Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Dosya kapsamından imzaya ve borca itiraz eden İ.U.ye ödeme emri tebligatının tebliğ edilemeden iade edildiği anlaşılmaktadır. Borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmiş ise de, alacaklının yetkili icra müdürlüğünde ödeme emrini tebliğe çıkartma işleminden borçluya karşı takibi sürdürme iradesinin varlığı anlaşılmaktadır. Yargılama aşamasında da bu iradenin alacaklının, borçlunun itirazın reddine karar verilmesini istemesinden devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda borçlunun itirazının süresinde olduğunun kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde itirazın süreden reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 13.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.