15. Hukuk Dairesi 2019/3924 E. , 2020/1802 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ...Güven Makina Tekstil İnş. Otom. Turz. Gıda San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ile davalılar 1-... 2-... arasındaki davadan dolayı Bakırköy 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 02.10.2018 gün ve 2017/173 E.-2018/420 K. sayılı hükmü onayan Dairemizin 16.10.2019 gün ve 2019/345 E.-2019/3960 K. sayılı ilamı aleyhinde davalılar vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözeşmesinin aynen ifası, tapu iptâli ve tescil ile tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda tapu iptâli ve tescil isteminin kabulüne, depo edilen bedelin karar kesinleştiğinde davalılara ödenmesine dair verilen kararın davalılar vekilince temyizi üzerine, Dairemizden verilen 16.10.2019 gün 2019/345 Esas, 2019/3960 Karar sayılı onama ilamına karşı, davalılar vekilince yasal süresi içinde karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme talepleri yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir
2-Yerel mahkemenin 20.12.2013 tarihli davanın reddine dair ilk kararının davacı vekilince temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi"nce davacı yüklenicinin arsa sahiplerine vermesi gereken bodrum kattaki 1 ve 2 nolu depoları yapıp teslim etmemesi nedeniyle bu bağımsız bölümlerin dava tarihi itibariyle rayiç değerleri bilirkişiye tesbit ettirilerek birlikte ifa kuralı gereğince bedelinin yükleniciye depo ettirilmesi, depo etmesi halinde yüklenici edimini ifa etmiş sayılacağı ve tapu iptâli ile tescil talebinde bulunmaya hak kazanacağından dava konusu 3 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin yüklenici adına tesciline karar verilmesi aksi takdirde davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Karar düzeltme talebinin reddinden sonra açılan duruşmada tarafların bozmaya karşı diyeçekleri tesbit edildikten sonra Yargıtay bozma ilamına uyulmuştur. Uyulan bozma ilamı uyarınca yaptırılan bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenen 19.03.2018 tarihli ek raporda iki adet deponun dava tarihi itibariyle toplam rayiç bedeli 132.000,00 TL olarak hesaplanmış, 25.06.2018 tarihli tahsilat makbuzu ile hesaplanan bedel mahkeme veznesine depo edilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı uyarınca yüklenicinin öncelikli edimini dava tarihi itibariyle tam olarak ifa etmemiş olması sebebiyle yapılmayan depo bedelleri hesaplattırılıp depo ettirilerek birlikte ifa suretiyle tapu iptâli ve tescile karar verilmiştir.Bu halde yüklenici dava tarihi itibariyle edimini tam olarak yerine getirmediğinden davalı arsa sahipleri davaya karşı çıkmakta haklı oldukları ve davacı birlikte ifa suretiyle bozmadan sonraki yargılamada eksik imalât bedelini depo etmek suretiyle üstlendiği edimini yerine getirerek tapu iptâli ve tescile hak kazandığından davalıların harç, ücreti vekâlet ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamaları gerekir.
Ancak, buna rağmen davalılar temyiz dilekçelerinde depo edilen bedel miktarına isabet eden oranda harç ve vekâlet ücretinden sorumlu tutulmamalarını istediklerinden, mahkemece tapu iptâli ve tescile karar verilen 3 ve 4 nolu bağımsız bölülerin toplam değeri üzerinden hesaplanacak ilam harcının 132.000,00 TL"sine isabet eden kısmından davalıların, sorumlu tutulmamaları, bu miktara isabet eden ilam harcının davacıdan tahsiline karar verilmesi ve vekâlet ücretinin de değerin 132.000,00 TL"yi aşan kısmı üzerinden hesaplanıp davalıların sorumlu tutulması ve yargılama giderinin de bu şekilde oranlanarak 132.000,00 TL"ye isabet edecek yargılama giderinden davalıların sorumlu tutulmamalarına karar verilmesi ve davalı arsa sahiplerinin, depo edilen bedelin mahkeme veznesinde nemasız olarak kalması ve yargılamanın uzun sürmesi halinde mağduriyetleri söz konusu olabileceğinden mahkeme veznesine depo edilen 132.000,00 TL bedelin 3"er aylık vadeli banka mevduat hesabına yatırtılarak karar kesinleştikten sonra oluşacak neması ile birlikte davalılara ödenmesine karar verilmesi gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan davalıların harç, ücreti vekâlet ve yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Yerel mahkeme kararının bu gerekçe ile bozulması gerekirken onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından karar düzeltme talebinin kabulü uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile Dairemizin 16.16.2019 gün 2019/345 Esas, 2019/3960 Karar sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 176,60 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalılara iadesine, ödediği karar düzeltme peşin harcının istek halinde karar düzeltme isteyen davalılara geri verilmesine, 23.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.