyenin altındaki Karslılar Lokaline doğru gitti. Ekrem"e evime gidiyorum dedim. O da "ben seni bırakırım dedi. Birlikte Bebek Sokak üzerinde bulunan Yılmaz K...."e ait kahvehanenin önüne geldik (Not: Burası bir başka kahvehanedir. Yani olay yeri yakınındaki, teneke kahve ya da Huzur Kahvesi denilen yer değildir.) Ekrem, oradaki motorsikleti aldı birlikte bindik yukarı mahallede bulunan Huzur Kahvehanesinin önüne geldik motorda, Ekrem"in arkasına bindiğimde, şahsın belinde tabanca olduğunu anladım, dışarıdan elimle kabzesini kavradım. Bu ne diye sorduğumda; silah, dokunma dedi. Ancak tabancayı görmedim çünkü üzerinde mont vardı. Sonuçta Huzur Kahvehanesinin önüne gelince Ekrem motoru kahvenin sol ön köşesinin önüne park etti birlikte kahvehanenin içerisine girdik. İçeride fazlaca kişi yoktu kahve sahibi ile kalfası vardı. Ekrem ile birlikte birer çay içtik. 10-15 dakika sonra dışarı çıktık. Ekrem motoruna bindi, ayrıldı. Ben de evime gittim. Evde Bayram K...... ile birlikte odun kestikten sonra çay içmek için kahveye geldiğimizde daha önceden tanıdığım maktül Necati"nin silahla vurularak öldüğünü öğrendim. Ekrem"in kullandığı motoru görsem tanırım. K.... tipi silah deri koltuklu küçük tekerlekli ön kısmı beyaz, dikiz aynasız bir motorsikletti." Diyerek bildiklerini anlatmıştır.
Gerek yukarıdaki tanık anlatımlarından ve gerekse tüm dosya içeriğinden olayın saat 18.20-18.25 sularında cereyan ettiği anlaşılmaktadır.
Sanık Ekrem olaydan hemen sonra motorsikleti ile evine gitmiştir yine aynı gün saat 23.30"da Akçakoca İlçesi C.....iyet Meydanında ticari bir taksiden inerken devriye gezen polislerce görülmüş ve gözlem altına alınmıştır.
Sanık Ekrem R..... (hakları hatırlatılarak yanında Avukatı olmadan polisçe ifadesi alınmak üzere sorulduğunda)
1-23.12.2003 günü saat 06.40 (yakalandıktan 7 saat sonra) da düzenlenen tutanaktan da anlaşılacağı gibi kendisine yazıyla yöneltilen; saat 17.00-18.30 arasında neredeydiniz yanınızda kim vardı. Motorsikletiniz varmı ?, Silahınız var mı , maktülü tanıyor musunuz, olay günü Akçakoca yukarı mahalledeki teneke kahvesine gittiniz mi şeklindeki sorulara;
-Bana sormuş olduğunuz sorulara cevap vermek istemiyorum ifademi C.....iyet Savcılığında vereceğim demiş bu şekildeki tutanağı da imzalamamıştır,
2-C.....iyet Savcılığında (24.12.2003"te Avukatı Metin Güçlü huzuru ile),
Suçlamaları kabul etmemiş tanık Ahmet B..... ile Akçakoca"da karşılaştıklarını yanında teyzesi oğlu Yahya"nın olduğunu (oysa tanık Ahmet B..... sanığın yanındakinin ağabeyi Şefik R..... olduğunu söylemiştir) Onun Kars"lılar Lokaline gitmek için ayrıldığını Ahmet B....."ı motorunun arkasına alarak Yukarı mahalledeki Huzur Kahvehanesi (T..... kahve)"ne geldiklerini, çay ve sigara içtiklerini, 10-15 dakika sonra kahveden çıktıklarını kendisinin motora binip geldiği yoldan çarşıya doğru hareket ettiğini saatine bakmadığını havanın alacakaranlık olduğunu, saatin 17.00 olduğunu tahmin ettiğini, çarşıdaki büfeden iki bira ile sigara alıp motoruyla Osmaniye mahallesindeki evine geldiğini, maktülün evinin olduğu yolu kullanmadığını, evde yengesi Suzan ile yeğenleri, ayrıca eşi Nurgül ve çocuklarının olduğunu evde bira içerken ağabeyi Sevgilan R....."in telefon açarak ben Düzce SSK Hastanesinde ameliyat oldum sana ihtiyacım var bu arada yeşil