1. Hukuk Dairesi 2019/1754 E. , 2019/4204 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ: BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil- tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen Yerel Mahkeme kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilerek hibe işleminde 01.04.1974 tarihli İBK"nın uygulama yeri bulunmadığı, tenkis yönünden de 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan babaları ... oğlu ..."in davaya konu 25 numaralı parselini mirastan mal kaçırmak amacıyla 1990 yılında davalı oğluna satış yoluyla temlik ettiğini, sonrasında oğlundan geri alıp bu kez de hibe suretiyle oğluna aktardığını ileri sürerek payları oranında tapu iptali-tescile, aksi takdirde tenkise karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, hibe işleminin geçerli olduğunu, saklı payların da zedelenmediğini belirtip davanın reddini savunmuştur.Davanın kabulüyle tapu iptali-tescile ilişkin olarak verilen Yerel Mahkeme kararına karşı davalı tarafından yapılan istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilerek hibe işleminde 1.4.1974 tarihli İBK"nın uygulama yeri bulunmadığı, tenkis yönünden de 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davaya konu 25 parsel sayılı taşınmazın mirasbırakan Mehmet oğlu ... adına kayıtlı iken 06.04.1990 tarihli resmi akitte davalı oğlu ..."e "satış" suretiyle temlik ettiği; davalının aynı taşınmazı 24.08.1999 tarih ve 2453 yev.s. resmi akitte mirasbırakan babasına satış suretiyle devrettiği, mirasbırakanın da aynı tarih ve 2454 yev.s. resmi akitte anılan taşınmazı davalı oğluna bu kez "hibe" yoluyla aktardığı görülmektedir.Hemen belirtilmelidir ki, hukuki nitelendirmeyi yapmak hakime ait ise de, hakimin bu nitelendirmeyi davacının bildirdiği maddi vakıalar çerçevesinde yapması gerektiği kuşkusuzdur.Somut olayada, davanın muris muvazaası hukuksal nedeninden kaynaklandığı tartışmasız olup; Yerel Mahkeme muvazaa iddiasını 1990 yılındaki temlikten itibaren değerlendirmeye almış, Bölge Adliye Mahkemesi ise 24.8.1999 tarihli ve 2454 yev. s. "hibe" işlemini değerlendirerek sonuca gitmiştir.Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davacı tarafın, mirasbırakanın 6.4.1990 tarihinde yaptığı temlikin muvazaalı olduğunu, daha sonra yapılan 24.08.1999 tarihli ve 2453-2454 yev. s. temliklerin de 06.04.1990 tarihinde gerçekleştirilen muvazaayı örtbas etmeye yönelik bulunduğunu ileri sürerek eldeki davayı açtığı açıkça anlaşılmaktadır.Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılacak iş, mirasbırakanın 6.4.1990 tarihinde yaptığı temlikin muvazaalı olup olmadığını ve sonraki temliklerin muvazaa iradesinin devamı niteliğinde sayılıp sayılamayacağını değerlendirmekten ibarettir.Ne var ki Bölge Adliye Mahkemesi muvazaa değerlendirmesini 24.8.1999 tarihli ve 2454 yev. s. hibe işlemini esas alarak yapmış, önceki temlikleri değerlendirmemiştir.Hal böyle olunca, mirasbırakanın 6.4.1990 tarihinde yaptığı temlik esas alınmak suretiyle değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.
Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 371. maddesi uyarınca ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, aynı Kanunun 373/2. maddesi uyarınca dosyanın kararı veren ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.