Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili 10.12.2007 tarihinde borçlu hakkında Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.04.2006 tarih ve 2005/251 esas, 2006/189 karar sayılı ilamına dayalı olarak ilamlı icra takibine başlamış, ve adı geçene örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ edildiği, takip dayanağı ilamın ise Yargıtay 15.Hukuk Dairesi’nin 28.11.2007 tarih ve 2006/6497 esas, 2007/7634 karar sayılı ilamı ile takip tarihinden önce bozulduğu anlaşılmaktadır.
İİK.nun 35.maddesi uyarınca; “takip, ilamın icra dairesine tevdii ile başlar.”  Somut olayda alacaklı tarafından takibe dayanak yapılan ilam takip tarihinden önce bozulmuş olmakla, alacaklı tarafından icra takibine başlarken geçerli bir ilamın sunulmadığı görülmektedir. Böyle bir belgeye dayalı olarak ilamlı icra takibine başlanması yukarıda belirtilen yasanın emredici hükmüne ve dolayısıyla kamu düzenine aykırı olup, süresiz şikayete tabidir. O halde Mahkemece şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA) 14.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.