kart meselesi de var dedi. Geleceğim dedim. Taksici Ahmet T....."u aradım. Ona ağabeyim Düzce"de ameliyat oldu. Bizi Düzce"ye bırak dedim. Eve geldi. Saat kaçtı hatırlamıyorum arabasının evraklarının eksik olduğunu, Düzce"de sorun yaşayabileceğini söyledi. Ben de hiç olmazsa (Sapak mevkiine) bırak dedim. Olur dedi. Hep beraber bindik. Sapakta ağabeyim Şefik, Mitsubishi marka kamyonuyla bizi bekliyordu oradan hastaneye gittik. Biz hastanedeyken, Bahçeli Barbak isimli şahıs ağabeyim Şefik"e telefon edip maktülün öldürüldüğünü söyledi. Bunun üzerine aynı anda geriye döndük sonrasında beni bu olayın zanlısı olarak polisler yakaladı. Daha doğrusu karakola ben gittim beni arıyorsunuz diyerek teslim oldum (Oysa yukarıda belirtildiği gibi sanığın kendisinin teslim olmadığı Akçakoca C.....iyet Meydanında ticari taksiden inerken görülüp devriye gezen polislerce yakalandığı dosyadaki tutanaktan anlaşılmıştır) maktülün öldürüldüğünü söylediğiniz 18.30"da olay yerinde değildim. O saatte motorum evimin altındaydı. Kimseye de emanet vermedim. Motorumda arıza vardır çalışırken boğuk bir ses çıkarmaktadır. Ancak yağ akıtmaz ben bilmiyorum ama bu motordan Akçakoca"da başkalarında da olabilir demiş diğer aşamalarda da inkara yönelik savunmasını sürdürmüştür.
Dosya da bulunan Dizi 64.deki (155 İhbar Tutanağı)nda "22.12.2003 günü saat 18.30 sularında Yukarı Mahalle C.....iyet Caddesi 19 nolu evin önünde Necati R....."in ateşli silahla öldürülmesi olayı ile ilgili soruşturmaya devam edilmekte iken, 23.12.2003 günü saat 16.30"da polis merkez Amirliğimizde bulunan 155 Polis İmdat telefonunu arayan ve ismini vermek istemeyen bir erkek şahıs olay tarih ve saatinde kendisine ait arabası ile ilçemiz Orhangazi Mahallesi Santral caddesini takiben Yukarı mahalle istikametine seyir halinde iken Ticaret Meslek Lisesi Binasının üst kısmında yol üzerinde bulunan hız kesici tümseğe geldiğinde aracı ile yavaşladığı anda yolun karşı istikametinde kendisine doğru hızla beyaz renkli küçük tekerlekli motorsiklet ile bir şahsın geldiğini gördüğünü motorsikletin aynı tümseğe geldiğinde yavaşladığı anda uzun farlar ile motorsiklet üzerindeki şahsa baktığında kendisini daha önceden şahsen ve ismini Ekrem olarak tanıdığı şahsı gördüğünü, yoluna devam ederek Yukarı Mahallede otosundan bir arkadaşını evine bırakıp C.....iyet Caddesini takiben Devlet Hastanesi istikametine giderken Yukarı Mahalle Muhtarlığının bulunduğu yerde kadınların bağrışarak ağladıklarını gördüğünü, aracını durdurarak yanlarına gittiğinde Necati R..... isimli şahsın tabanca ile vurulmuş olduğunu gördüğünü olay yerine toplanan insanların olayı gerçekleştiren şahsın beyaz renkli küçük tekerlekli bir motorsiklet ile Yukarı Mahalle mezarlığına doğru kaçtığını söylediklerin duyması üzerine; yolda karşılaştığı Ekrem isimli şahsın olaya karışabileceği düşüncesiyle 155 Polis İmdat telefonunu aradığını ısrarla kendisinin kimliğini açıklaması istenilmişse de telefondaki şahsın kimliğini açıklamayacağını beyan etmesi üzerine, işbu 155 ihbar tutanağı tanzimle altı birlikte imzalandı. 23.12.2003 saat 16.40"
Daha sonra ihbarı yapan kişinin Kenan A.... olduğu yine tutanakta sözü edilen yanındaki kişinin de Metin D.... olduğu anlaşılmış isminin gizli tutulacağı vaat edilerek C.....iyet Savcısının önüne getirilmiştir.
