Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4533
Karar No: 2022/6912
Karar Tarihi: 11.05.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4533 Esas 2022/6912 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalı şirkette çalışırken sigortasının yapılmadığını iddia ederek hizmetlerinin tespitini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın kısmen kabulüne karar vermiş, davalı şirket temyiz etmiştir. Yapılan incelemede eksiklikler tespit edilerek, dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hizmet tespitine ilişkin davaların yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 79. maddesi ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddesidir. Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması halinde hak düşürücü sürenin hesaplanmasında kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
10. Hukuk Dairesi         2022/4533 E.  ,  2022/6912 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : ... 36. İş Mahkemesi



    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın, fer'i müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı; kendisinin davalı şirkette 17.10.2018-17.11.2018 tarihleri arasında sigortalı çalışmasına rağmen sigortasının yapılmadığını, belirterek hizmetlerinin tespitini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı şirket vekili; müvekkili şirketinin Diş Sağlığı Merkezi olduğunu, davacı ile bir kaç kez iş görüşmesi yapılarak diş hekimliği asistanı olarak işe alındığını, davacının müvekkili şirkette 01.11.2018 tarihinde işe başladığını, 18.11.2018 tarihinde hak olarak iş akdinin feshedildiğini, davacının 01.11.2018-18.11.2018 tarihleri arasında sigortasının yapıldığından bahisle; davanın reddini savunmuştur.
    Feri müdahil vekili; davacının iddia ettiği dönem bordrolarının verilmemesi dolayısıyla sigortalılık tespitinin yapılamaması durumu işverenin ihmaliyle alakalı olduğunu, işverenin bildirim yapmamış olması iddiası da müvekkili kurumu sigortalılığın tespitine zorlayacak bir durum olmadığı gibi yine kuruma yüklenecek bir sorumluluk olmadığından bahisle; davanın reddini savunmuştur.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile, davacının 17.10.2018-31.10.2018 tarihleri arasında 15 gün süre ile asgari ücret üzerinden davalı ... sicil numaralı ... Ağız ve Diş Sağlığı Hizmetleri Ltd Şti'nde sigortalı bildirilmesi gerektiğinin tespitine,
    -01.11.2018-17.11.2018 tarihleri arasındaki taleplerin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
    Davacı; işyerinde 17.10.2018 tarihinde çalışmaya başladığını, aleyhine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
    Davalı ... Ağız ve Diş sağlığı Hizm. Ltd. Şti vekili; dinlenen tüm tanıkların davacının 15 gün çalıştığını beyan ettiklerini, davacının 6 Kasım 2018 tarihinde işsizlik maaşını tahsil ettiğini ikrar ettiğini, mahkemenin tanık beyanlarını ve davacının ikrarını hiçe saydığını, davacının iş görüşmesine gelmeden önce adres veya evrak sornak için davacının aradığı telefon sürelerini karara esas aldığını, davacının word dosyasındaki yazışmaları kabul etmediklerini, davacının diş doktoruyla görüşmesi yalnızca 9 Kasım tarihi olduğunu, önceki tarihlerde görüşmesi olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
    Fer'i Müdahil Kurum vekili; eylemli çalışmanın ispatlanması gerektiğini, kayıtlı tanıkların dinlenmesi gerektiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Taraf vekillerinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Feri müdahil Kurum vekili, istinaf dilekçesi içeriğini tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Hizmet tespitine ilişkin davaların yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79 ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddesi bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarında vurgulandığı gibi davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiğinden, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerekir.
    506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi hükmüne göre; Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Bu yönde, anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Ne var ki; sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması, bir başka ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi ve Kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmaların, bildirgelerin verildiği tarihide kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması halinde, Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi yönünden hak düşürücü sürenin hesaplanmasında; bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
    Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21-43 Esas, 2003/97 Karar ve 26.02.2003 tarihli kararında ayrıntıları açıklandığı üzere; kural olarak işe giriş bildirgeleri ve ücret ödeme bordroları sigortalının imzasını içermelidir. Sigortalı, anılan belgeleri hile, hata veya manevi baskı altında imzaladığını ileri sürmemiş veya imzanın kendisine ait olmadığını ya da kesintisiz çalıştığını söylememiş ise, birden fazla işe giriş bildirgesinin varlığı ve işyerinden yapılan kısmi bildirimler, sigortalının o işyerinde kesintili çalıştığına karine oluşturur. Bu karinenin, aksinin, ancak, eş değer de delillerle kanıtlanması gerekmekte olup tanık sözlerine değer verilemez. Bu halde ise hak düşürücü sürenin kesinti tarihleri dikkate alınarak her bir dönem bakımından ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekecektir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının Sarıyer Zekeriyeköy'de bulunan ... Tıp Merkezi'nin Diş Polikliniği bölümünde faaliyet gösteren davalı şirket nezdinde 17/10/2018-17/11/2018 tarihleri arasında çalıştığı ancak sigortasının yapılmadığından bahisle; çalışma süresinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacının hizmet dökümünün incelenmesinde, 01/11/2018-18/11/2018 tarihleri arasında 18 gün ... sicil nolu davalı şirketin .../Levent adresli işyerinden sigorta bildirimlerinin yapıldığı, Mahkemece davacının davalı işyeri çalışanları ile yaptığı telefon görüşme kayıtları üzerinden yapılan görüşme sıklığı ile dinlenen tanık beyanları ve davalı işverenden yapılan kısmi bildirim de değerlendirilmek üzere yazılı şekilde hüküm kurulmuşsa da verilen karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
    Keza, davacının davalı işverenin Zekeriyaköy’deki diş polikliniğinde çalıştığını beyan etmesine rağmen çalışmaya ilişkin araştırmanın işverenin Levent adresindeki işyerinden yapıldığı, dinlenen tanıkların da Levent’deki işyerinde çalışanlar oldukları görülmektedir.
    Bu nedenle Mahkemece, davacıya Zekeriyaköy’deki davalı işyeri adresinin ne olduğu da sorularak bu işyerinin işyeri tescil bilgileri, dönem bordroları getirtilmeli, resen seçilecek bordro tanıkları dinlenmeli, komşu işyeri çalışanları veya bu işyerlerinden bordroya geçmiş çalışanlar yöntemince tespit edilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmektedir.
    O hâlde, feri müdahil Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 11/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi