Esas No: 2019/114
Karar No: 2022/1346
Karar Tarihi: 29.03.2022
Danıştay 7. Daire 2019/114 Esas 2022/1346 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2019/114 E. , 2022/1346 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/114
Karar No : 2022/1346
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Yeminli mali müşavir olan davacı adına, ... Alkit ve Tiner İmalat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında üretim tasdik raporu düzenlemek suretiyle vergi ziyaına sebebiyet verdiğinden bahisle, 2010 yılının Haziran dönemine ilişkin özel tüketim vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, asıl sorumlu şirketin tiner üretiminde çalıştığını beyan ettiği işçilere ilişkin SGK beyanlarının gerçek olmadığı, vergilerini ödemediği, alış ve satış yaptığı firmalar hakkında olumsuz tespitlerin bulunduğu, sanayi sicil belgesinin iptal edildiği saptamalarından hareketle, şirketin tiner üretmediği, tüm satışlarının motorin satışı olduğu sonucuna varılmış ise de; bu tespitlerin davacının üretim tasdik raporunda yer verilen bilgilerin gerçeği yansıtmadığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, mükellef şirketin bir takım vergisel ödevlerini yerine getirmemiş olmasının üretim yapılmadığı sonucunu doğurmayacağı gibi şirket hakkında 27/05/2011 tarihli yoklamada şirketin faaliyetine devam ettiğinin, iş yerinde dolum makinası, stok tankları olduğunun da tespit edilmiş olması karşısında, müteselsil sorumlu tutularak davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dairelerince verilen ara kararı üzerine gönderilen ... tarih ve ... sayılı cevap yazısı ile E:2018/58 sayılı dosyadaki ... tarih ve ... sayılı cevap yazısı ve eklerinin incelenmesinden, dava konusu ödeme emrinin dayanağı asıl borçlu şirket adına düzenlenen ihbarnamelerin 04/06/2015 tarihi itibarıyla ilanen tebliğ edildiği davalı idarece bildirilmiş ise de; ilgili tebliğ alındılarının ibraz edilmediği, ilan koşullarının oluşup oluşmadığı ve ilanın ne şekilde yapıldığına ilişkin bilgi ve belgenin sunulmadığı, bu durumda yeminli mali müşavirler, kasten veya mesleğin gerektirdiği dikkat ve özenin gösterilmemesi sonucunda vergi ziyaı doğması halinde, ziyaa uğratılan vergi ve kesilen cezaların miktar ve mahiyetinin kesinleşmesinden sonra, bu vergi ve cezalardan dolayı mükellefle birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla ödeme emriyle takip edilebileceğinden, olayda takibe konu vergi alacağına ilişkin ihbarnamelerin şirkete usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği hususunun idarece kanıtlanamaması sebebiyle vergi ve cezaların kesinleştiğinden söz edilemeyeceğinden, davacı adına bu aşamada düzenlenen ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Tesis edilen işlemde hukuka aykırlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X)KARŞI OY :
Temyiz başvurusu; yeminli mali müşavir olan davacının 2010 yılının Haziran dönemine ilişkin olarak ... Alkit ve Tiner İmal İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği üretim tasdik raporları ile vergi ziyaı oluşmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, müşterek ve müteselsil sorumlu sıfatıyla adına düzenlenen ödeme emrini iptal eden mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunu gerekçeli olarak reddeden bölge idare mahkemesi vergi dava dairesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 12/4. maddesinde, yeminli mali müşavirlerin yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumlu olacakları, yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları hükmüne yer verilmiştir. 3568 sayılı Yasa’nın uygulama usul ve esaslarının düzenlendiği Yönetmeliğin 20. maddesinde ise, “YMM’ler, inceledikleri ve sonucunda tasdik raporu düzenledikleri konu ve belgelerin gerçeği yansıtmaması ve doğru olmaması halinde, ziyaa uğratılan vergilerden ve kesilecek cezalardan Vergi Usul Kanunu ve 3568 sayılı Kanun hükümleri uyarınca mükellefle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları ve bu sorumluluğun yerine getirilmesinde Borçlar Kanunu’nun “Tam Teselsül” hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu kapsamda müteselsil sorumluluk, birden çok kimsenin aynı zararı gidermekten birlikte sorumlu olduğu, zarar görenin ise zararı gidermekten dolayı sorumlu olanlardan her birine ayrı ayrı, bir kısmına veya hepsine birden başvurabileceği fer’i(tali) nitelikte olmayan asli nitelikte bir sorumluluktur. Bu nedenle hem vergi hukukunda hem de özel hukuk alanında alacaklı alacağın tahsil edilmesi amacıyla dilerse asıl borçluya dilerse bu borçtan dolayı sorumlu olan kişiye doğrudan doğruya başvurarak zararının giderilmesini talep edebiler. Düzenlemenin getiriliş amacı vergi hukuku açısından vergi alacağını güvence altına almaktır. Bu nedenle kanun koyucu ziyaa uğratılan vergiden dolayı yeminli mali müşavirleri de mükellefle birlikte müteselsilen sorumlu tutmuştur.
İşbu yasal düzenlemeler uyarınca davacının ... Alkit ve Tiner İmal İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlediği 2010 yılının Haziran dönemine ilişkin üretim tasdik raporlarından kaynaklanan müteselsil sorumluluğu nedeniyle, davacıya öncelikle, ihbarname tebliği ile devamında icrai işlem uygulanması gerekmekle birlikte, ödeme emri aşamasında "borcum yoktur" kapsamında incelenmesi gerektiğinden, bu kapsamda incelenmek üzere Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyu ile, karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.