20. Hukuk Dairesi 2017/3879 E. , 2018/1805 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının arsa payı sahibi olması nedeniyle yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi neticesinde dava konusu sitede kendisine dört (4) adet bağımsız bölüm düştüğünü, ancak davalının bu bölümlere ilişkin aidat, yakıt ve diğer ortak giderleri ödemekten imtina ettiğini, bu nedenle hakkında......ılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borcu bulunmadığı gerekçesiyle borca itiraz ettiğini beyan ederek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20"si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davalının, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak giderleri ödemediği, dosyaya ödediğine dair bir belge de sunmadığı, bu hususların bilirkişi raporu ile de sabit olduğu gerekçesi ile; davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine, davalının takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 5.349,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, ana paraya takip tarihinden itibaren aylık %5 gecikme tazminatı uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre dava; Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan ortak gider alacağı nedeni ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; eldeki dava dosyasında anataşınmazın yönetim planının ve işletme projesinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu aşamada; davalı aleyhine borç doğuran işlemlerin tespit edilmesi, varsa yapılan ödemelerin borçtan düşülmesi, faiz yükümlülüğünün başlaması açısından alınan kararların davalıya tebliğ edilmesi gerektiğinden; diğer taraftan davalının sorumlu olduğu aidat yükümlülüğüne ilişkin olarak anataşınmazda toplu yaşamın başladığı tarih, yönetim planı hükümlerine göre bağımsız bölüm maliklerinin sorumluluğu ve aidat miktarlarının belirlenmesine ilişkin kat malikleri kurulu kararları, hazirun cetvelleri, karar defterleri ve varsa tarafların elindeki ödeme belgeleri ve delilleri de birlikte değerlendirilerek icra takibine konu olan alacağın dayanakları, herbir bağımsız bölüme düşecek ödeme yükümlülüğü ve miktarlarının ayrı ayrı değerlendirildiği uzman bilirkişi raporlarının dosya kapsamına alınması ve bundan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik ve yetersiz inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 14/03/2018 gününde oy birliği ile karar verildi.