19. Hukuk Dairesi 2017/1440 E. , 2019/2507 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tic. Mah. Sıf.)
Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiş, miktar itibarıyla duruşma istemi yerinde görülmeyip, dosya üzerinde inceleme yapılarak, gereği konuşulup, düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacının dava dışı ... ’ın kullandığı krediye kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine öncelikle davalılardan ...’nin Diyarbakır 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/7755 E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığını, 23/05/2014 tarihine kadar bu dosyaya davacının döner sermaye ve maaşından 12.614,15.-TL kesinti yapıldığını, dosya borcunun halen kapanmadığını, söz konusu kredi borcuna ilişkin davalı ...Ş.’nin de Diyarbakır 8. İcra Müdürlüğü’nün 2010/9676 E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, davacının döner sermaye ve maaşından 23.05.2014 tarihine kadar icra dosyasına toplam 5.726,46.-TL kesinti yapıldığını, ayrıca bu dosya borcuna istinaden davalı vekili Av. ... ’e 22/09/2011 tarihinde 5.300.-TL elden ödeme yaptığını, ancak dosya borcunun henüz kapanmadığını, davacının söz konusu krediden sorumlu olduğu miktarın 8.697.-TL olmasına rağmen, toplam 23.640,61.-TL ödeme yaptığını, halen de davacıdan yapılan kesintinin devam ettiğini belirterek, davacının fazladan ödediği miktarın tespit edilerek davacıya iadesi ile davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı S.S. Bağlar ... Kooperatifi vekili, Diyarbakır 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/7755 E. sayılı dosyası ile davacının hesabından toplamda 13.886,36.-TL kesinti yapıldığını, fazladan kesilen 512,01.-TL’nin 08/07/2014 tarihinde borçluya iade edilerek dosyanın işlemden kaldırılması taleplerini UYAP üzerinden icra dairesine gönderdiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ...Ş., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının, davalı ..."na olan borcunun devam ettiği, takibin derdest olduğu, iadesi gereken bir meblağ bulunmadığı, diğer davalı kooperatif tarafından yürütülen icra takibinde fazla tahsilatın iade edildiği, başkaca iade edilmesi gereken bir alacağın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, her bir davalı tarafından ayrı ayrı davacı aleyhine yapılan Diyarbakır 3. İcra Müdürlüğü’nün 2008/7755 E. sayılı dosyası ile Diyarbakır 8. İcra Müdürlüğü’nün 2010/9676 E. sayılı dosyalarına yönelik menfi tespit ve istirdat davasıdır. Dava dilekçesinde yapılan açıklamalarda davacının her iki takip dosyasına yönelik ne miktarda menfi tespit davası açtığı açıklanmamış, ancak 100.-TL üzerinden harç yatırılarak menfi tespit davası kısmi olarak açılmıştır. Menfi tespit davasının kısmi olarak açılması usulen mümkün değildir. Bu nedenle mahkemece öncelikle davacının dava konusu yaptığı her iki takip dosyasında kendisinden talep edilen alacak miktarlarından ne kadarı için menfi tespit davası açtığı açıklattırılmalı ve yapılan bu açıklamaya göre eksik harç tamamlattırılarak yargılamaya devam edilmelidir. Dava dosyasında, davacının takip öncesi sebeplere dayanarak kendisinden sorumlu olduğu miktarlardan daha fazla talepte bulunulduğunu iddia ettiği, ayrıca takip sonrası menfi tespit sebebi olarak, yaptığı harici ödemelerin de icra dosyasına yansıtılmadığını iddia ettiği görülmektedir. Menfi tespit davalarında tarafların alacak-borç durumunun dava tarihi itibarıyla belirlenmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar da davacı vekiline açıklattırılmalıdır. Daha sonra davacı vekilinin bu açıklamalarına karşı, davalı vekillerinin de karşı açıklamaları alınıp, taraflar arasındaki çekişmeli hususlar belirlenip dosya konusunda uzman bir bilirkişiye verilip, davalı banka ve davalı kooperatif kayıtları üzerinde inceleme yapma yetkisi verilerek, tüm deliller toplanıp sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik tahkikatla hüküm kurulamayacağından hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 11/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.