17. Ceza Dairesi 2019/10109 E. , 2019/10750 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
Nitelikli hırsızlık suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/2-h maddesi uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair İnebolu Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2015 tarih, 2015/18 Esas ve 2015/159 sayılı kararının 05/05/2015 tarihinde kesinleşmesi üzerine mezkûr karara karşı Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 21/05/2019 tarihli ve 94660652-105-37-3138-2019-KYB sayılı “Kanun Yararına Bozma” talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başavcılığının 27/05/2019 tarihli ve 2019/56460 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İstem yazısında;
“Sanığın 24/11/2014 tarihinde BİM isimli marketten, 01/12/2014 tarihli Değer Tespit Tutanağı"na göre toplam değeri 13,50 Türk lirası olan 2 adet halka sucuk ile değeri 9,95 Tük lirası olan 1 adet traş bıçağının bedelini ödemeden ayrıldığı somut olayda, hırsızlanan malın değerinin azlığı gözetilerek, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun"un 145. maddesi uyarınca cezadan indirim yapılması veya ceza verilmekten vazgeçilmesi hususlarının tartışılmamış olmasında isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 21/05/2019 gün ve 94660652-105-37-3138-2019-KYB sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ olunur.” denilmektedir.
Hukuksal değerlendirme:
5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 tarihli ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. TCK"nun 145. maddesinin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
İnceleme konusu somut olayda:
BİM isimli marketten toplam değeri 24,45 TL olan 1 adet tıraş bıçağı ile 2 adet Dağhan marka sucuğu çalan sanık hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin miktar olarak az olması nedeniyle TCK"nun 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi yasaya aykırıdır.
SONUÇ VE KARAR:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği ihbarnamedeki düşünce yukarıda belirtilen nedenle yerinde görüldüğünden, İnebolu Asliye Ceza Mahkemesinin 30/03/2015 tarih, 2015/18 Esas ve 2015/159 Karar sayılı kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca Kanun Yararına BOZULMASINA, aynı Yasa"nın 309/4-b maddesi uyarınca bozma sebeplerine ilişkin müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahal mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17/09/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.