Esas No: 2022/4014
Karar No: 2022/6762
Karar Tarihi: 09.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4014 Esas 2022/6762 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/4014 E. , 2022/6762 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : ... 16. İş Mahkemesi
Dava,istirdat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, müteveffa ...’in davalı kurumdan emekli aylığı almakta olduğunu, 2018 yılında meydana gelen rahatsızlıkları sebebiyle müracaat ettiği sağlık kurumu tarafından yapılan inceleme neticesinde kendisine AML (akut myeloid lösemi) teşhisinin konulduğunu, tedavi amaçlı ...'deki bir çok sağlık kuruluşuna müracaat etmesine rağmen uygun yatak bulunamaması sebebiyle ...'daki Özel Amerikan Hastanesi'ne tedavi amaçlı müracaat ettiğini, 08.11.2018 tarihinde Alsancak Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'ne müracaat ederek tedavi için yapılmış olan belgelerin ibraz edildiğini ve ödeme talep edildiğini, Kurum tarafından verilen cevap ile acil müdahaleler dışında ödeme yapılamayacağını, ... Amerikan Hastanesi ile bir anlaşmalarının bulunmadığının belirtildiğini, tedavi giderlerinin mevzuat gereği SGK'nın ödeme sınırları içerisinde kalan miktarının müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili, müteveffa ...'in Özel Amerikan Hastanesinde tedavi gördüğünü, tedavi giderinin geri ödenmesi için 08.11.2018 tarihinde ilgili Merkez Müdürlüğü'ne başvurduğunu, müteveffanın evraklarının tıbbi incelemesinin ilgili hekimlerce yapılmış olduğunu, Sosyal Güvenlik Kurumu ile Özel Amerikan Hastanesi arasında hizmet satın alım sözleşmesi bulunmadığını, hastanın durumu acil hal kapsamında değerlendirilmediğinden, ilgili mevzuat hükümlerine istinaden davacıya ödeme yapılmadığını, davacı tarafça her ne kadar ...'deki sağlık kuruluşlarında yatak bulunamadığını iddia edilmiş ise de bu hususun İl Sağlık Müdürlüğü'nden sorulması gerektiğini, Kurumca yapılan işlemin 5510 sayılı Yasa'ya ve Sağlık Uygulama Tebliği ile ilgili mevzuata uygun olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
"Davanın ıslahla beraber kabulü ile; 1.000,00 TL tedavi bedelinin davalı kurumun red iradesini gösterdiği 20/11/2018 tarihinden, 163.836,67 TL tedavi bedelinin ıslah tarihi olan 13/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleriyle beraber davalıdan tahsili ile mirasçılara miras hisseleri oranında verilmesine," karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davalı SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Yasanın 353/1-b.1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Karara dayanak yapılan 29/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda; 'Davacının mevcut durumunun acilen ve ivedilikle tedavi edilmesinin gerektirdiği, tedavi edilmemesi halinde hayati riskinin artabileceği, ikamet etmekte olduğu şehir hastanelerinde de ilgili tedaviyi yapabilecek hastane sayısının az olması ve yatak kapasitesinin sınırlı ve uygun olmaması nedeniyle tedaviye doğrudan ulaşamadığı ve tedavisinin hızlı bir şekilde yapılabileceği nitelikte bir hastane arayışına girmiş olmasının olası bir husus olduğu" şeklinde bir tespit nedeniyle istinaf talebimiz reddedilmiştir. Bu yaklaşım hukuka aykırıdır. Söz konusu bilirkişi raporunda tedaviyi yapabilecek hastane sayısının ve yatak kapasitesinin azlığı nedeniyle tedaviye doğrudan ulaşılamaması hususunu tam olarak açıklanamamıştır. Üstelik raporda, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesince gönderilen yazıda dahi müsaitlik konusunda herhangi bir veriye ulaşılamadığı tespit edildiği görülmektedir.. Bilirkişi raporu davanın kabulüne yeterlilikte olmamasına karşın ilk derece mahkemesi ve istinaf mahkemesince karara dayanak yapılmıştır. Yeterince araştırmadan ve irdelemeden verilen söz konusu karar hukuka aykırıdır. İtirazlarımızın dikkate alınmadığı bu yargılamada verilen karar HMK 353/1/a-6 maddesine açıkça aykırıdır ve bir bozma nedenidir. Gerekçesiyle temyiz edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 63. maddesinde, genel sağlık sigortalısının ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlıklı kalmalarını; hastalanmaları halinde sağlıklarını kazanmalarını; iş kazası ile meslek hastalığı, hastalık ve analık sonucu tıbben gerekli görülen sağlık hizmetlerinin