16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10207 Karar No: 2020/6789 Karar Tarihi: 24.12.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/10207 Esas 2020/6789 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verdiği mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunu esastan reddetti. Ancak, dosyanın incelenmesi sonucunda sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile hüküm kurulduğu ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının gözetilmediği tespit edildi. Bu nedenle hüküm, kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle bozuldu ve dosya yeniden Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Kararda TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
16. Ceza Dairesi 2019/10207 E. , 2020/6789 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi İlk Derece Mahkemesi : Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 06.12.2017 tarih ve 2017/129 – 2017/303 sayılı kararı Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda; 1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil" olacağının kabul edildiği gözetilmekle, Bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2020/63218 soruşturma sayılı dosyası istenerek tetkik edilip ayrıca UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında beyan olup olmadığı da araştırılarak varsa dosya içerisine getirtilmesi, gerekirse tanık olarak dinlenmesinin sağlanıp bu bilgi ve beyanların CMK’nın 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz ByLock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2) TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 K. sayılı iptal kararının gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.