Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2014/13370 Esas 2017/2108 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/13370
Karar No: 2017/2108
Karar Tarihi: 13.06.2017

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2014/13370 Esas 2017/2108 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık yağma suçundan mahkum edilmiştir. Duruşmaya katılmayan sanık için yapılan inceleme sonucunda suçun sanıklar tarafından işlendiği kabul edilmiştir. Ancak mağdurun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartlarının oluştuğu gözetilmemiştir. Ayrıca, TCK 53/1-b maddesi hakkında yapılan karar Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Mahkemece zorunlu savunmanlar görevlendirildiği için ödenen avukatlık ücreti yeterli olmayan sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmiştir. Bu nedenlerle sanık ve savunma itirazları yerinde görülerek hüküm BOZULMUŞTUR.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu (TCK) 168. madde
- TCK 53/1-2. madde ve 3.fıkra 1.cümle (iptal edilmiştir)
- TCK 53/1-b madde (iptal edilmiştir)
- 5271 sayılı Yasa'nın 150/3. maddesi
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c maddesi
6. Ceza Dairesi         2014/13370 E.  ,  2017/2108 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm sanık ... savunmanı tarafından duruşmalı olarak da temyiz edilmekle;

    Sanık ..."nın duruşma gününden usulen haberdar edildiği halde duruşmaya gelmediği ve bir mazeret de bildirmediği, sanık ... savunmanı Av...."in mazereti nedeniyle duruşmaya katılamayacağını bildiren telgraf gönderdiği, mazereti kabul edilmeyerek, adı geçen sanık yönünden duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

    Ancak;

    1- Mağdur ..."ın, 16.05.2013 havale tarihli dilekçesi ile, 1.400 TL olan zararının sanık ..."nın kardeşi Kenan tarafından karşılandığını belirterek sanık ... hakkındaki şikayetinden vazgeçmesi; yine talimatla alınan 05/06/2013 tarihli beyanında aynen, "şikayetten sonra sanıkların yakınları beni aradılar ve benim zararımı karşıladılar. Kendilerinden hiçbir alacağım kalmamıştır. Bu nedenle şikayetçi değilim, davaya katılma talebimde yoktur." demiş olması karşısında; sanıklar hakkında TCK"nın 168. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartlarının oluştuğu gözetilmeden yerinde ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilerek fazla ceza tayini,

    2-Kabule göre de;

    a-) Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53/1-2. maddesi ile 3.fıkra 1.cümlenin tatbikine, karar verilmiş ise de; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140- 2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,

    b-) Mahkemece 5271 sayılı Yasa’nın 150/3. maddesi uyarınca, sanıkların savunmasını yapmak üzere zorunlu savunmanların görevlendirilmesi nedeniyle, savunmanlara ödenen avukatlık ücretinin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye açıkça aykırı şekilde, yeterli ödeme güçleri bulunmayan sanıklara yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi,

    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanı ile sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.