Esas No: 2016/3323
Karar No: 2022/1280
Karar Tarihi: 29.03.2022
Danıştay 13. Daire 2016/3323 Esas 2022/1280 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2016/3323 E. , 2022/1280 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2016/3323
Karar No:2022/1280
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Orman Genel Müdürlüğü Orman Yangınları ile Mücadele Dairesi Başkanlığı'nca 09/03/2015 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen "2 Adet Amfibik Uçak ve 1 Adet Genel Maksat Uçağı Kiralama Hizmet Alımı" ihalesine ilişkin olarak davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine dair Kamu İhale Kurulu'nun (Kurul) 29/04/2015 tarih ve 2015/UH.II-1188 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlık konusu ihalede davacı şirket tarafından teklif dosyası kapsamında iki adet teklif mektubu ve eki teklif cetveli sunulduğu, bu belgelerden birinin doldurulduğu ve imzalandığı, diğerinin ise boş olarak verildiği, söz konusu teklif mektuplarının hiçbirisinin isteklice sunulan Ticaret Sicil Gazetesi ve İmza Sirkülerinde yetkili olduğu belirtilen kişilerce imzalanmamış olduğu, belgelerde adları yazılan kişilerin istekli adına teklif vermeye yetkili olmadığı, bu durumun davacı tarafından da kabul edildiği, her iki teklif mektubunda ve eki cetvelinde de şirket kaşesine yer verildiği, ihalede sunulan teklif mektupları ve eki teklif cetvellerinde temsile yetkili olmayan kişilerin adları yazılı olmakla birlikte bu durumun anılan Kanun’un 17. maddesinin (b) bendi kapsamında “rekabeti veya ihale kararını etkileyecek davranışlarda bulunmak” şeklinde değerlendirilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu kararda hukuka aykırılık bulunmadığı; öte yandan, davacı şirket tarafından her ne kadar yasaklama kararının tesisi sürecinde davalı idarenin herhangi bir görev ve yetkisinin bulunmadığı ileri sürülmüş ise de, dava konusu işlemin içeriği incelendiğinde, davalı idarenin, davacı şirketin kamu ihalelerinden yasaklanmasına ilişkin bir işlem tesis etmediği, yalnızca davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına neden olan fiillerin 4734 sayılı Kanun'un 17. maddesinin (b) bendi kapsamında değerlendirilmesinin mevzuata aykırılık teşkil etmediği değerlendirmesinde bulunulduğu, davacı şirketin teklifinin ilgili Kanun maddesi uyarınca değerlendirme dışı bırakılması hususunun ise doğrudan davacı şirketin kamu ihalelerinden yasaklanması anlamına gelmediği, anılan Kanun'un 58. maddesinde belirtilen yetkili idarenin yapacağı değerlendirme üzerine davacı şirketin yasaklanması doğrultusunda bir işlem tesis edilebileceği görüldüğünden, davacı şirketin bu iddiasına itibar edilemeyeceği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yasaklama işleminin tesis edilmesi sürecinde davalı idarenin herhangi bir yetkisi olmadı hâlde bu konuda değerlendirme ve tespit yaparak yetki aşımında bulunduğu, eyleminin 4734 sayılı Kanun'un 17/b maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, dikkatsizlik ile bu fiilin işlendiği, kastının bulunmadığı, işlemin sebep unsuru yönünden hukuka aykırı olduğu, idarenin ve davalının 17/b maddesi kapsamında yaptığı değerlendirmenin suçta ve cezada ölçülülük ilkesine ters düştüğü ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … 'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:… , K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 29/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.