11. Hukuk Dairesi 2018/78 E. , 2018/926 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada....Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16/12/2015 tarih ve 2014/1436-2015/934 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Banka nezdinde hesabının bulunduğunu, bu hesaptan müvekkilinin bilgisi dışında sahte ödeme talimatlarına istinaden yetkisiz üçüncü kişilere ödeme yapıldığını, bu ödemeler yapılırken müvekkilinden teyit alınmadığını, gerekli dikkat ve özeni göstermeyen davalı Bankanın müvekkilinin zararından sorumlu bulunduğunu ileri sürerek, 243.980 TL"nin, haksız ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, yapılan tüm ödemelerin talimatlara istinaden davacı şirket çalışanlarına yapıldığını, bir an için aksi düşünülse bile BK"nın 55. maddesi uyarınca davacının istihdam eden sıfatıyla sorumlu bulunduğunu, ayrıca hesaptan sürekli çekilen paradan davacının haberdar olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; bilirkişi raporu ile 2003 ve 2004 yıllarında 45 adet toplam 272,610,00 TL olan, bankadan ödeme belgeleri ile çekilen paraların davacı şirketin kayıtlarına işlenmediği, dava konusu ödemelere dayanak ödeme talimatları altındaki imzaların davacı şirket yetkilisine ait olmadığının Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen rapordan anlaşıldığı, gerekli dikkat ve özeni göstermeyen davalı bankanın oluşan zarardan sorumlu bulunduğu, ancak davacı şirkete fazlaca miktarda ödeme talimatına istinaden ödemeler yapılması, sahte belge ile para çeken kişilerin davacı şirket yetkilisi ile birlikte önceki tarihlerde de davalı Bankadan para çekmeleri, bu şekilde güven tesis edilmesi gözetildiğinde davacının da %50 oranında müterafik kusurunun olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 136.177 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları ile davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
./..
2- Ancak davacı dilekçesinde 243.980,00 TL talep etmiş olup, mahkemece bozma ilamı gereğince davacının %50 oranında kusurlu olduğu kabul edildiğine göre davacının talep ettiği meblağın %50 oranında indirim yapılması gerekirken talep aşımı yapmak suretiyle 272.610,00 TL’nin %50’si indirilerek karar verilmesi doğru olmamış, kararın davalı banka yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 08/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....