İsminin gizli kalmasını söyleyen Kenan A.... C.....iyet Savcısına verdiği 24.12.2003 günlü ifadesinde; "Ben 22.12.2003 akşamında Akçakoca İlçe merkezinde vuku bulan Necati R..... isimli şahsın öldürülmesi olayıyla ilgili olarak bilgi ve görgü sahibi olduğum yine dürüst ilkeli, yasalara saygılı bir vatandaş olduğum için polis merkezinde görevli Zafer bey ile temasa geçtim. Kendisine olay günü cinayet olayının olduğu dakikalarda olay yerinde bulunmam sebebiyle bir görgümün olduğunu söyledim ancak kimliğimin gizli kalmasını istediğimi söyleyince kendisi de bana C.....iyet Savcısıyla görüşmem gerektiğini söyledi C.....iyet Savcısının bana hazırlık tahkikatının gizli olduğunu tahkikatı yapan Savcı dışında verdiğim bilgi ve malumat hakkında başkalarının bilgi sahibi olmasının mümkün olmadığını anlatması üzerine gördüklerimi anlatmaya karar verdim. Kendiliğimden C.....iyet Savcılığına geldim. Olay günü yani 22.12.2003 günü akşam hava kararır iken saat 18.30 sularında kendi sevk ve idaremdeki aracım ile benim işçim olan Metin D.... isimli şahsı evine bırakmak amacıyla Necati R....."in evinin yaklaşık 200 metre kadar yakınında Ticaret Lisesinin olduğu yerde ilerlemekte iken yoldaki çukurlar ve kasis sebebiyle yavaşlayarak birinci viteste hatta durup kalkmak suretiyle ilerlerken karşımdan beyaz renkli K.... marka bir motorsiklet üzerinde koyu renk ceketli kirli sakallı daha önceden tanıdığım Ekrem R..... isimli şahsın gelmekte olduğun gördüm kendisi yolun bozuk olduğunu gördüğü halde aracı biraz benim üzerime sürdü ben de uzun farlarımı yakmak suretiyle kendisini uyardım hatta arkadaşım Metin"e ne biçim geliyor yahu dedim, uzun farlarımı yaktığımda şahsı ve motoru gördüm daha sonra şahıs benim yanımdan geçti bende işçim olan Metin"i evine bırakmak üzere devam ettim. Metin D...."in evi Necati R....."in evine 40-50 metre mesafededir. Ben Metin"i evine bırakıp maktül Necati"nin evinin önünden geçmekte iken olay yerine polisler gelmemişken kalabalık oluştuğunu kadınların bağrışmakta olduklarını gördüm. Durarak daha önceden tanıdığım Cevat Azmi D...... isimli şahsa ne oldu diye sordum oda bana Necati R....."i vurdular dedi bu konuşma benim motorsikletli şahıs ile karşılaşmamdan 3-4 dakika sonra olmuştur mesafeler çok kısadır sonradan ben yoluma devam ettim kimliğimi gizli kalmasını istiyorum adalete yardımcı olmak amacıyla görgüye dayalı tanıklık yapmak istedim diyerek olayı anlatmıştır.
