Esas No: 2019/2737
Karar No: 2022/1390
Karar Tarihi: 29.03.2022
Danıştay 3. Daire 2019/2737 Esas 2022/1390 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/2737 E. , 2022/1390 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/2737
Karar No : 2022/1390
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Teknoloji Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden 2011 yılının Kasım ve Aralık dönemleri için re'sen salınan katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri gereğince artırılarak kesilen bir kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının, hakkında sahte belge düzenleme sebebiyle incelemesi devam eden ... Dizayn Yapı Malzemeleri Dış Ticaret Limited Şirketinden olan alımları sebebiyle, vergi müfettişinin 14/11/2016 tarihli yazısına istinaden 15/11/2016 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, takdir komisyonu tarafından kendisine verilen yetkiye rağmen her hangi bir inceleme yapılmadan davacının Ba bildirimleri dikkate alınarak takdir edilen matrah üzerinden dava konusu tarhiyatın yapıldığının anlaşıldığı olayda, salt zamanaşımını durdurmak amacıyla takdire sevkin zamanaşımını durdurmayacağı dikkate alındığında, 11/11/2017 tarihinde tebliğ edilen tarhiyatın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle cezalı vergi kaldırlmıştır.
Bölge Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı adına yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
... Dizayn Yapı Malzemeleri Dış Ticaret Limited Şirketi hakkındaki incelemenin devam ettiği sırada, incelemeyle görevli vergi müfettişinin ... tarihli ve ... sayılı yazısıyla, değinilen mükelleften 2011 yılında mal ve hizmet alımında bulunan davacının takdire sevkinin istenildiği, davacının bu yazıya istinaden, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30. maddesinin 2. fıkrasının 6. bendi uyarınca 15/11/2016 tarihinde takdire sevk edildiği, takdir komisyonunun 01/11/2017 tarihli kararıyla takdir edilen matrah üzerinden dava konusu tarhiyatın yapıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükmü öngörülmüş, 30. maddesinde de; re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış, maddenin vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı halleri düzenleyen bentleri arasında sayılan tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması hali re'sen tarh sebebi olarak öngörülmüştür.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bu hükümler, öncelikle defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların incelenmesini, bu kayıt ve vesikalarda vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitini engelleyen noksanlık, usulsüzlük ve karışıklıklar bulunuyorsa bunların açıkça ortaya konulması gerektiğini öngörmekte olup, bu inceleme ve tespit yapılmadan, yani re'sen matrah takdirini gerektiren sebep açıkça ortaya konulmadan vergi matrahının re'sen takdiri yoluna gidilemeyeceğini göstermektedir.
Dava konusu olayda, defter ve beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığı hususu takdire sevk sebebi olarak belirtilmiş ise de davacının Ba formuyla alış yaptığını bildirdiği mükellef hakkındaki incelemenin tamamlanmadığı, faturaların sahteliğinin açıkça ortaya konulmadığı aşamada ... tarihli ve ... sayılı yazı üzerine takdire sevk edildiği 15/11/2016 tarihi itibariyle re'sen takdir nedeninin bulunduğundan söz edilemeyeceğinden, dolayısıyla takdir edilen matrah üzerinden yapılan tarhiyatta hukuka uygunluk görülmediğinden, dava konusu cezalı vergiyi yazılı gerekçeyle kaldıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf isteminin reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 29/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.