Esas No: 2022/3414
Karar No: 2022/6627
Karar Tarihi: 28.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/3414 Esas 2022/6627 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir iş davasında tazminat isteminin kısmen kabul edilmesine karar verdi. Ancak tebligatın usulüne uygun yapılmadığı gerekçesiyle kararın geri çevrilmesine karar verildi. Tebligatın hükmi şahıslara veya kendilerine tebligat yapabilecek selahiyetli mümessillere yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, tebligatın yapılacak kişinin şirketin teşkilatı içinde muhataba yakınlığı ve işiyle ilgilenen bir kişi olması gerektiği vurgulandı. Ticaret sicil kaydındaki adresin araştırılmadan farklı bir adrese tebligat yapıldığı tespit edildiği için karar geri çevrildi. Detaylı olarak, Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri ile 35. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi anlatıldı.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2018/221-2021/571
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamda belirtildiği şekilde asıl davanın kabulüne, birleşen davanın davalı ... yönünden kabulü, davalı ... yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı kurum ile davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Tebligat Kanununun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebliğin selahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise yalnız birine yapılır. Aynı kanunun 13. maddesine göre de; tebliğ yapılacak bu kişiler her hangi sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacakları bir halde oldukları takdirde tebliği orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. 25.01.2012 tarihli ve 28184 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Tebligat Kanunun Uygulanmasına Dair Yönetmelik Hükümlerine göre, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin, tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde görev itibariyle tebligatın muhatabı olan tüzel kişinin temsilcisinden sonra gelen bir kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu tür işlerle görevlendirilmiş bir kişi olması gerektiği, bu kişilerin de bulunmaması halinde bu hususların tebliğ evrakına yazılarak tebligat, o yerdeki diğer bir memur veya müstahdeme yapılır.
Hukuk Genel Kurulu'nun 14.12.2011 tarih ve 2011/21-882 Esas, 2011/767 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, Tebligat Kanunu'nun 13'üncü maddesinde, kendisine tebligat yapılacak şahısların derecelendirildikleri görülmektedir. Bir kere, hükmi şahıslar namına kendilerine tebligat yapılabilecek salahiyetli mümessiller mutad iş saatlerinde işyerlerinde bulundukları ve o sırada evrakı bizzat alacak durumda oldukları takdirde memur ve müstahdemlere tebligat yapılamaz. Saniyen, memur veya müstahdemlere tebligat yapılabilecek hallerde de, önce kendisine tebligat yapılacak şahsın, şirketin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle muhatap hükmi şahsın mümessilinden sonra gelen veya evrak müdürü gibi esasen bu işlerle tavzif edilmiş bir kimse olması, böyle bir kimsenin bulunmaması halindedir ki (bu durum tebliğ mazbatasına dercedilmek suretiyle) o yerdeki diğer bir memur veya müstahdeme tebligat yapılabilir. Daha önce kendisine tebligat yapılması gereken kimselerin bulunmadıklarını veya tebligatı bizzat alamayacak durumda olduklarının ispatı bakımından mazbatada yer alacak kayıt bilhassa önemlidir (E. Moroğlu, Makalelerim I, ... 2001, s. 4-5).
Gıyabi hükmün davalı şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde kayıtlı adresi araştırılmadan, dosyada bulunan ... Ticaret Odası kaydı çıktısında belirtilen adresten farklı bir adrese tebliğ edildiği anlaşılmakta olup yukarıda belirtilen hükümler uyarınca gerekçeli kararın, davalı şirkete açıklandığı gibi öncelikle, ticaret sicil kaydındaki adresine Tebligat Kanunu’na uygun olarak normal tebligat yapılması, yeni sevk adresi varsa o adrese, tebligatın iade gelmesi, tebligat yapılamaması, iade zarfında yeni bir adres tespit edilememesi durumunda, Ticaret Sicil Memurluğundan gelen ticari sicil adresine usulüne uygun tebliğinin sağlanmasına (Tebligat Kanunu 35. maddesine göre) takiben, temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 28.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.