Esas No: 2022/531
Karar No: 2022/7107
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/531 Esas 2022/7107 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İçtihat Metni'nde yer alan karar, asıl ve birleşen davaların hizmet tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, karar eksik araştırma ve incelemeye dayalı olduğundan, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörülmese de, davanın niteliği nedeniyle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği vurgulanmıştır. 506 sayılı Yasa'nın 79 ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddesi, bu tür hizmet tespiti davaları için özel hak düşürücü süre ve belgeleri düzenlemiştir. Davacının 1.7.1998 tarihi öncesine ait hizmet tespiti talebi hak düşürücü kapsamda olup, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek karar verilmelidir. Sonuç olarak, davalıların temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmuştur.
506 sayılı Kanun'un 79/10. maddesi, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerektiğini öngörmektedir. Yönetmelikte belirtilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için, hak düşürücü süre bu yönde geçerlidir. Ancak, sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi halinde, bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
5510 sayılı Kanun'un 86/9.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Asıl ve birleşen davalar, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne, birleşen 2015/487 Esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar... Doğal Bakım ve Kozmetik San. Ltd. Şti., ... ve Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalı... Doğal Bakım ve Kozmetik San. Ltd. Şti.'ne ait işyerinde 24.1.1996-6.6.2007 tarihleri arasında sürekli çalıştığını ancak sigortalılık süresinin eksik bildirildiğini, bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespitini istemiş, Mahkemece verilen karar “...davalı ...'un güzellik salonu işletmesinden dolayı, 01.07.1998 tarihinde vergi mükellefiyetinin başlaması ve davalı şirketin kuruluş tarihinin 23.06.2006 olduğu gözetilerek, 01.07.1998 öncesi çalışmalar yönünden, davacının, 01.02.1998-30.06.1998 tarihleri arasında dava dışı ... yanında çalışması bulunduğundan ve gerçek işverenlerin belirlenmesi bakımından davalılar ile dava dışı ... arasındaki organik bağ araştırılmalı, HMK. 124. maddesi dikkate alınmak suretiyle davacıya, ...'ye karşı husumet yöneltmesi için mehil verilmeli, ...'ye ait işyerinin dönem bodroları getirtilmeli, Kuruma verilmiş dönem bordrolarından kayden çalışması görünen ve uyuşmazlığa konu dönemi kapsar şekilde çalışması bulunan diğer bordro tanıkları re’sen belirlenerek beyanlarına başvurulmalı, bütün deliller toplanmalı, bütün deliller toplandıktan sonra, yapılacak değerlendirme sonucuna göre bir karar verilmelidir...” gerekçesi ile bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
Hizmet tespitine ilişkin davaların yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79 ve 5510 sayılı Yasanın 86/9. maddesi bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, Yargıtay'ın yerleşmiş içtihatlarında vurgulandığı gibi davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiğinden, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerekir.
506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi hükmüne göre; Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Bu yönde, anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Ne var ki; sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması, bir başka ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi ve Kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmaların, bildirgelerin verildiği tarihide kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması halinde, Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi yönünden hak düşürücü sürenin hesaplanmasında; bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
Öncelikle bozma ilamı doğrultusunda ... aleyhine açılan davada yapılan tahkikat sonucunda ... ile diğer davalı işverenler arasında organik bağ bulunmadığı tespit edildiğinden ... işyerinden yapılan bildirimlerin gerçeği yansıtmaması söz konusu ise karar vermeden önce bu bildirimlerin iptali sağlanmalı, bildirimler gerçeği yansıtıyor ise davacının 1.7.1998 tarihi öncesine ait hizmet tespiti talebinin hak düşürücü kapsamında olduğu gözetilmelidir.
Ayrıca Mahkemece kabule konu dönemde, davacının çalıştığını beyan eden tek tanığın bordro tanığı olup olmadığı tespit edilmeli, bu tanıktan başka işverenlik tarafından bordro verilen dönemler için re’sen seçilecek bordro tanıkları, bordro verilmeyen dönemler için komşu işyeri çalışanları veya bu işyerlerinden bordroya geçmiş çalışanlar re'sen tespit edilerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
O hâlde, davalılar Pelin Doğal Bakım ve Kozmetik San. Ltd. Şti., ... ve Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 12.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.