5. Ceza Dairesi 2019/4452 E. , 2021/1304 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Denetim görevinin ihmali (sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında), icrai davranışla görevi kötüye kullanma (sanıklar ... ve ... hakkında), basit kullanma zimmeti (sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında), basit temellük zimmeti (sanıklar ... ve ... hakkında), zincirleme basit temellük zimmeti (sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında)
HÜKÜM : Sanıklardan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında denetim görevinin ihmali, ... ve ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma, ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında basit kullanma zimmeti, ... hakkında basit temellük zimmeti, ... ve ... hakkında zincirleme basit temellük zimmeti suçlarından beraat, ... ve ... hakkında basit temellük zimmeti, ... hakkında basit kullanma zimmeti suçlarından, ... ve ... hakkında basit temellük zimmeti suçuna ilişkin eylemlerinin basit kullanma zimmeti suçunu oluşturduğunun kabulü ile bu suçtan mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklardan ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında denetim görevinin ihmali, ... ve ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklara isnat edilen denetim görevinin ihmali ve icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlarının 5237 sayılı TCK"nin 251/2 ve 257/1. maddelerinde öngörülen cezalarının üst sınırları itibarıyla aynı Kanun"un 66/1-e maddesinde belirtilen 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi oldukları, zamanaşımını en son kesen işlem olan 28/08/2012 tarihli sorgu ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
2-Sanıklardan ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında basit kullanma zimmeti, ... hakkında basit temellük zimmeti, ... ve ... hakkında zincirleme basit temellük zimmeti suçlarından verilen beraat, ... ve ... hakkında basit temellük zimmeti, ..., ... ve ... hakkında basit kullanma zimmeti suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Suç tarihlerinde Azdavay İlçesi Zümrüt Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin yönetim kurulu üyeleri olarak görev yapan sanıkların, 01/01/2008 tarihinde kooperatifin kasasında muhafazası mümkün olmayan 123.384,65 TL ve 31/12/2008 tarihinde de 3.194,11 TL tutarındaki paraları kasada muhafaza eder gibi göstererek, yine 2010 yılının 6 ve 7. aylarında bankadan çektikleri 2.700,00 TL"yi yıl sonuna kadar uhdelerinde tutup 2011 yılında 1.796,67 TL"sini harcayarak kooperatifin paralarını şahsi menfaatlerinde kullanmak suretiyle kullanma zimmeti, 2010 yılında tahsil ettikleri 150,00 TL"yi kooperatif hesaplarına intikal ettirmeyerek ve 2010 yılının 6 ve 7. aylarında bankadan çektikleri 2.700,00 TL"nin 2011 yılında harcanan kısmı dışında kalan 903,33 TL"sini uhdelerinde tutarak temellük zimmeti suçlarını işledikleri iddia edilen somut olayda; sanıkların farklı tarihlerde kooperatif yönetiminde görev almış olmaları, ... ve ..."nun aşamalardaki savunmalarında kooperatif kasasında 123.384,65 TL para bulunmasının mümkün olmadığını savunmaları ve hükme esas alınan 05/09/2011 tarihli bilirkişi raporunun, 2006, 2007, 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ait defterler, harcama belgeleri ve tahsilat belgeleri dosyada bulunmadığından sadece üye kayıt defterleri, karar defterleri, 2008 yılına ait defteri kebir, yevmiye ve envanter defterleri ile 2011 yılına ait harcama belgeleri ve 2002, 2005, 2008 ve 2010 yıllarına ait tahsilat makbuzlarının incelenmesi neticesinde düzenlenmiş olması karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılabilmesi için, öncelikle kooperatifin tüm defter, makbuz, bilgi ve belgelerinin temin edilmesinden sonra, kooperatife ait defter, kayıt ve belgeler ile tüm dokümanların dava dosyasıyla birlikte konunun uzmanı Sayıştay emekli uzman denetçilerinden seçilecek yeni bir bilirkişi heyetine tevdi edilip; suç tarihleri arasındaki kooperatifin tüm gelirleri ve giderleri belirlenip, kasa ve banka mevcutları da gözetilerek karşılaştırılması, sanıkların her birinin üzerine atılı zimmet iddiaları yönünden tüm savunmaları karşılar ve sorumluluklarını irdeler şekilde zimmetlerinde kooperatif parası bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu, kullanma zimmeti niteliğindeki eylemler yönünden zimmetin konusu geçici süre kullanılan paradan bu süre içinde elde edilebilecek nema miktarı olmakla sanıkların uhdelerinde kasten tuttukları kabul edilen kooperatif paralarının miktarı, süresi, elde ettikleri nema tutarının belirlenmesi hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının ayrı ayrı takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, soruşturma aşamasında alınan 05/09/2011 tarihli hüküm kurmaya elverişli nitelikte olmayan bilirkişi raporuna dayanılarak, yetersiz gerekçe ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Yüklenen zimmet suçlarını bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda birden fazla kez işlediği kabul edilen sanıklar ..., ... ve ... hakkında zincirleme suç hükümlerini içeren TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanmaması,
Zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine konu edilen zimmet miktarları net olarak belirlenmeden TCK"nin 249. maddesinin uygulanması,
Mahkumiyet hükümleri yönünden; kendisini vekille temsil ettiren katılan ... yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5237 sayılı TCK"nin 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işledikleri kabul edilen sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında aynı Kanun"un 53/5. madde ve fıkrasının uygulanması sırasında, 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kullanmaktan yasaklanmaları yerine, hangi hak ve yetkiye ilişkin olduğu gösterilmeksizin "hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına" karar verilmek suretiyle infazda tereddüt oluşturacak şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... ile katılan bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 23/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.