17. Hukuk Dairesi 2016/7119 E. , 2019/3086 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın yaptığı kazada araçta bulunan davacının annesi ..."in öldüğünü, anne babası ayrı yaşayan ve annesi ile birlikte kalan davacının ölen annesinin desteğinden yoksun kaldığını ve manevi zarara uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi ve 250.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ..., davaya konu kazayı yapan aracını... adlı oto kiralama şirketine aylık kira bedeli karşılığı kiraladığını, işleten sıfatı bulunmadığından zarardan sorumlu olmadığını, istenen tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 3.302,83 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, fazla isteğin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davaya konu kazayı yapan aracın maliki olan ve araç işletenliği sıfatının başkasına ait olduğunu, zarar gören 3. kişi konumundaki davacı tarafı bağlayacak güçte delillerle ispat edemeyen davalı ..."in, KTK"nun 85. vd. maddeleri gereği zarardan sorumlu olduğunun kabulünde bir isabetsizlik bulunmamasına; 2918 sayılı KTK"nun 109/2. maddesi gereği davanın ceza zamanaşımı süresi içinde açılmış olmasına; davacı desteğinin müterafik kusurunun tazminatların belirlenmesinde dikkate alınmış olmasına; karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümlerine uygun biçimde, davalı taraf yararına red vekalet ücretinin belirlenip hüküm altına alınmış olmasına göre; davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu kaza sonucu davacı yakınının ölümünden duyulan üzüntü nedeniyle, ölenin kızı olan davacı için 250.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56. (818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacının annesi olan murisinin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü, davacı yakınının müterafik kusurlu olduğu göz önünde bulundurularak davacı için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."e geri verilmesine 18/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.