Esas No: 2017/2437
Karar No: 2022/1708
Karar Tarihi: 30.03.2022
Danıştay 10. Daire 2017/2437 Esas 2022/1708 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2017/2437 E. , 2022/1708 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2017/2437
Karar No : 2022/1708
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Bakanlığı / ...
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN_KONUSU : (Kapatılan) Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ...Dairesince davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın (.... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının) temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı vekili tarafından, müvekkilinin askerlik görevini ifa ettiği sırada gözünden rahatsızlanması nedeniyle olayda idarenin sorumluluğunun bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen zarara karşılık 20.000,00 TL maddi ve 150.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: (Kapatılan) Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ...Dairesi'nin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, Hakkari Asker Hastanesince düzenlenen ...tarih ve ...sayılı sağlık kurulu raporunun kendisine 18/02/2015 tarihinde Kahta Askerlik Şubesi'nde tebliğ edildiği, dava konusu idari eylemin sağlık raporunun kesinleşmesiyle değil kendisine tebliğiyle öğrenildiği, maddi tazminat talebinin reddine ilişkin kısım için nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu, kararın bu nedenlerle bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
27/04/2017 tarihinde yürürlüğe giren 6771 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Anayasa'ya eklenen Geçici 21. maddenin (E) bendi hükmüyle, askeri yargı kaldırılmış ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde görülmekte olan dosyalardan, kanun yolu incelemesi aşamasında olanların Danıştay'a, diğer dosyaların ise görevli ve yetkili idari yargı mercilerine bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten itibaren dört ay içinde gönderileceği hükme bağlanmıştır.
Anayasanın 121. maddesi ile 25/10/1983 tarihli ve 2935 sayılı Olağanüstü Hal Kanunu'nun 4. maddesine göre, Cumhurbaşkanının başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulunca 15/08/2017 tarihinde kararlaştırılan ve 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 36. maddesi ile 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'na eklenen ve 7078 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile kabul edilen Geçici 45. maddede ise; kaldırılan askeri yargı mercilerinde görülmekte olan, tebliğde ve infaz aşamasında bulunanlar ile bu mercilerin arşivlerinde bulunan işi bitmemiş dosyalardan Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde kanun yolu incelemesinde olanların Danıştaya, diğerlerinin ise Ankara İdare Mahkemelerine gönderileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlığa ilişkin olarak, "usul kurallarının derhal uygulanırlığı ilkesi" gereğince dava dosyalarının devrini müteakip uyuşmazlığın çözümünde 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümlerinin uygulanacağı hususunda bir duraksama bulunmamaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Temyize Konu Kararın, Davanın Süre Aşımı Nedeniyle Reddine ve Manevi Tazminat Talebinin Reddi Nedeniyle Davalı İdare Lehine Vekalet Ücretine Hükmedilmesine İlişkin Kısmının İncelenmesi:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın süre aşımı nedeniyle reddine ve manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyize Konu İdare Mahkemesi Kararının, Reddedilen Maddi Tazminat Nedeniyle Davalı İdare Lehine Nispi Vekâlet Ücretine Hükmedilmesine İlişkin Kısmının İncelenmesi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
21/12/2015 tarih ve 29569 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve temyize konu kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin "Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret" başlıklı 12. maddesinde; "(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. " hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Tarifenin "Manevi tazminat davalarında ücret" başlıklı 10. maddesinde ise; "(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. (4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir." düzenlemesi yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava, 20.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminat istemiyle açılmıştır. Askeri Yüksek İdare Mahkemesince, davanın süre aşımı yönünden reddine ve reddedilen maddi tazminat yönünden nispi olarak hesaplanan 2.400,00 TL ve manevi tazminat yönünden ise maktu olarak belirlenen 1.800,00 TL olmak üzere toplam 4.200,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verildiği görülmektedir.
Manevi tazminat talebiyle açılan davalarda, Tarifenin 10. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davanın tamamen reddi durumunda avukatlık ücretinin Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağı, 4. fıkrası uyarınca ise manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücretinin ayrı bir kalem olarak hükmedileceği düzenlemelerine yer verilmiştir.
Maddi tazminat talebiyle açılan davalarda ise, davanın tümden reddi veya kısmen reddi ile kısmen kabulü durumlarında kabul edilen tazminat miktarının önemli kısmının vekalet ücreti olarak davalı idareye ödenmesi, açılan tazminat davasını davacılar açısından anlamsız hale getirmekte, bazı olaylarda ise, davacıların dava açılmadan önceki durumundan daha kötü bir duruma girmesine neden olmakta, bu durum, gerek Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuru kararlarında gerekse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında mahkemeye erişim hakkının ihlali olarak değerlendirilmektedir. Tümden ret ya da kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan maddi tazminat davalarında, taraflar lehine hükmedilecek vekalet ücretinin, kişilerin hak arama özgürlüğü kapsamındaki mahkemeye erişim hakkını ihlal etmeden ne şekilde hesaplanacağı konusunda Tarifenin 10. maddesinin 2. ve 3. fıkralarına paralel bir düzenlemeye yer verilmemiş olması nedeniyle, reddedilen maddi tazminatın Tarifenin üçüncü kısmına göre belirleneceğine ilişkin Tarife hükmünün ihmal edilmesi, hakkaniyete daha uygun olacaktır.
Yukarıda yer alan açıklamalar uyarınca, Askeri Yüksek İdare Mahkemesince, manevi tazminat isteminin reddi nedeniyle davalı idare lehine maktu vekâlet ücretine hükmedilirken; maddi tazminat isteminin reddi nedeniyle davalı idare lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.
Esasen davalı tarafın bu dava kapsamında, iki tazminat konusu yönünden farklı bir hukuki değerlendirme yapması da söz konusu değildir.
Bu durumda; reddedilen maddi tazminat talebi yönünden davalı idare lehine Mahkeme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde duruşmasız işler için maktu olarak belirlenen 1.800,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararının hüküm fıkrasında yer alan "2.400,00 TL" ibaresinin "1.800,00 TL" ve "toplam 4.200,00 TL" ibaresinin "toplam 3.600,00 TL" şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının davanın esasına ilişkin temyiz isteminin REDDİNE, vekalet ücretine ilişkin temyiz isteminin KABULÜNE,
2. Davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolundaki (Kapatılan) Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ...Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının (.... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı) 5. hüküm fıkrasında yer alan "...TL" ibaresinin "...TL" ve "toplam ...TL" ibaresinin "toplam ...TL" şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Dava dosyasının .... İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2022 tarihinde esas yönünden oy birliğiyle, vekalet ücreti yönünden oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Reddedilen maddi tazminat miktarına ilişkin olarak, davalı idare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, "yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık" kapsamında bulunmayıp, anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren, "hukuka aykırılık" teşkil ettiğinden, İdare Mahkemesi kararının, bu kısmı yönünden yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla aksi yönde oluşan düzeltilerek onama kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.