Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren, davacının çalıştığı şef kadrosunun bulunduğu hasar servisinin kapatıldığını bu nedenle başka bir bölümde çalıştırılma imkânı bulunmadığını savunarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davacının genel müdürlük bünyesinde bulunan hasar servisi bölümünde çalışıp çalışmayacağı konusunda ya da kıdemine ve niteliklerine göre başka bölüm için herhangi bir teklif yapılmadığı, bölümde davacıdan daha kıdemsiz kişiler bulunduğu halde davacının çıkışının yapıldığı, feshin geçerli nedene dayandığının kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. İşe iadeye ilişkin bu karar Yargıtay 9. HD tarafından “..İddia ve savunmaya göre davacının çalıştığı Bölge Müdürlüğünde hasar bölümünün kapatılıp kapatılmadığının öncelikle açıklığa kavuşturulması gerekir. Mahkemece davacının çalıştığı bölümünün kapatıldığı kabul edilerek, salt davacı tanıklarının beyanlarından hareketle feshin son çare olması ilkesinin göz önünde bulundurulmadığı sonucuna varılmıştır. Feshin son çare olması ilkesinin işyerinde uygulanabilirliliğinin somut olarak ortaya konulması gerekir. Bu nedenle bilirkişi aracılığı ile Bölge Müdürlüğündeki hasar tespit bölümünün kapatılıp kapatılmadığı, kapatılmışsa davacının aynı bölgede değerlendirilme olanağının bulunup bulunmadığı, bölgedeki hasar tespit bölümünün kapatılmasının Genel Müdürlük muhasebe servisinde doğuracağı ek işgücü ihtiyacının nasıl karşılandığı, davacı ile aynı nitelikte yeni işçi alınıp alınmadığı, davacının kısa bir eğitimle bölgede veya genel müdürlükte çalıştırılabileceği boş pozisyon bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığının belirlenmesi gerekir..” şeklinde bozulmuştur.
Bozma ilamına uyan mahkeme, davalı vekili tarafından sunulan 2008 yılından bu yana işe giren elemanların listesi ile yetinerek, şirketin bir çok bölge müdürlüğünün olduğu
davacı ile aynı pozisyonda olan bir çok elamanın çeşitli birimlerde çalıştırıldığı, iş akdinin feshinden sonra işveren tarafından yeni elemen alındığı, yeni alınan elemanların eğitim durumunun davacı ile aynı olduğu, yapılan feshin işletmenin, iş yerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan nedenlere dayanmadığı, davacıya başka bir birimde çalışması teklif edilmediği, feshin son çare değil ilk çare olarak düşünüldüğü, bu nedenle davacının iş akdinin davalı iş verence geçersiz nedenle feshedildiği gerekçesiyle işe iade kararı vermiştir.
İş sözleşmesinin feshi gerekçesi ve işyeri kayıtları dikkate alındığında, uyuşmazlığın çözülebilmesi için bozma ilamındaki hususların netleştirilmesi gereklidir. Mahkemece işverenin faaliyet konusunda uzman bilirkişilerden oluşan kurul ile birlikte işyerinde keşif icra edilerek;
A)Davacının çalıştığı hasar tespit bölümünün kapatılıp kapatılmadığı,
B)Hasar tespit bölümü kapatılmış ise, davacının aynı bölgede çalıştırılma olanağının bulunup bulunmadığı,
C)Bölge müdürlüğündeki hasar tespit bölümünün kapatılmasının Genel Müdürlük muhasebe servisinde doğuracağı ek işgücü ihtiyacının nasıl karşılandığı,
D)Davacı ile aynı nitelikte yeni işçi alınıp alınmadığı,
E)Davacının kısa bir eğitimle bölgede veya genel müdürlükte çalıştırılabileceği boş pozisyon bulunup bulunmadığı,
hususları kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır. Mahkemece keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmadan, sadece işe alınan elemanların listesi ile yetinilerek karar verilmesi eksik inceleme nedeniyle bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.10.2011 günü oybirliğiyle karar verildi.