Esas No: 1987/736
Karar No: 1989/1845
Karar Tarihi: 25.10.1989
Danıştay 10. Daire 1987/736 Esas 1989/1845 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı 1987 yılında arsa payı karşılığında satın alınan ve eşyaları bulunan bir apartman dairesinin, kapısı kırılmak suretiyle kiraya verilmesi sonucu yaşanan tecavüzün önlenmesi isteminden bahsediyor. Ancak, yapılan araştırmalar sonucunda, dairenin kiracısı olarak oturan kişinin sahibinin rızası ile daireyi kiralamış olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle, bu kişinin tecavüze uğramış sayılamayacağı ve dolayısıyla önlenmesinin gereksiz olduğu sonucuna varılmıştır. Kararda, 3091 sayılı Kanunun uygulanmasında gösteren Yönetmeliğin 15. maddesi, \"fuzuli şagail\" tanımı açıklandıktan sonra bu kişinin bu kapsamda değerlendirilemeyeceği belirtilmiştir. Mahkeme kararında, kanun ve yönetmelik açık bir şekilde referans alınarak verilmiştir.
Daire : ONUNCU DAİRE
Karar Yılı : 1989
Karar No : 1845
Esas Yılı : 1987
Esas No : 736
Karar Tarihi : 25/10/989
APARTMAN DAİRESİNİ, MALİKİNİN VEKİLİ SIFATIYLA HAREKET EDEN ŞAHISTAN KİRALAYARAK OTURAN KİŞİNİN 3091 SAYILI YASAYA GÖRE ÖNLENMESİ GEREKEN BİR TECAVÜZÜNDEN SÖZEDİLEMEYECEĞİ HK.
Davacının, arsa payı karşılığında müteahhitçe satışı taahhüt edilen ve içerisinde eşyaları bulunan apartman dairesine, kapısı kırılmak, eşyalar dışarı atılmak ve kiraya verilmek suretiyle yapılan tecavüzün 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenmesi isteğinin; yapılan araştırma sonucunda nizalı yerde fiilen ...'nın kiracı sıfatıyla oturduğu ve yeri taşınmazın malikinin vekilinden kiraladığının anlaşıldığı, 3091 sayılı yasanın uygulanmasında gösteren Yönetmeliğin 15.maddesindeki "fuzuli şagail" tanımı karşısında ..."nın fuzuli şagil ve dolayısıyla mütecaviz sayılamıyacağı nedeniyle reddi yolunda tesis olunan işlemin iptali istemiyle açılan dava sonunda; dava ve soruşturma dosyasının incelenmesinden nizalı yerin arsa payı karşılığında müştekiye satışının müteahhitçe vaadedildiği, inşaatın bir kısmının tamamlanmasından sonra müteahhidin iflas ederek inşaatı 2. bir müteahhide devrettiği 2.müteahhidin de aynı daireyi başka bir şahsa sattığı, dairenin yeni alıcısınında vekili vasıtasıyla daireyi olayda mütecaviz olduğu öne sürülen kişiye kiraya verdiği, bu durumda bu kişinin sahibinin izin ve rızası olmaksızın daireyi işgal ettiğinden sözedilemiyeceği dolayısıyla, adı geçenin 3091 sayılı Yasa uyarınca önlenmesi gereken bir tecavüzünün sözkonusu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddi yolunda İdare Mahkemesince verilen kararın bozulması istenilmektedir.
İdare ve Vergi Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49.maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bozulması istenen karar, usul ve hukuka uygun olup dilekçede ileri sürülen temyiz sebepleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden temyiz isteminin reddi ile bozulması istenen kararın onanmasına karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.