Esas No: 2020/1018
Karar No: 2022/2049
Karar Tarihi: 30.03.2022
Danıştay 4. Daire 2020/1018 Esas 2022/2049 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2020/1018 E. , 2022/2049 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/1018
Karar No : 2022/2049
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...İşletmeciliği Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ....
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından ihtirazi kayıtla verilen beyanname ile yurt dışından elde edilen krediye ilişkin olarak ödenen faiz üzerinden 2019/5 dönemi için tahakkuk eden gelir (stopaj) vergisinin kaldırılması ve faizi ile iadesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:.... sayılı kararda; Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 8.maddesinde belirtilen stopaj vergisi istisnasından yaralanılabilmesi için kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların yapıları, ortakları ve benzeri konularda herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmadığı, yasa koyucunun yurt dışından kullanılan kredilerin kullanımını kolaylaştırmak ve maliyetini düşürmek amacıyla istisna kapsamını genişlettiği dikkate alındığında, aracı kurumlardan, davacı şirketin temin ettiği kredinin ve şirkete yapılan faiz ödemelerinin istisna kapsamında değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varıldığından davacı şirketin kullandığı kredi için uyuşmazlığa konu dönemde aracı firmalara ödediği faizin istisna kapsamında olduğu; bu durumda, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların yapıları, ortakları ve benzeri konularda herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmadığı dikkate alındığında, aracı kurumlardan, davacı şirketin temin ettiği krediye ilişkin faiz ödemelerine %0 vergi kesintisi oranının uygulanması gerektiği anlaşılmış olup, davacının ihtirazi kaydı dikkate alınmadan 2019/5 dönemine ilişkin olarak yapılan stopaj tahakkukunun ödenen faiz üzerinden hesaplanan 176.702,83 TL'lik kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı ve yasal faizi ile iadesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; kreditör kurumların, yabancı devlet, uluslararası kurum veya yabancı banka ya da bulunduğu ülkede mutad olarak kredi vermeye yetkilendirilmiş olup sadece ilişkili bulunduğu kurumlara değil tüm gerçek ve tüzel kişilere kredi veren kurumlardan olmadığı hususu da taraflar arasında ihtilafsız olduğu; bu sebeple, 5520 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile, kanuni ve iş merkezleri Türkiye'de bulunmayıp Türkiye'de menkul sermaye iradı elde ettiği için dar mükellef olarak tanımlanan kurumların, olayda da bu şirketlere ödenen faizlerin, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın 1/5 maddesinde belirtilen "diğer faizler" olarak %10 oranında tevkifata tabi tutulması gerektiğinden davacının ihtirazi kaydı dikkate alınmadan 2019/5 dönemine ilişkin olarak yapılan gelir stopaj vergisi tahakkukunda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Aracı kurumların kuruluş sözleşmelerinde açıkça kredi verenlerin müvekkil firmaya verdiği krediye aracılık etmek amacıyla kurulduğunun belirtildiği, firmaları tarafından kullanılan kredilerin tüm hak ve borçlarından özünde kredi verenlerin sorumlu olduğu, müvekkil firmaya kredi sağlayan bu kuruluşların zaten Kore'de mukim Banka statüsünde yani finans kurumu olarak kabul edilen yatırım bankalarından olduğundan ilgili krediye ödenen faizin stopaja tabi olmadığı ihtirazi kayıt dilekçesi dikkate alınmadan gerçekleştirilen tahakkuk işleminin faize isabet eden kısmında hukuka uyarlık bulunmadığından aksi yöndeki kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) bendinde; vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği düzenlenmiştir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 30. maddesinde; serbest meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, her nevi alacak faizleri, menkul sermaye iratları, telif, imtiyaz, ihtira, işletme, ticaret unvanı, alameti farika ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki mukabilinde alınan bedellerin kurumlar vergisi stopajına tabi tutulacağı hükme alınmış olup, aynı maddenin 8. fıkrası ile Bakanlar Kurulunun fıkralarda belirtilen vergi kesintisi oranlarını, gelir unsurları veya faaliyet konuları itibarıyla ayrı ayrı belirlemeye, sıfıra kadar indirmeye veya ilgili fıkralarda belirtilen oranın bir katına kadar artırmaya yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın 1. maddesinde 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 30. maddesi uyarınca dar mükellefiyete tabi kurumların vergi kesintisine tabi kazanç ve iratlarından yapılacak vergi kesintisi oranları tespit edilmiş olup, 5. fıkranın a bendinde her nevi alacak faizlerinden, yabancı devletler, uluslararası kurumlar veya yabancı bankalardan ya da bulunduğu ülkede mutad olarak kredi vermeye yetkilendirilmiş olup sadece ilişkili bulunduğu kurumlara değil tüm gerçek ve tüzel kişilere kredi veren kurumlardan alınan her türlü krediler için ödenecek faizlerden (katılım bankalarının kendi usullerine göre yurt dışından sağladıkları fonlar ve benzeri kaynaklar için ödedikleri kâr payları dahil) vergi kesintisi oranının % 0 olarak uygulanacağı belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen hükme ilişkin 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca yabancı devletler, uluslararası kurumlar, veya yabancı bankalardan ya da bulunduğu ülkede mutad olarak kredi vermeye yetkilendirilmiş olup sadece ilişkili bulunduğu kurumlara değil tüm gerçek ve tüzel kişilere kredi veren kurumlardan alınan krediler için ödenecek faizlerden yapılan vergi kesintisi oranının %0 olduğu belirtilmiştir.
