15. Hukuk Dairesi 2014/2440 E. , 2015/892 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan; ayıplı imalât bedeli ile buna bağlı masrafların tahsili amacıyla açılmış alacak davasıdır.
Davacı iş sahibi, davalı yüklenicidir. Davacı yüklenici şirket vekili; müvekkilinin yurt dışı müşterisi olan ..... GMBH"ye ihraç edilmek üzere metal aksam dökümünü kendisinin yaptığı su terazilerinin dış yüzey temizliği ve delik açmadan oluşan işleme işini verdiğini, davalının işlediği su terazilerinin alıcı firmaya yurt dışına sevk edildiğini, sevkiyattan sonra ürünlerin 604 adet 200 mm"lik, 156 adet 250 mm"lik toplam 760 adedinin hatalı imâl edildiği gerekçesiyle müşteri tarafından 25.02.2012 tarihinde müvekkiline bildirildiğini, durumun davalıya sözlü ve elektronik ortamda derhal iletildiğini, müşterinin ayıplı imalât nedeniyle 7.298 Euroyu satış bedelinden düştüğünü, davalıya ...... Noterliği"nin 10.05.2012 tarih ve 14737 yevmiye nolu ihtarnamesini göndererek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup şimdilik 11.284,76 TL"nin 3 iş gününde ödenmesini istediklerini, ihtardan sonra yurt dışındaki müşterinin ayıplı malları müvekkiline iade ettiğini, ayıplarla ilgili olarak teknik ölçüm ve analiz yaptırıp rapor aldığını, bu raporda su terazilerinin teknik resim ve ölçülere göre hatalı olduklarının, talaşlı yapılmadığının tespit edildiğini, bu raporu da davalıya ...... Noterliği"nin 10.09.2012 tarih ve ..... yevmiye nolu ihtarıyla gönderdiğini, davalının tebliğe rağmen olumlu yaklaşmadığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak alıcı firmanın iadesi nedeniyle oluşan 7298 Euro karşılığı 16.931,36 TL ile belgelerini sunduğu gümrükleme gideri 413,00 TL, ardiye gideri 110,00 TL, nakliye gideri 1.000,00 TL, işleme gideri 6.000,00 TL olmak üzere toplam 25.454,36 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili ise; taraflar arasında bir sözleşme olmadığını, işin nasıl yapılacağı hususunda bir talimat bulunmadığını, müvekkilinin kendisine getirilen malzeme ile sözlü olarak söylenen talimatlara göre işi eksiksiz kusursuz yapıp 30.03.2012-04.04.2012 tarihlerinde davacıya teslim ettiğini, kabul anlamına gelmemek koşuluyla teslim tarihinde davacının gerekli muayene ve ayıpla ilgili tespitleri yaptırıp sonra malları ihraç etmesi gerektiğini, dolayısıyla kendisinden beklenen özeni göstermeyen davacının teslim edilen malları kabul etmiş sayılacağını, dava konusu ürünlerin müvekkilinin iş yerinde yapılıp yapılmadığının tespitinin gerektiğini, başkasına yaptırılmış olabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda eserin iş sahibine teslim edildiği 30.03.2012-04.04.2012 tarihlerinden sonra davacı iş sahibinin ayıplı imalât konusunda bir ihbarının bulunmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapmayan davacının haklarının kaybolduğu, yüklenicinin sorumluluğuna gidilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla beraber davalı dava konusu su terazilerinin işleme işini yapıp teslim ettiğini belirterek akdî ilişkiyi kabul etmektedir. Davacı tanıkları su terazilerinin işleme işinin davalıya yaptırıldığını, önce teknik resim verilerek 5 adet sipariş yaptırılıp yurt dışına gönderildiğini, onay alınınca dava konusu işlerin davalıya verilerek yurt dışındaki müşteriye gönderildiğinde %75"inin ayıplı olduğundan bahisle e-mail geldiğini ve malların geri gönderildiğini bildirmişlerdir.
Davacı şirket iade edilen su terazilerinin ayıplı imâl edildiğini ....."ye yaptırdığı inceleme sonunda belirleyip aldığı raporu 10.09.2012 tarih .... yevmiye nolu .......Noterliği"nin ihtarıyla tebliğ edip toplam 25.454,36 TL zarar bedelinin tebliğden 3 gün içinde ödenmesini istemiştir. Davalı ayıp bildiriminin süresinde olmadığını, işin kendisi tarafından yapılmadığını savunmuştur.
Dava konusu su terazileri yurt dışına ihraç kaydı ile davalıya işleme için sipariş verilmiştir. Davalının işleyip teslim ettiği mallar müşteriye gönderilmiş, yurt dışındaki müşterinin elektronik posta ile 23.04.2012 tarihi ile ayıpları davacı iş sahibine bildirmesine müteakip bir gün sonra davalıya sözlü olarak ayıp ihbarının süresinde yapıldığı ve 10.05.2012 tarihinde ihtarname keşide edildiği sunulan belgeler ve dinlenen tanık beyanlarından anlaşılmaktadır. Davalının yaptığı numuneler onaylatılarak kalan iş kısmının yaptırıldığı ilişkide ihracata konu malların tekrar muayene edilmesinin davacı iş sahibinden beklenmesi hakkaniyete aykırıdır. Bu durumda ayıbın gizli olduğu ve müşterinin uyarısı üzerine anlaşılmasından sonra derhal davalıya bildirilmesine rağmen ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece işin esasına girilerek davacının talep etmekte haklı olduğu miktarın tespiti için bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 23.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.