karşılanmasını, iş göremezlik hallerinin ortadan kaldırılmasını veya azaltılmasını temin etmek amacıyla Kurumca finansmanı sağlanacak sağlık hizmetleri sayılmış; anılan maddenin (f) bendinde Kurum’un, “…sağlanacak sağlık hizmetleriyle ilgili teşhis ve tedavileri için gerekli olabilecek kan ve kan ürünleri, kemik iliği, aşı, ilaç, ortez, protez, tıbbî araç ve gereç, kişi kullanımına mahsus tıbbî cihaz, tıbbî sarf, iyileştirici nitelikteki tıbbî sarf malzemelerinin sağlanması, takılması, garanti süresi sonrası bakımı, onarılması ve yenilenmesi hizmetleri…” sağlayacağı, değişik 2. fıkrasında, Kurum, finansmanı sağlanacak sağlık hizmetlerinin teşhis ve tedavi yöntemleri ile (f) bendinde belirtilen sağlık hizmetlerinin türlerini, miktarlarını ve kullanım sürelerini, ödeme usul ve esaslarını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının görüşünü alarak belirlemeye yetkilidir. Ancak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görüşünün alınması (f) bendinde belirtilen ortez, protez ve diğer iyileştirici nitelikteki araç ve gereçlerin miktarını, standartlarını, sağlanmasını, uygulanmasını, kullanma sürelerini ve garanti süresi sonrası bakım, onarım ve yenilenmesi hususlarını kapsar. Kurum, bu amaçla komisyonlar kurabilir, ulusal ve uluslararası tüzel kişilerle işbirliği yapabilir. Komisyonların çalışma usul ve esasları Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının görüşü alınarak Kurumca belirleneceği belirtilmiştir. Anılan Kanunun 64. maddesinin uyuşmazlık konusu dönemdeki düzenlemesine göre; Kurumca finansmanı sağlanmayacak sağlık hizmetlerinin, vücut bütünlüğünü sağlamak amacıyla yapılan ve iş kazası ile meslek hastalığına, kazaya, hastalıklara veya konjenital nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda yapılacak sağlık hizmetleri dışında estetik amaçlı yapılan her türlü sağlık hizmeti ile estetik amaçlı ortodontik diş tedavileri; Geleneksel, tamamlayıcı, alternatif tıp uygulamaları ve Sağlık Bakanlığınca izin veya ruhsat verilmeyen sağlık hizmetleri ile Sağlık Bakanlığınca tıbben sağlık hizmeti olduğu kabul edilmeyen sağlık hizmetleri, yabancı ülke vatandaşlarının, genel sağlık sigortalısı veya genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi sayıldığı tarihten önce mevcut olan kronik hastalıkları olduğu belirtilmiştir.
Aynı şekilde katılım payı alınması kenar başlıklı 68. maddesinde, 63 üncü maddede sayılan sağlık hizmetlerinden katılım payı alınacak olanlar şunlardır: Ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi, Vücut dışı protez ve ortezler, ayakta tedavide sağlanan ilaçlar, kurumca belirlenecek hastalık gruplarına göre yatarak tedavide finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri olduğu, katılım paylarının hesaplanmasında 72 nci maddeye göre tespit edilen sağlık hizmeti tutarları esas alınacağı, katılım paylarının ödenme usûlleri ile bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği, 69.maddesinde ise, 68 inci maddede sayılan sağlık hizmetlerinden katılım payı alınmayacak haller, sağlık hizmetleri ve kişilerinin Sağlık raporu ile belgelendirilmek şartıyla; Kurumca belirlenen kronik hastalıklar ve hayati önemi haiz 68 inci maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sağlık hizmetleri ile organ, doku ve kök hücre; nakli şeklinde belirtilmiştir.
Eldeki davada davacılar murisinin Akut Myeloid Lösemi (AML) tanısı ile takip ve tedavisinin yapıldığı, özel hastanede yapılan tedaviler nedeniyle müteveffanın 08.11.2018 tarihli dilekçesi ile SGK’ya başvuru yaparak tedavisi için yaptığı harcamaları gösterir liste ile bu harcamaları SGK’dan talep ettiği,bilahare işbu davanın açıldığı, Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırıldığı neticede davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkeme tarafından denetime elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre verilen karar eksik incelemeye dayalıdır.
Yapılacak iş; Sağlık Uygulama Tebliği ve İlaç uygulamaları konusunda uzman bilirkişi heyetinden özel hastanede yapılan tedavi giderlerinin hangilerinin SUT kapsamında ne miktarda ödeneceğinin kodlarıyla birlikte kalem kalem tespit edilerek denetime elverişli rapor alınıp sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 9.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.