1 Seri nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "Bakanlar Kurulunca belirlenecek ülkelerde yerleşik olan veya faaliyette bulunan kurumlara yapılacak her türlü ödemeler" başlıklı 30.5. Bölümünün, "Vergi kesintisi kapsamında olmayan ödemeler" başlıklı 3. kısmında ise; Bakanlar Kurulunca belirlenecek ülkelerdeki kuruluşlardan temin edilen borçlanmalara ilişkin anapara, faiz ve kâr payı ödemeleriyle sigorta ve reasürans ödemeleri üzerinden bu fıkra kapsamında vergi kesintisi yapılmayacağı, finans kuruluşları dışındakilere bu mahiyette yapılan ödemelerin ise vergi kesintisine tabi tutulacağı öngörülmüştür.
Yukarıdaki hükümlerin değerlendirilmesinden; finans kurumlarından alınan krediler nedeniyle yapılan faiz ödemelerine ilişkin vergi kesintisi oranının %0 olarak uygulanabilmesi için yabancı ülke mukimi finans kurumunun tüm gerçek ve tüzel kişilere kredi veren kurum olması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; Güney Kore'de mukim finans kuruluşları ile davacı arasında yapılan sözleşme gereğince davacının bu kuruluşlardan temin ettiği krediyi söz konusu finans kuruluşları tarafından kurulan ve aynı şirketler grubu içerisinde yer alan firmalar aracılığıyla aynı şekilde tahsil ettiği, davacı şirketin tahsil ettiği krediye ait faiz ödemesini de bu aracı firmalara yaptığı, söz konusu krediye ilişkin olarak yapılan faiz ödemesi üzerinden stopaj tahakkuku yapılmaması gerektiği yolundaki ihtirazi kaydı kabul edilmeyerek 2019/5 dönemi için 1.724.914,67 TL tutarında stopaj vergisi tahakkuku yapıldığı, bu tahakkukun söz konusu faiz ödemesine ilişkin 176.702,83 TL'lik kısmının iptali ve yasal faizi ile birlikte iadesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı şirketin ihtiyaç duyduğu işletme kredisinin temini için Kore'de mukim NH Investments and Securities Co.Ltd, Hana Financial Investments Co. Ltd, HMC Investments Securities Co.Ltd. (Kredi Verenler) unvanlı yatırım bankaları ile anlaşma sağladığı, davacı şirket ve Kredi Veren kuruluşlar arasındaki sözleşmede kredinin doğrudan "Kredi Verenler" tarafından temini yerine özel olarak bu amaçla kurulmuş olan Woori Credit 9 Asset Management Co.Ltd, Smart Start-Up Co. Ltd, Keunheemang 1st Co. Ltd, Nh NH Investments and Securities Co.Ltd. ("Aracı Kurumlar") unvanlı şirketler tarafından verilmesi kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Aracı Kurumlarla Kredi Veren arasında imzalanmış olan "Yeddiemin Sözleşmesi, Hizmet Sözleşmesi ve Tahvil Alım Sözleşmeleri" ile aracı kurum ana sözleşmelerinin tercümeleri incelendiğinde; davacı şirketin kullandığı krediyi asıl temin edenin Kore'de faaliyet gösteren ve Kore Finansal Yatırım Hizmetleri ve Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında lisans sahibi olan Kredi Veren kuruluşlar olduğu, aracı kurumların kredi verenler tarafından yönetildiği, aracı kurumun karşılaşacağı tüm risklerden kredi verenin sorumlu tutulacağı, Aracı Kurumun yetki verenin adına ya da yararı için hareket etme hakkına sahip olmadığı, aracı kurumların köprü niteliğinde olduğu, krediyi asıl verenin Kredi Verenler olup yurtdışı finans kuruluşlarının Türkiye'de mukim şirketler için sağladıkları kredilerin söz konusu finans kuruluşları ile aynı şirketler grubu içinde bulunan ancak finans kuruluşu olmayan şirketlerce katlandıkları ek külfetlerle birlikte aynen aktarılması faaliyetini yürüttükleri, aracı kurumların yapmış oldukların işin finansman teminine aracılık hizmeti olduğu anlaşılmaktadır.
Olayda, Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 8.maddesinde belirtilen stopaj vergisi istisnasından yaralanılabilmesi için kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların yapıları, ortakları ve benzeri konularda herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmadığı, yasa koyucunun yurt dışından kullanılan kredilerin kullanımını kolaylaştırmak ve maliyetini düşürmek amacıyla istisna kapsamını genişlettiği dikkate alındığında, aracı kurumlardan, davacı şirketin temin ettiği kredinin ve şirkete yapılan faiz ödemelerinin istisna kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların yapıları, ortakları ve benzeri konularda herhangi bir sınırlamaya tabi tutulmadığı dikkate alındığında, aracı kurumlardan, davacı şirketin temin ettiği krediye ilişkin faiz ödemelerine %0 vergi kesintisi oranının uygulanması gerektiği anlaşılmış olup, davacının ihtirazi kaydı dikkate alınmadan 2019/5 dönemine ilişkin olarak yapılan stopaj tahakkukunun ödenen faiz üzerinden hesaplanan 176.702,83 TL'lik kısmınında hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından; aynı yöndeki mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar veren Vergi Dava Dairesi kararında yasal isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:.., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 30/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.