5. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/21674 Karar No: 2016/9552 Karar Tarihi: 11.05.2016
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2015/21674 Esas 2016/9552 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2015/21674 E. , 2016/9552 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki belgelerin incelenmesinden, davacının dava konusu taşınmazda paydaş olduğu ve taşınmaza davalı idarece el atıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda; işin esasına girilip, öncelikle Bilirkişi kurulunca incelenen ve değer biçmeye esas alınan emsal taşınmazın, bilirkişi raporunda belirtilen tarihteki satışına ilişkin alıcı, satıcı, satış tarihi, satış bedeli ve yüzölçümünü gösterir şekilde tapu kayıtlarının getirtilip, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibariyle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal kabul edilen taşınmazların ise bilirkişilerce değerlendirmeye esas alınan satış tarihi itibariyle fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parselleri mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parselleri mi olduklarının ilgili Belediye İmar Müdürlüğü ile Tapu Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, değerlendirme tarihi olan 2012 yılında, dava konusu taşınmaz ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal kabul edilen taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden araştırılmasından sonra gelecek belgelere göre bilirkişi raporunun denetlenmesi ile, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığına kanaat getirilmesi halinde mahallinde yapılacak olan keşif sonrası alınacak yeni bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 11/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.