Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/4828
Karar No: 2022/7637
Karar Tarihi: 23.05.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/4828 Esas 2022/7637 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, çalıştığı şirketteki işlemlerinin hileli olarak bildirildiği gerekçesiyle emeklilik işleminin iptal edilmesi ve aylıklarının kesilmesinin iptali ile birikmiş aylıklarının yasal faiziyle ödenmesi talebiyle dava açmıştır. İlk derece mahkemesi davanın reddine karar vermiştir. İstinaf başvurusu sonrasında Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi de aynı sebeple istinaf başvurusunu reddetmiştir. Davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuş ve kararın bozulmasını talep etmiştir. Sahte sigortalılığa dayanan davaların kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiş olup resmi belge ve yazılı deliller güçlü delil olarak kabul edilmektedir. Ancak, bu tür kanıtların bulunmaması halinde bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen kişilerin bilgileri ile sonuca varılabilir. Mahkeme, gerekli araştırmayı yapmadığı için kararın bozulmasına karar verilmiştir. 5510 sayılı Kanun'un 86. maddesi incelediğinde hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmediği anlaşılmaktadır. Ancak, bazı durumlarda resmi belge ve yazılı delillerin yanı sıra bordro tanıklarının beyanları veya iş ilişkisini bilen kişilerin bilgi ve görgülerine başvurmak mümkündür. Bu tür davaların kamu düzeni ile ilgili olması nedeniyle mahkemece özenle, eksiksiz bir şekilde araştırılması gerekmektedir. Kararın bozulması gereken nedenler arasında usul ve yasaya aykırılık yer almaktadır. İlgili kanun maddeleri 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 86. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6100 sayılı Kanun'un ilgili hükümleri olarak belirtilmiştir.
10. Hukuk Dairesi         2022/4828 E.  ,  2022/7637 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
    İlk Derece Mahkemesi : ... 13. İş Mahkemesi


    Dava, Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir
    İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı, davacının ...Reklam Matbaa İnş. Ltd. Şti.'de geçen 07.09.2011- 19.03.2012 tarihleri arasındaki çalışmalarına ilişkin bildirimlerini ve dolayısıyla emekliliğini iptal eden Kurum işleminin iptali ile aylıklarının kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanmasına, birikmiş aylıklarının yasal faiziyle ödenmesini istemiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı Kurum vekili, davanın reddini istemiştir.
    III-MAHKEME KARARI:
    A-İLK DERECE
    MAHKEME KARARI
    Mahkemece, “davacının sigortalı olarak bildirilmesi hileye dayalı olduğundan davalı idarenin gerçekleştirdiği hizmet iptaline dönük işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı açık olup, hileli bildirime dayanan aylık tahsisi nedeniyle yapılan ödemelerin geri alınması yönünde tesis edilen işlemde de 5510 sayılı Kanun'un 96 ncı maddesi uyarınca yasal isabetsizlik görülmemiştir.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesi, davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, davacının çalışmalarının 07.09.2011-19-03-2012 tarihleri arasında geçtiğini, bu tarihlerde şirketin kapalı olduğuna dair herhangi bir yoklama tutanağı olmadığı gibi 15.06.2012 tarihli Vergi Dairesi yoklama fişinde şirketin ... adresinden Bağcılar adresine naklinin gerçekleştiği, şirketin yeni adresinde yapılan yoklamada ise beş sigortalı çalışanı olduğu, masa, sandalye bilgisayar ve stok mallarının bulunduğunun tespit edildiğini, şirketin adresinde bulunmadığının tespit edildiği tarih olan 06.04.2012 tarihinde daavcının zaten bahsi geçen şirkette çalışmadığını belirterek temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa’nın 86. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.
    Mahkemenin kararı eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
    Mahkemece; ihtilaf konusu dönem yönünden davacının çalışmalarının hangi süreyle nerede geçtiği, hangi işlerin nerede yapıldığı konusu, birlikte çalışılan kişiler davacıya açıklattırılmalı, ihtilaf konusu dönemde fiilen çalıştığı tespit edilen sigortalıların beyanları alınmalı, resen tespit edilecek bordo tanıkları dinlenmeli, tanık beyanları arasında çelişki bulunması halinde giderilmeli, işyerinin sBakırköy adresinden Bağcılar adresine nakil edildiği bilgisi karşısında nakil adresleri bakımından da araştırma yapılıp, davacının beyanı denetlenmeli, davacının beyan ettiği adreslerin tamamı bakımından komşu işyerleri sahipleri ile çalışanları Sosyal Güvenlik Kurumu, Vergi Dairesi, Emniyet, Belediye, Ticaret Odası aracılığıyla tespit edilerek bu kişilerin bilgi ve görgülerine başvurulmalı uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının HMK'nın 373/1. Maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 23.05.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi