Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/10136
Karar No: 2022/1713
Karar Tarihi: 30.03.2022

Danıştay 10. Daire 2019/10136 Esas 2022/1713 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/10136 E.  ,  2022/1713 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/10136
    Karar No : 2022/1713

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Plastik İnşaat Malzemeleri A.Ş.
    VEKİLİ : Av. ...
    İSTEMİN_KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından ihracat taahhüdünün kapatılmasında kullanılan gümrük beyannamelerinin sahte olduğu ve kredi taahhüdüne sayılmaması gerektiğinden bahisle haksız yere alındığı ileri sürülen 4.612,20 TL kaynak kullanımı destekleme fonu ve 35.968,63 TL gecikme faizinin ödenmesi amacıyla 6183 sayılı Kanunun 37. maddesi uyarınca tesis edilen ... tarih ve ... sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmektedir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesince davacı adına işlem gören ve taahhüdün kapatılmasında kullanılan gümrük beyannamelerinin 1997 ve 1998 tarihli oldukları görüldüğünden ihracat kredisi taahhüdüne dair kapatma işleminin yapıldığı tarihten itibaren zamanaşımı süresi olan 5 yıl içinde idarenin denetim ve araştırma yetkisini kullanıp mevzuata ve usule aykırı bir işlemin tespiti halinde davacı adına kaynak kullanımı destekleme fonu için tahakkuk yapması gerektiği, davalı idarece, davacının fon ödeme yükümlülüğüne dair denetim yetkisini kullanmayarak beş yıl içinde davacıya tebliğ edilmeyen fonun zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu belirtilerek bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Kaynak Kullanımı Destekleme Fonunun vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülük olmadığı, bu nedenle kaynak kullanımı destekleme fonunun tahakkukuna ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nda düzenlenen 5 yıllık tahakkuk zamanaşımı süresinin uygulanamayacağı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda belirtilen 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, 26/08/1998 tarihinde kullanılan krediden alınması gereken kaynak kullanımı destekleme fonunun ödenmesine ilişkin 6183 sayılı Kanun'un 37. Maddesi uyarınca düzenlenen ... tarihli tahakkuk işleminde 10 yıllık genel zamanaşımı süresi geçtiğinden hukuka aykırı olduğu, sonucu itibariyle doğru olan Mahkeme kararının belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Uyuşmazlık, davacı şirketin 1997 ve 1998 yıllarına ait gümrük beyannamelerinin sahte olduğu ve kredi taahhüdünde kullanılmaması gerektiğinden bahisle 4.612,20 TL Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) ve 35.968,63 TL KKDF cezai faizin ödenmesi amacıyla 6183 sayılı Kanun'un 37. maddesi uyarınca tesis edilen 24/12/2008 tarih ve 21740 sayılı işlemden kaynaklanmaktadır
    Mahkemece, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 114. maddesinde yer alan 5 yıllık tahakkuk zamanaşımı süresinin geçirilmesinden sonra tesis edilen dava konusu işlemin hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un "Kanun'un Şümulü" başlıklı 1. maddesi, 1. fıkrasında; "Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur." hükmü yer almaktadır.
    Öte yandan; 2976 sayılı Dış Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'un Bakanlar Kurulu'na verdiği yetki kapsamında ithalat rejimi kararından kaynaklanması nedeniyle kamu alacağı niteliğinde sayılan ve 6183 sayılı Kanun'a göre tahsili gereken kaynak kullanımını destekleme fonu, vergi, resim harç ve benzeri mali yükümlülük niteliği taşımamaktadır.
    Bu nedenle, kaynak kullanımını destekleme fonunun tahakkuku aşamasında, 213 sayılı Kanun'un hükümlerini uygulama olanağı bulunmamaktadır.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 37. maddesinde; "Amme Alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir. Hususi Kanunlarında ödeme zamanı tesbit edilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir. Bu ödeme müddetinin son günü amme alacağının vadesi günüdür." hükmü, yine aynı Kanun'Un 55. maddesinde, "Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir ödeme emri ile tebliğ olunur." hükmü 102. maddesinde ise, amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrayacağı kuralı yer almaktadır.
    6183 sayılı Kanun'un 37. maddesine göre tesis edilen işlem; kamu alacağının vadesini belirleyen ve belirtilen süre içinde ödenmediği takdirde aynı Kanun hükümleri çerçevesinde alacağın takip ve tahsil edileceğini bildiren bir işlemdir.
    Başka bir ifadeyle kamu alacağı, 6183 sayılı Kanun'un 37. maddesine göre ödeme için verilen bir aylık sürenin dolmasından itibaren kesinleşmekte ve bu kesinleşmeden itibaren anılan Kanun'un 102. maddesinde yer alan tahsil zamanaşımı süresi işlemeye başlamaktadır.
    Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu ile ilgili özel mevzuatta haksız yere ödendiği saptanan primlerin geri alınması ile ilgili tahakkuk ve tahsil zamanaşımına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediğinden vadesi belirsiz amme alacağı durumunda olan fon alacağının; en son yararlanma tarihi esas alınmak ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nda belirlenen 10 yıllık genel zamanaşımı süresini aşmamak koşuluyla, kesinleşmesinden itibaren en geç 5 yıllık tahsil zamanaşımı süresi içinde tahsili gerekmektedir.
    Buna göre, 26/08/1998 tarihinde kullanılan kredi ile birlikte alınması gereken Kaynak Kullanımı Destekleme Fonunun 6183 sayılı Kanunun 37. maddesi uyarınca tesis edilen 24/12/2008 tarihli işlemle istenilmesinde, Türk Borçlar Kanununda düzenlenen 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçirildiği görülmektedir.
    Bu durumda, sonucu itibarıyla isabetli bulunan İdare Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle onanması gerekmektedir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin REDDİNE,
    2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
    3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi