19. Hukuk Dairesi 2016/14889 E. , 2017/7948 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı ... İnş. Nak. Taah. Madencilik Tic. Mim. Ltd. Şti."nin davacı banka şubesinden genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmeleri ile taksitli ticari kredi ve gayri nakdi çek kredisi kullandığını, davalılardan ... ve ..."nın borcun tamamına müştereken ve müteselsilen kefil olduklarını, borçlu firma kredinin geri ödemesinde temerrüde düştüğünden, borçlunun kredi hesabının kat edildiğini ve davalılar hakkında takip başlatıldığını, firma adına kayıtlı iken rehinli olarak ..."ya devredilen ... plakalı rehinli araca ilişkin satış bedelinin bankaca tahsilat olarak kaydedilerek borçtan mahsup edildiğini, ardından 14/08/2013 tarihli protokol yapıldığını, firmanın protokol ödemelerini yerine getirdiğini, ancak satışı yapılan rehinli araç hakkında araç maliki dava dışı ... tarafından açılan ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/530 Esas sayılı dosyasında davanın kabulü ile ihale bedelinin davacıya ödenmesine karar verildiğini, müvekkili bankaca protokol rakamı belirlenirken 06/03/2013 tarihli araç ihalesinden gelen tahsilat düşüldükten sonra 14/08/2013 tarihinde protokol imzalandığını, bu nedenle iade edilmiş olan bu bedelle ilgili başlatılan takibin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve %20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, taraflar arasında 14/08/2013 tarihinde protokol imzalandığını, bu protokol şartlarına göre tüm borcun sona erdirildiğini, davacı tarafın 06/03/2013 tarihli ihale ile gelen tahsilat bedeli düşülerek anlaşma yapıldığını bildirdiğini, oysa ... 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/530 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, bu konuda davadan haberdar olmadıkları iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, ayrıca davacı tarafın kendi hatası ile tahsil ettiği bedeli düşmeyerek kefilden tahsilat yapılarak boş yere yargılama gideri, avukatlık ücreti ödenmesine sebebiyet verdiğini belirterek, davanın reddine ve davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, sözleşme ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, mahkemece iadesine karar verilen araç bedeli tutarı olan 60.720,62.-TL"nin davacı tarafça davalılardan talep edilebileceği, fakat davacının kendi haksız eylemi ile sebebiyet verdiği yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin davalılardan istenemeyeceği, bunların davacı bankanın sorumluluğunda olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 14.08.2013 tarihli protokolde alacak yeniden yapılandırılarak kefillerin kefalet limiti 1.370.000-TL olarak sınırlandırılmıştır. Nitekim bu borç daha sonra ödenmek suretiyle tasfiye edilmiştir. Aynı protokolün 9. maddesinde davalılara ek bir yükümlülük getirilmişse de burada doğacak olan risk rakam olarak (kefalet limiti) zikredilmediğinden davalıların sorumluluğuna gidilemez. Mahkemece yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 13/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.