19. Hukuk Dairesi 2016/5174 E. , 2017/7980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki birleşen tazminat - alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kabülüne yönelik olarak verilen hükmün asıl ve birleşen dava davalısı vekilince duruşmalı, davacı vekilince katılma yoluyla duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, davalı şirketin devraldığı Fortisbank A.Ş. ile müvekkili şirket arasında imzalanan protokolle davalı tarafın 5.000 adet dental paket satın almayı taahhüt ettiğini ancak 2.000 adet civarında ürün satın aldığını, davalıya taahhüdünü yerine getirmesi, aksi takdirde protokolün tek taraflı feshedilmiş sayılacağı ve oluşan zararın tazmini ile cezai şartın tahsil edileceğine ilişkin 30 günlük süre verilerek keşide edilen ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmenin ihlalinin söz konusu olmadığını, 5.000 adet paket alımı ile ilgili protokolde herhangi bir süre sınırlaması olmayıp, davacı tarafın zararın tazmini ya da cezai şart talep hakkı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davalının 07/01/2009 tarihli protokolü asıl davada belirtilen nedenlerle ihlali nedeniyle sözleşme gereği cezai şart ödemesi gerektiğini iddia ederek, 50.000 TL cezai şartın ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi olan 03/10/2011 tarihinden itibaren ticari işler temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 20/01/2014 tarihli ıslah dilekçesiyle asıl davadaki talebini artırarak 25.714,70 TL’ye hükmolunmasını istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, davalının 07/01/2009 tarihli sözleşmeyle davacıdan 5 bin adet dental paket almayı taahhüt ettiği, davalı tarafın dava tarihine kadar aldığı paket sayısının 1488 adet olup, son alım tarihinden itibaren 2 yıl geçtiği, davacının davalıya sözleşme uyarınca 30 günlük süre vererek ihtarname göndermesine rağmen herhangi bir alım olmadığı, davacının sözleşmeyi fesihte haklı olup, sözleşmeyle kararlaştırılan kar mahrumiyeti ve cezai şartı ödemekle yükümlü olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının tümden, davalı vekilinin asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı asıl davada 2.000 civarında ürün satıldığını dava dilekçesinde belirttiği gibi davacıya gönderdiği e-mailinde de 2.000 adet ürün satıldığını kabul etmiş olup, bu miktar üzerinden hesaplama yapılması gerekirken bunun gözardı edilerek satılan ürünün 1.488 adet olduğunun kabulü ile bu miktar üzerinden hesaplama yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve davalı vekilinin birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının tümden, davalı vekilinin asıl davaya yönelik (2) nolu bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davaya ilişkin hükmün davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100,00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 14/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.