Esas No: 2022/2863
Karar No: 2022/6442
Karar Tarihi: 27.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/2863 Esas 2022/6442 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, hizmet tespiti istemiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi davayı kabul ederek sigorta başlangıç tarihini Ekim 2010 olarak tespit etmiştir. Ancak istinaf mahkemesi bu kararı reddetmiştir. Fer'i müdahil SGK vekili, davacının hak düşürücü süreyi geçtiği için davanın reddedilmesi gerektiğini belirtmiştir. Temyiz aşamasında ise fer'i müdahil vekili kararın yazılı delille ispat gerektiği için bozulması gerektiğini savunmuştur. Mahkeme kararı, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların kamu düzenine ilişkin olduğunu belirtmiştir. Çalışmanın başlangıç tarihine ilişkin tanık beyanları yetersiz olduğu için verilen karar bozulmuştur. Kanunlar: 5510 sayılı Kanunun 86. maddesi.
"İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
No : 2021/3333-2021/2373
İlk Derece
Mahkemesi : Mersin 1. İş Mahkemesi
No : 2019/218-2021/288
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı fer'i müdahil Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının Ekim 2010 yılında yılında reyon görevlisi olarak davalı ... Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinde işe başladığını, işten çıkartıldığı Ekim 2016 tarihine kadar davalı işyerinde sigortalı olarak çalıştığını, yapılan araştırmada davacının sigortasının 08/01/2013 tarihine kadar yatırılmış olduğunun tespit edildiğini belirterek, davacının Ekim 2010- Ekim 2016 tarih aralığında davalı işyerinde sigortalı olarak çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin Ekim 2010 tarihi olarak tespit edilmesini talep etmiştir.
II-CEVAP
Feri müdahil SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yasada belirtilen 5 yıllık zamaşamı süresi geçtikten sonra açıldığını, davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, kurumca yapılan araştırmada davacı işveren yanında, 08/01/2013 tarihinde işe başladığını, davacının bu tarihten önce bir çalışmasının bulunmadığını, bu haliyle davacının, davalı işverenin yanında sigortalı çalışmasının olmadığından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...'ne Tebligat kanunun 35.maddesine göre tebligat yapılmış, davalı ... davaya cevap vermemiştir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesi, davanın kabulü ile davacının sigorta başlangıç tarihinin 15/10/2010 olduğunun tespiti ile, davacının 15/10/2010-28/10/2016 tarihleri arasında davalı adına kayıtlı işyerinde aralıksız kesintisiz asgari ücretle çalıştığının tespitine, diğer hizmetleri ile birleştirilmesine, kuruma bildirilen sürelerin dışlanmasına, karar vermiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme usul ve yasaya aykırı olduğu, dosya kapsamı incelendiğinde davacının tespitini istediği dönemlerde diğer davalı yanında kesintisiz çalıştığı hususunun yeterince ispat edilemediği, dinlenen tanık beyanları incelendiğinde; bu beyanların davacının tespitini istediği dönemde kesintisiz çalıştığını ispata yetecek beyanlar olmadığı, davacının sigortalı gösterildiği dönemlere ilişkin beyanların olduğunun açık olduğu, dinlenen bordro tanıkları ve komşu iş yeri tanıklarının da davacının ihtilaflı dönemde kesintisiz çalıştığı yönünde kesin bir beyanda bulunmadığı, ayrıca davalı işverenin birçok şubesi bulunduğu aşikar olup, dinlenecek bordro tanıklarının da aynı şubede çalışan kişilerden olması gerektiği, dinlenen bordro tanıklarının davacı ile aynı şube çalışmasının olmadığını, tüm dosya kapsamı incelendiğinde davacının 08.01.2013 tarihinde davalı iş yerinde sigortalı olarak çalışmaya başladığı ve çalışmasının kesintili olduğu resmi kurum kayıtları ile sabit olduğu, davacı taraf çalıştığı süre kadar sigortalı gösterilmiş olup eksik hizmetinn sözkonusu olmadığını, davacının sigorta başlangıç tarihinin 15.10.2010 olduğu ve bu tarihte davalı iş yerinde çalışmaya başladığı ve kesintisiz çalıştığı hususunda kesin inandırıcı bir delil bulunmamasına ve çalışma olgusu ispat edilememesine rağmen hizmetin tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.
B-BAM KARARI
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi, Fer’i müdahil vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nin 353/1-b.1. maddesi gereğince esastan reddine, şeklinde karar vermiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Feri müdahil vekili 5 yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden ve yazılı delille ispat gerektiğinden bahisle kararı temyiz etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 86. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacının davalı işyerinde Ekim 2010- Ekim 2016 tarih aralığında çalıştığının ve sigorta başlangıç tarihinin Ekim 2010 tarihi olarak tespiti istemiyle açılan eldeki davada, Mahkemece bodro tanık beyanları esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de verilen karar hatalı değerlendirmeye dayalıdır.
Çalışmanın başlangıç tarihine ilişkin tanık anlatımları çelişkili ve yetersiz olup, buna ilişkin dinlenilen bodro tanıklarından çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihlerine ilişkin yeniden beyan alınarak çelişki giderilmek suretiyle fiili çalışmanın varlığı tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile verilen karar bozmayı gerektirir.
O hâlde, feri müdahil vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 27.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.