7. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/16093 Karar No: 2015/11803 Karar Tarihi: 10.06.2015
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/16093 Esas 2015/11803 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2014/16093 E. , 2015/11803 K.
"İçtihat Metni"
İş Mahkemesi Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tüzelkişiliğinin olmamasına rağmen karar başlığında GOP Üniversite Hastanesi yazılması hatalı ise de, davaya Rektörlük Vekilinin cevap vermesi ve Rektörlük adına davayı takip etmesi karşısında davalı isminin hatalı yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olduğunun anlaşılmasına göre davalı vekilinin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı, 01/01/2003 tarihinden emekli olduğu 2010 yılına kadar davalı işyerinde çalıştığını ileri sürerek bazı işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Uyuşmazlık kıdem tazminatına hangi tarihten itibaren faizin işletileceğine ilişkindir. 4857 sayılı İş Kanununun 120"nci maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte olan 1475 sayılı Yasanın 14"üncü maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla ayrılması halinde, kıdem tazminatına hak kazanılabileceği hükme bağlanmıştır. O halde anılan hüküm uyarınca, fesih bildiriminde bulunulabilmesi için işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödemeye hak kazanmış olması şarttır. Bundan başka işçinin bağlı bulunduğu kurum ya da sandığa bahsi geçen işlemler için başvurması ve bu yöndeki yazıyı işverene bildirmesi gerekir. Böylece işçinin yaşlılık, emeklilik, mamullük ve toptan ödeme yönlerinden bağlı bulunduğu mevzuata göre hak kazanıp kazanmadığı denetlenmiş olur. Öte yandan işçinin, sosyal güvenlik anlamında bu hakkı kazanmasının ardından, ilgili kurum ya da sandığa başvurmaksızın kıdem tazminatı talebiyle işyerinden ayrılması ve bu yolla hakkın kötüye kullanılmasının önüne geçilmiş olur. İşçi tarafından bağlı bulunduğu kurum ya da sandıktan tahsise ya da tahsis yapılabileceğine dair yazının işverene bildirildiği anda işverenin kıdem tazminatı ödeme yükümü doğar. Faiz başlangıcında da bu tarih esas alınmalıdır. Somut olayda davacı yaşlılık aylığına hak kazandığı gerekçesi ile iş aktinin sonlandırmıştır. Mahkemece davacının yaşlılık aylığına hak kazandığına dair belgeyi davalı işverene tebliğ tarihi veya SGK tarafından işverene bildirildiği tarih araştırımalıdır. Eğer işverene bildirim varsa bu tarihten, tebliğ edilmemiş ise dava tarihinden itibaren faize hükmedilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde fesih tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması hatalıdır. 3-Mahkemece hüküm fıkrasının 2. bendinde davalının harçtan muaf olduğu kabul edilmesine rağmen, 5. bendinde tekrar bu harçların davalıdan tahsiline karar verilmiş olması da hatalıdır. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazı kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.