Tanık Kenan A...."ın ifadesinde adı geçen ve işçisi olduğunu ve evine bıraktığını söylediği Metin D...."in 29.12.2003 tarihli C.....iyet Savcısına verdiği ifade de; 22.12.2003 akşamında Akçakoca İlçe Merkezinde vuku bulan Necati R..... isimli şahsın öldürülmesi olayıyla ilgili olarak bilgi ve görgü sahibi olduğum için dürüst bir vatandaş olarak bu konuda ifade vermek istiyorum olay günü akşam saat 18.30 sularında Kenan A...."ın sevk ve idaresindeki araç ile Necati R....."in evine 40-50 metre mesafede bulunan evime gitmekte iken daha doğrusu Kenan A.... beni götürürken maktülün evinin yaklaşık 200 metre kadar yakınında Ticaret Lisesinin olduğu yerde giderken yoldaki kasis sebebiyle Kenan A.... arabayı yavaşlatarak birinci vitesi geçirip çok yavaş bir şekilde kasisten geçmek üzereyken karşıdan beyaz renkli K.... marka bir motorsiklet üzerinde koyu renk ceketli, kirli sakallı daha önceden tanıdığım Ekrem R..... şoför olarak sürmekte iken geliyordu hatta şahıs motoru Kenan"ın sürdüğü aracın üzerine sürdü Kenan"da aracın uzun farlarını yakmak suretiyle kendisini uyardı hatta bana adam ne biçim geliyor yahu şeklinde bir söylemde bulundu. Kenan uzun farları yaktığında ben şahsı ve motoru gördüm. Bu şahis Ekrem R..... idi bizim yanımızdan geçip gitti Kenan beni evime bırakıp giderken Necati"nin evinin önünde vurulduğunu duymuş. Necati"yi vuranı görmedim ancak olaydan 3-4 dakika önce olay mahalline 200 metre mesafede Ekrem R....."i gördüm bu olay sonrasında da olabilir bilemiyorum konu hakkında bilgi ve görgüm bundan ibarettir demektedir.
Daha sonra tanıklardan Kenan A.... mahkemede eski ifadesini diğer kısımlarını aynen tekrarlamakla birlikte "Ekrem R....."i teşhis ettim" kısmını kabullenmemiş sadece koyu renk tenli esmer bir şahsın motorsikletin üzerinde gördüğünü söylemiştir.
Tanık Metin D.... ise mahkemede eski ifadesinden dönerek aslında polisleri olayı o şekilde anlatmadım sende patronunun yanındamıydın dediler ben de evet dedim onların yazdıklarını imzaladım şeklinde beyanda bulundum demiştir.
Olay yerinde 7 adet boş kovan 3 mermi çekirdeği bulunmuş bunların her birinin 9 mm çaplı tek bir silahtan atıldığını (yani boş kovanların tek bir silahtan yine mermi çekirdeklerinin tek bir silahtan) atıldığını ancak elde tabanca olmadığından bu konuda rapor düzenlenemeyeceği anlaşılmıştır.
Sanık Ekrem"in evindeki aramada yatağın altında kurusıkı atan bir tabanca bulunmuş suçta kullanılan tabanca tüm aramalara rağmen ele geçmemiştir.
Olay gün ve saatine denk gelen gün ve saatin tespit edilerek buna göre uygulamalı keşif yapılması mahkemeden istenilmişse de mahkeme bu talebi reddetmiştir gerçektende somut olayda buna gerek yoktur çünkü Kenan A.... Savcıya verdiği ifadede yoldaki kasisler nedeniyle durma derecesinde yavaşladığında karşıdan gelen motorsikletin üzerine doğru geldiğini görünce çarpışmayı önlemek amacıyla uzun farlarını yaktığını bu nedenle kendisini net olarak gördüğünü teşhis ettiğini esasen sanık Ekrem"i de daha önceden tanıdığını belirtmiştir. Görüldüğü gibi sanığın teşhisi havanın aydınlığından dolayı değil tamamen yapay bir ışık olan otomobilin uzun farlarının aydınlatmasından mümkün olmuştur. Şayet tanık Kenan A.... maktülü hiç tanımasaydı bir anlık görme ile onu teşhis edemezdi fakat ufak bir ilçe olduğundan ilçe halkının birbirlerini hiç değilse şahsen tanımaları gayet normaldir.
Yine olay yerinin krokisi polisçe yapılmıştır bu krokiden de T..... Kahvesinin, maktülün evinin bulunduğu yerler ve buralara açılan yollar net bir şekilde anlaşılmaktadır. Bir Emniyet mensubunun kuru sıkı atan tabancayla gerçek mermi atan tabancayı ayırt edememesi mümkün değildir bu nedenle sanık Ekrem"in evinde ele geçen kuru sıkı atan tabancanın olay yerinde ele geçen boş kovanlar ve mermi çekirdekleriyle birlikte Adli Tıbba gönderilmesi hiçbir işe yaramayacaktır.
Gerek yukarıda isimlerini verdiğim tanıkların ve gerekse dosyada bulunan isimlerini ayrıca belirtmeye gerek görmediğim tanıkların sanığa iftira etmeleri için hiçbir neden yoktur motorsikletin kendine has özellikleri olduğu olay gününden 3-5 gün önceden beri olay yeri civarında görüldüğü çalışma sesinin duyulduğu belirtilmesine göre silah seslerinden sonra olay yerinden hızla uzaklaşan motorun sanıkta ele geçen motor olduğu konusunda hiçbir kuşku yoktur esasen bizzat sanık Ekrem dahi ifadesinde benim motorumda bir arıza var sesi biraz boğuk çıkmaktadır diyerek tanıkların bu yöndeki ifadelerini doğrulamaktadır.
Yargıtay 1. Ceza Dairesinin oyçokluğuyla verdiği onama kararına iki sayın üye şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği, sanığa beraat kararı verilmesi gerektiği görüşü ile karşı oy kullanmışlar ise de genel kurulda azınlık oyu sözcülüğünü yapan sayın üye Dairedeki beraat kararı verilmesi gerektiği görüşünü değil, Yargıtay C.....iyet Başsavcılığının itiraznamesindeki soruşturmanın genişletilmesine ilişkin görüş belirtmiştir.
Yine Yargıtay C.....iyet Başsavcılığının 1. Ceza Dairesine gönderdiği tebliğnamedeki eski ve yeni yasanın olaya uyarlanıp lehe olan yasanın tesbiti gerektiği belirtilmişse de eski yasa ile yapılan uygulamanın ilk bakışta derhal lehe olduğu anlaşıldığından bu şekilde uyarlama yapmaya da gerek yoktur.
Yukarıda açıklamaya çalıştığım gerekçeler doğrultusunda sanık Ekrem"in maktülü dosyada tesbit edilemeyen bir nedenle tasarlamaya yakın suç kastıyla kasten öldürdüğü anlaşılmakla teşdiden uygulama yapılmasında da hukuka aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmış olduğundan itirazın reddi gerektiği" görüşüyle;
Diğer Kurul Üyeleri de bu görüşe katılarak karşı oy kullanmışlardır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2-Yargıtay 1. Ceza Dairesinin28.12.2006 gün ve 2330-6098 sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,
3-Yerel Mahkeme hükmünün eksik soruşturma nedeniyle BOZULMASINA,
4-Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 01.05.2007 günü oyçokluğu ile karar verildi.